DEĞİŞEN SİYASİ KOŞULLAR! - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mayıs 10, 2024
Köşe Yazarları

DEĞİŞEN SİYASİ KOŞULLAR!

Eşref ÇetinelEşref Çetinel

Son günlerde Güney Kıbrıs,  siyasi sorunla ilgili  belirgin bir karmaşa yaşamakta! Bunun Türkiye’nin politikasıyla da bir ilgisi yok.

Çünkü Türkiye son zamanlarda Kıbrıs siyasi sorununun çözümüne odaklanmaktan çok, canını sıkan “Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon yataklarıyla ilgilenmekte.”  Nitekim son gelişme resmen açıklandığınca, Rum’un doğal gazının AB’ye sevkinin TC üzerinden değil, anlaşmaya varılması sonucunda İtalya üzerinden gerçekleşeceğidir..


YANİ Türkiye şu anda Doğu Akdeniz’deki enerji  “olayına” katılımını bir sıfır yenik götürüyor, son günlerde bölgede başlattığı sondaj çalışmalarından sonuç alırsa tabi potaya girme şansı epey artacaktır.

Buna karşılık son günlerde Güney’deki muhalif siyasi partiler bir süre önce 9. Uluslararası Boğaziçi platformu nedeniyle  İstanbul’daki konferansa katılan Akel’in genel sekreteri Kibrianu’nun Çavuşoğlu ile görüştüğü haberlerini yorumluyor. Nitekim üç gün aradan sonra bu “olayın” çok yüzeysel açıklamasını da yine Kipranu yaptı!.

KiPRİANU’nun medyada  da yayınlanan bu görüşmesi gözlerden uzak olmuş. Çavuşoğlu kendisine pek çok sorular sormuş..

Vardığı sonuç ise şuymuş: “Çavuşoğlu kendisine  44 yıldır görüşmelerin başarısızlıkla devam ettiğini, iki kesimli federasyon çözümünün mümkün olmadığını söylemiş… Falan.

Varabildiğim   kanaat “artık Anastasiadis’in  de umudunu kestiğini, bu nedenle iki bölgeli devlet çözümü üzerinde kafa yormaya başladığıdır! (Zaten  kaç zamandır “gevşek” dediği “desantralizasyon” üzerinde kafa yorduğu bilinen gerçek!)

ÇOK kısaca Rum basınını bizim gazetelerden takip edenlerin de çok iyi bildiklerince, Rum tarafı 44 yıl sonra bir federal sistemde buluşacağı Türk halkı ile sağlıklı bir çözüm sağlayacağına artık şüphe ile bakıyor!

Nitekim bazı çevreler İsrail ile Filistin’i örnekleyerek Kıbrıs’ın da federal sistemde benzer çatışmaları yaşayabileceğini iddia ediyorlarmış!

ENTERESAN: Tabi nasıl bir politik manevra ile karşı karşıya olduğumuzu bilemeyiz.  Haberlerin doğruluğunu da bilemediğimiz gibi. Ancak Anastasiadis’in Eroğlu’ndan başlayarak bugüne kadar sürdürdüğü müzakerelerde Güney açısından başarılı olduğu söylenemez. Nitekim federasyon da olsa konfederasyon da olsa artık “Türkiyesiz bir Kıbrıs çözümünü sağlayamayacağını” çok iyi anlamış olmalıdır.. Bu durumda olası bir çözümde Kuzey’e dönecek bir kısım Rum nüfusu nedeniyle direkt “Türkiye ve Türkiyelilerle”  muhatap haline  geleceğini de  görmüş olmalıdır!

Öte yandan bir federasyon olasılığında Kuzey’in AB’e girme hazırlığıyla sosyoekonomik yönden Güneyin düzeyine gelmesi hazırlık ve çalışmalarına da katkı koyması gerekecek ki neden bu külfeti de yüklensin?

Kısaca 1974’ün “iki devletliliği” bir çözümle tescil edilebilir… Yeter ki “biz” karar verebilelim                                **********

GELİŞİRKEN BATTIK!

Televizyonları açmaktan, gazeteleri okumaktan, radyoları dinlemekten korkar hale geldik.

Her gün manşetlerde yüzlercesi ve türlüsü çeşitlisiyle yasadışı olaylar yansıyor! Bugüne kadar görmediğimiz “suçlar kabahatlerle” karşılaşıyoruz.

Mağusa’daki Mahkeme binasının önü yüzlerce arabanın park edebileceği koca bir alandır ama artık sabahları  mahkemedeki yoğunluk nedeniyle arabanızı park edecek yer bulamazsınız!

NE oluyoruz diye sormuyorum! Çünkü (medyadaki refiklerimizle birlikte) sorup cevabını vereli yıllar oldu!  Ne var ki çare üretilemedi, suçlar azaltılamadı!

Çünkü öteki tüm sorunlarımızda olduğu gibi bu sorunların da büyüyeceğini göremedik! Görememek “gaflettir!”

ÇÜNKÜ görmüş olsaydık “tedbir” alırdık! Ki bir devlet için gafletin büyüğü “kendi kanunları ve inisiyatifi dışında büyüyüp gelişen memleketin sosyoekonomik değişim ve yapısallığının gerisinde kalmasıdır!”

Güvenlik söz konusu oldu muydu örneğin polis teşkilatının yetersiz bırakılması!

Eğitimin gelişimi  söz konusu oldu muydu öğretmen ve okullarla araç gereçlerin ihtiyaçlara cevap verememesi!

Sağlık söz konusu oldu muydu  hastanelerden doktorlara, hemşirelere, ilaçlara kadar artan nüfusla birlikte hastalara yeterince hizmet götürülecek altyapının oluşturulamaması!

Tarım söz konusu oldu muydu “Koop.’lardan başlayarak tarım sektöründe olması gereken plan ve programların savsaklanması nedeniyle yaratılan sorunların altında kalınması!

Turizm söz konusu olduğunda sadece “kumarı” ile yetinip      “aslının” unutulması! Vesaire!

VESSELAM Kuzey parmak ısırtacak bir vurdumduymazlık ve acemilikle “kalkınırken battı!” Olacak iş değildi ama oldu!

İnşaat sektörü dıştan gelen işçiler nedeniyle sorun oldu!

Üniversiteler dıştan gelen öğrencileriyle sorun oldu!

Eğitim sağlık gibi sorunlar dıştan gelenlerin artması nedeniyle sorun oldu!..

KISACA devlet “gelişmesine” cevap veremedi! Sonuç        ortada. Artık KKTC, serseri mayın yada deli fişek gibi aramızda dolaşan “potansiyel suçlularla” doludur ve maalesef polisiye tedbirlerle de olayları önlemek mümkün olmamaktadır çünkü artık kafası kızan karakol bile basabilmektedir!

ÇÖZÜM: Çok zor! (Bu tip olaylar başladığında sürekli yazıyordum. Önce “okul aile birliklerini” işlevsel hale sokun.. Veli ile okul ve öğrenci arasında bütünsellik oluşturun. Çünkü yetişen patates soğan değil, “insandır.”

VE sonunda siyasi partilerimize kadar geldik ki yalvar yakar oluyoruz! “Ziyaret ettiğiniz köylerde, yörelerde, toplantılarınızda partililerinize konuşun, anlatın” diyoruz!  Şiddetten, tacizden, pislikten vaz geçsinler..

Yoksa gün gelecek insanlar bu kez de bu “olaylardan”

dolayı memleketten göç edecek!

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar