Türkiye’deki yerel seçimlerden sonra ekonomideki son durum - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Pazar, Mayıs 12, 2024
Köşe Yazarları

Türkiye’deki yerel seçimlerden sonra ekonomideki son durum

 

Türkiye’de yerel seçimler sonuçlandıktan sonra, özellikle döviz piyasalarında ve kurlarda gerileme ve borsada çıkışlar görülmeye başlandı. Seçim sonuçları aşağı yukarı piyasaların beklentileri doğrultusunda gerçekleşti. Piyasalar seçim sonuçlarını istikrar olarak görüp, olumlu bir şekilde karşıladı.


Herkesin bildiği üzere, son üç aydır Türkiye’de yaşanan siyasi dalgalanmalar ve belirsizlik piyasaları ürkütmüş, özellikle de döviz kurlarında önemli oranlarda yükselişler görülmüştü. Daha sonra Merkez Bankası’nın, beklenenin üstündeki oranlarda faiz artışına gitmesi, döviz kurlarındaki ateşin düşmesine ve kurların gerileyerek belli bir aralıkta dengede seyretmesine neden olmuştu.

Seçimlerden 1 hafta kadar önce de, Türkiye Merkez Bankası’nın, bankaların TL mevduatlarına karşılık, Merkez Bankasında tuttukları zorunlu karşılıklara faiz ödenmesi kararı alması da finans piyasalarında olumlu algılanmış ve döviz kurlarında düşüşe yol açmış, borsada, özellikle bankaların hisse senetlerinde yükselişler görülmüştü. 2010 yılından beri Merkez Bankası’nda tutulan karşılıklara faiz ödenmiyordu.

Merkez Bankası’nın bu hamlesiyle, bankaların maliyetleri düşerken, karları artacak, sektörün gücü ve ekonomiye katkısında da ilerlemeler görülecektir. Merkez Bankası’nın faiz artırmasıyla mevduat faizlerinde de görülen yükseliş, kredi faizlerinin talep azlığı nedeniyle fazla artmasından dolayı bankaların maliyetlerinde artışlar getirmişti. Alınan kararla, zorunlu karşılıklara faiz ödenmesi, bankaların maliyetlerini bir nebze olsun düşürecektir.

Öte yandan, AB içinde yaşanan durgunluk ve büyüme oranlarının düşük seyretmesi, yabancı sermayenin Avrupa Birliği’ne değil de, gelişmekte olan ülkelere gitmesine yol açacaktır. Faiz, borsa, tahvil piyasaları şu anda Türkiye’de cazip olmasından dolayı, yabancı Fon’ların ülkeye girişi hızlanacaktır. Nitekim, son dönemde ülkeye 1 milyar doların üstünde yabancı sermaye girişi oldu. Seçim sonuçları istikrar diye algılanırsa, sermaye girişlerinin artacağı tahmin edilmektedir.

TL’ye güvenin artması, yabancı sermaye girişlerinin artarak devam etmesi, kurları aşağıda tutmaya devam edecektir. Kurlardaki düşüş de enflasyon oranının aşırı artmasını engelleyecektir. Yabancı sermaye yalnızca cari açığı küçültmek için değil, aynı zamanda devletin ve özel sektörün borçlarını da yönetebilmeleri için elzemdir.

Seçim dönemi sürecinde, Türkiye’de, ekonomi konusu gündemde fazla yer bulmamıştı. Bundan sonra mutlaka gündemin başına oturması gerekir. Ekonomide gelişmeyi sağlamak için, sorumluluğu alacak ve gerekli adımları atacak bir ekonomi patronu ortaya çıkmalı, iç ve dış piyasalar bu kişiye güvenmelidir.

Seçim döneminde yaşanan siyasi çalkalanmalar, kamplaşmalar ve tartışmalar, Hukuk sistemindeki yasa değişiklikleri, iç ve dış yatırımcıları endişelendirdi ve ekonomideki olumsuz algıyı artırdı. Siyasette ve ekonomide huzur ve güven, yeni baştan süratle tesis edilmelidir.

Türkiye’de, kurlardaki yükselişten ve dış piyasalardaki talepten dolayı ihracatta canlanma devam ediyor. İthalatta ise yükselen kurlar ve iç talepteki azalmadan dolayı yavaşlama görülüyor. Hizmet gelirlerindeki artışlarla beraber, cari işlemler açığında azalmalar görülecektir.

Yabancı sermaye girişlerinin devam etmesi ve sermayenin rakip ülke piyasalarına kaymaması için, yüksek faiz politikasının devam etmesi bekleniyor. Yüksek faizlerin devam etmesinin ise enflasyonu körüklediği biliniyor. Nitekim 3 aylık enflasyon verileri de bunu teyit ediyor. Enflasyon artışı sürüyor. Enflasyonun yüksek çıkmasında, kurlardaki artışın da çok büyük etkisi olmuştur. Bundan sonraki süreçte, kurlardaki gerileme sürdüğü takdirde, enflasyon üzerindeki kur baskısı nispeten azalacak, faiz yükü ise kalmaya devam edecektir.

Seçimlerden sonra piyasalarda görülen iyileşmeleri, yakından izleyip, gelecekteki gelişmeleri ihtiyatla beklemeliyiz. Önümüzdeki birkaç ayı görüp, ona göre değerlendirme yapmak daha sağlıklı olacak diye düşünüyorum.

Vatandaşlarımız da, döviz bir miktar geriledi diye, dövizle borçlanmaya tekrardan yönelmemeli, risk almamalıdır. Ayrıca, gelir-gider bütçe dengelerini gözeterek hareket etmeli, kredi kartlarına güvenip, gelirlerinden fazla harcama yapmamalıdırlar.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar