Narenciye sektöründe son gelişmeler - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Pazar, Mayıs 12, 2024
Köşe Yazarları

Narenciye sektöründe son gelişmeler

Narenciye, uzun yıllardır özellikle Güzelyurt ve Lefke bölgesindeki insanlarımızın en önemli geçim kaynağıdır. Yapılan ihracatla, ülkemize döviz kazandırılmaktadır. Gelin isterseniz sektörün mevcut durumuna birlikte bakalım.

2012-2013 sezonunda yaklaşık 24.3 milyon USD ihracat gerçekleştirilmiştir. Bu ihracatın yaklaşık %80i valensiya ürünüdür. KKTC’de 1975’te 70 bin dönüm narenciye bahçesi varken şu an bu rakam 40 bin dönümdür. KKTC’de son yıllarda ortalama 100-120 bin ton narenciye hasadı gerçekleştirilmektedir. Bu ürünlerin yaklaşık % 70’i sofralık olarak ihraç edilmekte % 30’uda sıkmaya gitmektedir.
Yılda yaklaşık 90-100 bin ton olarak gerçekleşen ihracatın yaklaşık %55-%60ı Türkiye’ye, geriye kalan %40-45’inde 3. ülkelere ihraç edilmektedir. 3. ülkeler içindeki başlıca pazarlar Irak, Türk Cumhuriyetleri, Rusya ve İngiltere’dir. Önemli bir pazar olan İran pazarı, şu anda düşen fiyatlardan dolayı cazip değildir.
KKTC’nin toplam ihracatının yaklaşık%20 sini narenciye oluşturmaktadır. İhracat teşviklerinde, bütçe imkanlarına göre, geçen yıla göre bu yıl azalma var. Geçen yıl, TC ye ihracata ton başına 185 TL verilirken bu yıl 140 TL,diğer ülkelere de 150 dolar verilirken, bu yıl 130 dolara düştü.
Sektörde, devlet, bu yıl ihracat teşviki için 19,7 milyon TL, doğrudan gelir desteği için de 8 milyon TL ayırdı. İhtiyaç olması halinde, ihracatın aksamaması ve narenciyenin satılabilmesi için ihracat teşvik primleri tekrardan gözden geçirilebilmelidir.
KKTC narenciyesi, dünyadaki özellikle Akdeniz’deki birçok ülke ile rekabet halindeyken en temel hedef, mevcut ürünü, kaliteli ve ucuz olarak piyasaya sürmek olmalıdır. Bu hedeflere ulaşmak için de, öncelikle kaliteli su ve modern sulama tekniklerine geçilmesi ve yüksek olan girdi maliyetlerinin aşağıya çekilmesi gerekmektedir.
Bu yıl narenciye sezonunda ihracat desteklerinin (Teşvik) geçen yıla göre daha düşük açıklanması, Cypruvex’in de geçen yıl 350 TL olan taban fiyatını bu yıl 300 TL olarak açıklaması, narenciye tüccarlarının üreticiye düşük fiyat vermesine yol açtı. Bu durum üreticiyi çok zora soktu. Kuyuların tuzlanması, dövizin artışı ile girdi maliyetlerinin de artması, narenciye üreticilerini bu satış fiyatlarıyla hayatlarını sürdüremez bir noktaya getirdi.
Doğrudan gelir desteğinin de halen ödenmemiş olması üreticiyi mağdur etmektedir. Doğrudan gelir desteği ödemelerinin yakın bir zamanda ödeneceğini öğrendik. Bu iyi haber. Üretici, bu kaynağı sabırsızlıkla bekliyor.
Madalyonun öbür yüzüne de bakacak olursak; Cypruvex’ in açıkladığı 300 TL taban fiyat ıskarta ürün fiyatıdır ve konsantre yapılacak ürünler için verilecektir. Aldığımız bilgiye göre, Türkiye’de bu ürünlere verilen fiyat ton başına 100-120 TL arasındadır. Bizde ise bu fiyat, geçen sene 350 TL idi ama maalesef dünya piyasalarından yeterli talep gelmediği için fiyatlar aşağıya iniyor. Ama yine de ıskarta ürün fiyatı olarak Türkiye ye göre iyi fiyat verildi.


Son tahlilde, dünya piyasaları ile rekabet edilebilmesi için,sektörde neler yapılabileceği noktasında tespitler yapmak istiyorum.
-Narenciye rekoltesinin yaklaşık %80 ini oluşturan Valensiya portakal ürününde, dünya piyasalarında Pazar sıkıntısı yaşanmaktadır. Bu yüzden, yeni ve sofralık türler artırılmalı, yaşlı narenciye bahçeleri gençleştirilmeli ve yüksek karlı ürünlere dönüştürülmelidir.
-Hasat süresini uzatmak için, erkenci narenciye türleri yetiştirilmelidir. Hasat periyodunun uzaması, paketleme tesislerinin kapasite kullanımlarını da artıracaktır.
-Üreticiler, yanlış bakım ve budamadan kaçınmalı, daha kaliteli ürünler elde edilmesi için de profesyonel üretici sayısı artırılmalıdır.
-Sayıları 8 olan paketleme tesisleri, yenilenerek, gıda güvenliği ve sertifikasyonlarını tamamlamak için, gerekli kaynakları ayırmalıdırlar.
-Tarım uzmanları vasıtasıyla, üreticiler bilinçlendirilmeli, modern tarım teknikleri kullanılmalı ve zararlılarla mücadeleye önem verilmelidir.
-Narenciye sektörünün verimli, karlı bir sektör olarak ekonomiye katkısının artırılması için, doğrudan gelir desteği yanında, su, elektrik, gübre ve zirai ilaç konularında da üreticilere destekler verilmelidir. Ayrıca, doğrudan gelir desteği ödemelerinde, kalite faktörü de ön plana çıkmalıdır.
-Artan navlun fiyatları da dikkate alınarak, ihracatçılara yapılan teşvik destekleri güncelleştirilmelidir.
-Üretici birlikleri ve kooperatifleri de, narenciyenin pazarlanması faaliyetleri içinde yer almaya çalışmalıdırlar.
-Türkiye den bu yıl içinde gelmesi beklenen suyun, narenciye bahçelerinde etkili ve verimli bir şekilde kullanılması için, plan, proje ve stratejiler süratle hazırlanmalıdır.
Yılda, yaklaşık 100 milyon TL’lik bir hareketin olduğu bu sektördeki sorunların hızlı bir şekilde çözülmesi, ekonomiye önemli katkılar yapacaktır.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar