Malumunuz Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sn Recep Tayyip Erdoğan ve kalabalık heyetinin ülkemize yaptığı 20 Temmuz ve bayram ziyareti çerçevesindeki açıklamalar neticesinde yaratılan beklentiler,toplumun üzerinde yaratacağı etkiler ve sonuç ile ilgili değerlendirmem.
Aslında çok uzun zamandır toplumun tüm kesimleri birbirlerine sorduğu bir takım soruları cevabını bilmemize rağmen birbirimizle tartışarak aynı şeyleri söyleyerek farklı sonuçlar almaya çalışsak da aynı durumla karşı karşıya olduğumuzu bilmekte fayda var.
Öncelikle Kıbrıs Türk halkının Çoğunluğunun kültür dayanışma demokrasi özgürlükler insan hakları Barış özne olma federasyon gibi kelimelerin toplum üzerindeki etkisi ve anlayışı ile ülkeyi yönetenler arasındaki anlayış farkı çok açık olduğu görünüyor.
Aslında on yıllardır süregelen yapısal sorunlar ile beraber toplumsal sorunların da göz ardı edilmesi sonucunda bugünleri yaşadığımızı bu şekilde davranarak farklı bir sonuç alamayacağımız gerçek.
Geleceğimizle ilgili kaygı duyan bu kaygıyı gizlemeden toplumu ile birlikte özne bireylerden başlayarak’ sivil toplum örgütleri’ meslek örgütleri’ siyasal örgütler’ siyasi partilerden oluşan temsiliyeti yüksek bu yapının öne çıkarak sorunlarımıza ve irademize dayanışma gösterecek bir modelleme ile toplumun communal hareket edebileceği birliktelikleri samimiyetle ortaya koyacağımız ve mücadelesini sürdüreceğimiz günler geldi geçiyor da.
Kendi kararlarımızı alabilecek ve uygulayabilecek demokrasiye inanan temel hak ve özgürlüklere saygı duyan bir ülke olabilmenin toplumumuzun algıda seçici davranabilmesi ve bunu tercihlerine yansıması sonucunda temsiliyetimizi ve uluslararası Alanda meşru olarak mücadele edebileceğimiz hukuka ulaşmalıyız.
Hepimizde iyi biliriz ki her toplum kendi mücadelesini kendi varlığını kendi yaşamını kendi kimliğini ve sürdürülebilir yapısını ancak kendi mücadelesi ile elde edebileceği mücadele esas olandır.
Varolmak ve geleceği aydınlanma mücadelesine dönüştürmek önemlidir.
Malumunuz bugün yaşananlar bugün başlamadı dolayısıyla sadece bugün üzerinden değerlendirmek yarınları Planlayamayacağımız anlamına gelir,1974 ten bugüne neredeyse yarım asır bulan kıbrıslı türklerin mücadelesi sadece Kıbrıslı Rumun Kıbrıslı Türkün meselesinin ötesinde ,bir adada iki toplumun birlikte yaşamaması için kurgulanan Ana unsurlar büyük resimde gizlenen 100 yıldır süregelen ve Bugün bile insan odaklı çözümler yerine,konjonktür,strateji, Güvenlik, güç, toprağa sahip olma,Doğu Akdeniz’de söz sahibi olma, zenginlikleri kontrol etmek realite bu .
Güçlü Tarihsel ve kültürel bağlarımız olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile 1974’ten bugüne Kıbrıs Türk halkının temsilcilerinin büyük bir kısmının kurumsal ve eşitler arası bir diyalog tercih etmemesinin sonuçları bugün cumhuriyet Meclisinde en net şekli ile karşımıza çıkmıştır.
Cumhuriyet Meclisi’nin Bugün olağanüstü toplanması ile ülkemize ziyarette bulunan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sn Recep Tayyip Erdoğan’ın Müjde kelimesinin yaratacağı etki Kıbrıs Türk toplumunun devlet olabilmesi için öncelikle yeni bir Sarayı ve parlamentosu olması mesajını aldık’ sarayın yapılması müjdelemesi ülkemi yönetmekle sorumlu Cumhurbaşkanımız ve hükümetimizin ve 1 muhalefet partimizin bu söylenenlere şahitlik etmeleri önemliydi !!
Ülkemizde cumhurbaşkanlığının halka açık ulaşılabilir tanımında uluslararası alanda toplum lideri olarak bilinen bu makamın değeri topluma yakınlığı toplumsal değerlere bakış açısı halkının çağdaş ve laik yapısını savunmak’ uluslararası alanda toplumsal temsiliyetimizi ve irademizi bu yönde sergilemek için seçilirler hizmet ederler ve değer görürler.
Dolayısıyla mekanların ve sarayların daha yukarıdan bir bakış açısıyla halkından kopuk erişilemeyen bir yapıya dönüşmesini Kıbrıs Türk toplumu kabul etmeyecektir.
Evet ülkemin yöneticilerine soruyorum 17 aydır süregelen pandemi sürecinde halkımızın yoksululaşmaması Ne yaptınız.
Ülkeye döviz girdisi sağlayan Turizm Yükseköğretim ve İnşaat sektörü planlarınız nedir Ne kadar daha bekleyeceğiz.
Ülke ekonomisinin bel kemiği olan esnaf üretici zanaatkar emekçi için ne yaptınız.
Hayvancı çiftçisi için ne yaptınız.
Sanayici için ne yaptınız.
İş insanları için ne yaptınız.
Ülkemde 5000’in üzerinde İşyerinin kapandığı.
50.000 civarında kişinin işten durduruldugu.
Nitelikli işgücünün büyük bir kısmının ülkeden ayrıldığını.
İstikrarsız bir ekonomik düzenin oluşturduğu enflasyonist bir ekonomi için ne yaptınız.
Ülkede Resmi para biriminin TL olmasına rağmen Ülkemizde sterlin etkin olarak kullanılması Türk parasının değer kaybı sonucunda oluşan Sorunlarla ilgili ne yaptınız. 17 aydır %100 gelir kaybından tutun %50 gelir kaybına kadar devam eden işletmelerin bankalarla olan borçları ile ilgili hangi düzenlemeleri yaptınız ne katkı koydunuz.
Bu süreçte ayakta kalabilmek için işletmelerini kapatmamak için borcuna borç katan geleceğini kararmasına seyirci kalanlar esnaf için ne yapacaksınız.
Tüm dünya normalleşme süreci ile ilgili orta ve uzun vadeli planlar ortaya Konmaya çalışılırken halkının sosyal psikolojik ve ekonomik sorunlarını çözebilmek adına birden çok seçenek ve yöntem geliştirerek halkının değerli hissetmesini sağlamaya çalışırken Sizler ne yapıyorsunuz.
Tüm bu zor koşulların uzun süre daha devam edeceğini yaptığınız icratlardan anlıyoruz.
Ülkemde tek sorunun yoksullaşmak olmadığını ancak muhtaç toplum’kimlik siyaseti üzerinden mühendislik hesapları yaparak siyasete yön vermeyi doğru bulmuyorum.