1974 Sonrası Toplumdan Halka Geçiş Süreci (1) - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Pazartesi, Nisan 29, 2024
KıbrısKöşe Yazarları

1974 Sonrası Toplumdan Halka Geçiş Süreci (1)

Mahmut KanberMahmut Kanber

Kıbrıs Türk halkının öncelikleri, sadece kendi ülkelerinde değil, aynı zamanda dünya genelinde yaşanan toplumsal dönüşümün bir parçası olma arzusuyla şekillenmelidir. Bu dönüşüm, yaşamsal faaliyetlerin yanı sıra sürdürülebilir pratiklerin etkileri ve bu bağlamda ortaya çıkan mücadeleleri içermektedir. Örgütlü halkın, toplumsal muhalefetin statükoya karşı etkin uygulamalarda bulunabilmesi, sosyal bir halk olma sürecinin parçası olmayı  tetikleyecektir.

1974 öncesi ve sonrasındaki mücadele, Kıbrıs Türk toplumunu iki önemli döneme ayırmaktadır. Bu dönemlerdeki mücadele, 74 sonrası Kıbrıs Türk toplumunun halk olma mücadelesini sorgulamamıza neden olmaktadır. Bu süreç, doğal gelişimle mi gerçekleşmiştir  dış etkenlerin planlamalarının etkisiyle mi şekillenmiştir; bu karmaşık soruya cevap aramak, toplumun kendi iradesinin nasıl yönlendirildiği konusunda önemli bir konudur.


Halkın öncelikleri arasında, sadece ekonomik pay değil, aynı zamanda sosyal adaleti içeren toplumsal pay almak bulunmaktadır. Bu paylaşım, bilime ve hukuka inanan, seküler ve demokratik değerlere dayanan bir kültürün benimsenmesiyle mümkün olabilirdi.

Toplumun 1974 öncesi sürdürdüğü mücadele, kimlik ve etnik kimlik temelli olup, toplumu 1974 sonrasına taşımıştır. Ancak, halkın devlet olma ve varlık mücadelesi, öngörülemeyen koşulların çerçevesinde gelişmiş ve bu mücadele, günümüzde yaşadığımız karmaşık duruma nasıl yol açtığını anlamamıza yardımcı olmaktadır.

Halk çağdaş evrensel normların etkin olduğu bir ülke olma noktasındaki mücadelesini artırarak devam etmek mecburiyetindedir. Ancak, yerel politikaların evrensel değerleri yok saydığı bir dönemde, bu durumu anlamak ve anlatmak, siyasal mücadeleyi oluşturmak için halk bilincine ve muhalefetine olan ihtiyaç en etkin olduğumuz bir zamandır.

Mesele,

Kıbrıs Türk halkının çağdaş evrensel kurallara dayalı, eşitlik ve adaletin hakim olduğu bir düzene kavuşması mıdır?

Evet bu düzenin gerçekleşmesi için toplum psikolojisinin değişmesi gerekmektedir. Halkın, kendine güvenen  ve özgürlüğü   hissetmesi için evrensel parametrelere dayalı yerel politikalar uygulanmalıdır.

Bu durum, siyasi yapıların da değişmesi gerektiğini göstermektedir. Siyasi yapılar, Kıbrıs Türk halkının çağdaş bir ülke olması için mücadele etmek zorundadır. Bu mücadeleyi yapabilmek için halk bilincine ve muhalefetine ihtiyaç vardır..

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar