Molehiya, yıllara dayalı bir geleneğe öncülük ediyor. Aynı mahallede oturan kadınların toplanarak kahvelerini yudumlarken bir taraftan da molehiyaların yapraklarını dallarından özenle ayırması geçmişten günümüze uzanan bir gelenek
Eniz ORAKCIOĞLU
Molehiya, Kuzey Kıbrıs’ın geleneksel lezzetlerinden biri olarak yıllardır yerini koruyor. Kıbrıs sofralarının vazgeçilmez tadı olan molehiya, yıllardır komşu ilişkilerini de geliştiren önemli bir gelenek halinde. Kısacası bu gelenek hem sofralara lezzet katıyor, hem de kalplere sevgi. Özellikle köy yerlerinde ve bazen de şehirlerin komşuluk ilişkilerinin ölmediği bazı sokaklarda bu gelenek halen yaşatılmaktadır. Molehiyanın hasat zamanı geldiğinde mahalle sakinleri bir gün bir evde, ertesi gün diğer evde toplanarak birkaç bağ molehiyayı masanın veya yine geleneklerimizden günümüze uzanan hasır sandalyenin üzerine koyarak yudumlanan kahve ve sıcak sohbet eşliğinde molehiya yapraklarını özenle ayıklamaya koyuluyor.
Bağı 10 TL
Nisan aylarında ekilen molehiya, fıskiye yöntemiyle her gün, normal sulama şekliyle ise 3 günde bir sulanarak, hasat zamanı bekleniyor. Hasat zamanı geldiğinde ise molehiyalar biçilip, bağ haline getirilip, vatandaşla buluşturuluyor. Eski gelenek ve göreneklere sahip çıkan kadınlarımız ise toplanıp molehiya yapraklarını özenle dallarından ayırarak, daha sonra kurumaya bırakıyor. Yapraklar kuruduğu zaman is nem almayacak şekilde torba veya naylonlara doldurulup saklanır. Ve kış boyunca da yani bir sonraki hasat’a kadar tüketilir. Şu an ülkemizde molehiyanın bağı 10 TL olarak tüketiciye ulaşıyor.
