Türkiye’de yapılan neden burada yapılamasın? - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 26, 2024
Köşe Yazarları

Türkiye’de yapılan neden burada yapılamasın?

Köş, MoreketMehmet Moreket

Türkiye’de enflasyonu düşürmek adına alınan önlemler, bize de örnek olamaz mı acaba?

Bir kez olsun çıkarın politik gözlükleri ve realiteye bakın.


Hani deniyor ya, bankalara müdahale edemeyiz, borç alacak ikilisinin arasına giremeyiz, serbest piyasa koşullarına dokunamayız falan…

İşte; Türkiye’de Bankalar Birliği, işletmelerin borçlarını 6 ay öteleme kararı aldı. Sonrasında yeniden yapılandırmaya gidilecek.

Bu ne demek?

Zaten sıkışık durumda olan işletmeler, en azından belli bir süre rahatlayacak ve ürünlerine zam yapmayacak. Bu da piyasayı, dolayısıyla vatandaşı rahatlatacak.

Düşünsenize, zordaki işletme ürünlerine zam yapsın, ama mal da elinde kalsın, borcunun üstüne borç biriksin. İşte buna kısa vadeli bir çare…

Sonra; borç faizlerinde yüzde 10 indirime gidiliyor. Bunu devlet öngörüyor, bankalar yapıyor. Hem de 1 Ağustos’tan itibaren kredi çekenlerin hepsine uygulanacak…

Çarşı pazar denetimlerinin sıklaştırılacağı, fısatçılık, vurgunculuk, stokçuluk önlenecek. Tam olarak önlenemese bile, en azından devletin gücünü hissedecekler, caydırıcı olacak.

Orada da üreticiyle, pazar fiyatı arasında yer yer 4 kat fark olduğu belirtiliyor. Özellikle sebze-meyvede aracı karları sınırlanıyor.

Hal Yasası’nın revize edilmesi, müteahhitlere ek ödemeler gibi başka önlemler de var.

Devletin yaptığı ‘marketlerde yüzde 10 indirim’ çağrısı yanıt buluyor. Türkiye’nin en ünlü marketleri, yüzde 10’la yüzde 40 arası indirimlerini hemen açıklıyor…

Geçen Ağustos’ta yine Türkiye’de bankalara “konut faizlerini indirin” çağrısı yapılınca, anında 13 banka kredi faizlerini yüzde 1’in altına, 0.80 ila 0.99 oranlarına düşürdüklerini açıklamışlardı. Nasıl yapabildiler? Devlet nasıl müdahale edebildi? Ve iş çevreleri hemen, nasıl destek verdi?

Neden bizde de olmasın?

Mesela Bankalar Birliği neden böyle bir öteleme kararı almasın?

Ya da zaten dövizin artışından yaptıkları kardan biraz feragat ederek, faizleri 10 puan düşürmesinler. Faizler zaten fahiş. Geri dönüşsüz kredilerde boğulmak daha mı iyi? Böyle bir uygulama yeniden yapılandırmayı artırmaz mı?

Neden konut kredi faizleri konusunda bir iyileştirme yapılmasın. Durum ortada, insanlar sözde yeniden yapılanma adına, ömür boyu ödeyecekleri borçların altına girdiler….

Neden marketler oturup ortak bir kararla indirime gitmesin? Tüketim düştüğünde daha mı iyi olacak?

Öncelikle durumun ne kadar kritik olduğunu ve önümüzdeki günlerde bunu etkilerinin daha da acı bir şekilde ortaya çıkacağını görmek lazım…

Dövizin fırladığı ilk günlerde, burada da bazı yerel bankalar, yapılandırma için gelen müşterilerine, devletin kendilerine bazı tekliflerle geleceğini, bunu beklediklerini söylemişlerdi.

Öyle bir şey olmadı…

Bankalar yasamız da, ekonomiyle ilgili diğer yasalarımız da aşağı yukarı Türkiye ile aynı.

Neden olmasın? Nedir bu çekingenlik?

Bana çok tuhaf geliyor. Yani bizde de aynı önlemlerin alınamamasında bir tuhaflık yok mu sizce?

Bakan Şahali kendisi açıkladı. Koop-Süt, kendisi bir kutu sütü yüzde yüz karla satıyor. Böyle fahiş bir ‘kar’a müdahale edilmez de neye müdahale edilir? Demek ki, piyasa denetimi etkisiz.

Bence devlet, devletliğini ortaya koyarak, bankalarla, Ticaret ve Sanayi Odalarıyla, diğer üreten kesimlerle ve perakentecilerle görüşerek, hem vatandaşın alım gücünü koruyabilir, hem de işletmeleri ve üreticileri zor duruma düşmekten kurtarabilir.

“Yaptık bitti” denmemeli. Çünkü ne yeniden yapılandırmalar derde deva oldu, ne piyasa denetimleri.

Unutmadan, o ilan edilen “önlemlerin” geri dönüşleri araştırılıyor mu acaba?

Çok merak ederim…

YERİN KULAĞI VAR

GÜNDEME ALDANIP UYUMAYIN:

Millet pahalılıkla boğuşurken, hoop gündeme Kıbrıs meselesi düştü. Tam bir uyku hapı. Millet bir süre bununla uğraşır. Akıncı Ankara’ya rahatsızlığını iletmiş, Rum tarafı güçlü değil, gevşek federayonu gündeme getirebilirmiş, toplantılar, görüşmeler, basına açıklamalar. Sakın aldanmayın. Şu an için bizi kurtaracak olan Kıbrıs meselesi değil. Kimin işiyse o uğraşsın. Siz bakın bakalım piyasa denetimleri sürüyor mu, Ankara’da uygulanan önlemler buraya da yansır mı. Toplum olarak zaten adam gibi baskı uygulayamıyoruz, şimdi bir de Kıbrıs meselesi falan diye dikkatinizi dağıtmayın…

 

“GEVŞEK FEDERASYON”:

Kıbrıs çözüm sürecine yeni bir tanım geldi, “Gevşek Federasyon”. Yani, “merkezi zayıf, kanatları güçlü bir federasyon”… Zaten yıllardır federasyonu konuşa konuşa gevşedi laçka oldu. Yıllardır, “parça parça çözüm, iki ayrı devletli çözüm, konfederal çözüm, federal çözüm” derken, elimizde kala kala “gevşemiş” bir federal çözüm kaldı. Bir 50 yıl da bununla uğraşırız artık…

 

ÇELER DESTEKSİZ ATTI:

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Zeki Çeler, işverene yapılan teşviklerin çalışana yansımadığını söyleyerek, asgari ücretin yükseltilmesi konusunda çalışma yaptıklarını ve yapacakları destekle asgari ücretle çalışan KKTC vatandaşlarının ücretlerinin 3 bin 487 olacağını söyledi. Bu ortamda bunu nasıl başarırlar bilemem ama, eğer başarırsa Çeler’in heykeli dikilir…

 

YİNE TÜP GAZ:

Geçtiğimiz günlerde özellikle sosyal medya üzerinden tüp gaza zam geleceği haberleri günlerce yazılıp çizildi. Aradan haftalar geçti bakıyorum yine internet sitelerinde tüp gaza zam geleceği haberleri yer alıyor. Hem de 62 liradan satılan gazın 70 ya da 80 lira olacağı iddia ediliyor. Yani adamların aklında yokken, biz zemin hazırlayıp zorla zam yapın çağrısı yapıyoruz. Sonunda söyleye söyle zammı getireceğiz. Hani derler ya, alışmış kudurmuştan beterdir diye. Biz de zamsız duramıyoruz…

 

UYUMAYA DEVAM:

Gasp, yaralama, uyuşturucu gazetelerin sayfalarını doldurmaya devam ediyor. Son bir aylık suç oranına baktığımızda inanılmaz bir artış olduğunu görüyoruz. Neymiş efendim, ‘kimlikle girişi yasaklamak suç ithalinin önünü alamaz’ diyor bazıları. Peki bu işin çaresi ne, onu da söyleyin. Eskiden sokaklar güvenli değil derdik ama, artık evimizde bile güvenlik içinde olduğumuza inanmıyorum…

 

YANLIŞI BAŞTAN YAPTINIZ:

İçişleri Bakanlığı iptal edilen vatadaşlıklar konusunda, davacı konumundaki kişilerin mağduriyet yaşamaması için diğer davalarda da ara emri taleplerine itiraz etmeme kararı aldıklarını kaydetmiş. Zaten bu vatandaşlıklar konusunda baştan yanlış yapıldı. Acaleyle alınmış ve sonucu belli bu kararın mahkemeden döneceğini bile hesaplayamadılar. Kusura bakmayın ama, günün sonunda tükürdüğünüzü yalamak zorunda kalacaksınız…

ZİRVEDEKİLER

Mete Hatay: “Bayram değil seyran değil eniştem beni niye öptü? Anastasiadis Kıbrıslı Türklere siyasi eşitliği ve dönüşümlü Başkanlığı sağlayacak Guterres ‘çerçevesi’ni havaya uçurtmak için bu tavra girdiği iddia edilmektedir. Ben de Anastasiadis’in bunu oyalama taktiği olarak kullanmak istediğine inananlardanım. Özellikle arkadan dolanarak Türkiye yetkililerinin kafasını karıştırması bunun göstergesi. Tabii her şeyi yakında daha berrak bir şekilde göreceğiz”…

 

DİPTEKİLER

Yüzde Yüz Zam, Hem De Adı Kooperatif: Koop Süt yüzde yüz karlı satışa geçti ya, Genel Müdür diyor ki, “devlet sübvansiyeyi kaldırdı, 35 kuruş içine gittik”. Nasıl yani? Siz devletin sübvansiyesiyle mi üretim yapıyordunuz? “Şirketi kurtarmaya çalışırmış”… Bu nasıl kooperatif? Üstelik de diğer üreticilerin fiyatlarının üstünde. Marketçiler de devletten süte sübvansiye istemişler. Oh ne ala memleket. Aksine yapılması gereken, temel gıda ürünlerini denetim altına almak. Hükümet de bunu neden yapmaz,  orası meçhul…

 

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar