İŞTE ABD CUMHURBAŞKANLARI! - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 20, 2024
Köşe Yazarları

İŞTE ABD CUMHURBAŞKANLARI!

Eşref ÇetinelEşref Çetinel

Bir süredir iki kitabı birlikte okuyorum. Birisi İlber Ortaylı’nın kendi hayatını da örnekleyerek “Bir Ömür Nasıl Yaşanır” adlı kitabı..

Tutun ki uzun fakat başarılarla geçen bir ömrün, imbikten süzülerek billurlaşırken kıvamına gelmiş tavsiyeleri.. Bir hayat hikâyesinden çıkartılan derslerin, yaşlılığın son demlerinde yeniden okunması.. Anlatımlarda hiç nedamet yok.. Sadece nasıl daha iyi ve sağlıklı yaşanabilineceğine, nasıl başarılı olunacağına dair  kazanılmış tecrübelerle anlatımlar var.. Fakat hiç “keşke şöyle olsaydı” yok..


***

DİĞER kitabın adı Sabahattin Önkibar’ın “Rehin”i. Ne kitap ama!

Sabahattin Özkibar’lı 1950 yılı doğumlu. Gazeteci televizyon programcısı.. Ayni zamanda üretken bir yazar. Yayınlanmış pek çok kitabı var.

Rehin adlı kitabı türlü çeşitli konulardan oluşmuş kısa kısa makaleler..

Fakat hemen hepsi de insanı isyana sevk edecek, “bu kadarı da olmaz” dedirtecek kadar ciddi ve enteresan konuları içeriyor.

Hatta bazılarını okurken yüreğinizin sızladığı bile duyarsınız..

Mesela bunlardan ilki “Trump’ın Tayyip Erdoğan’a yazdığı Rezil Mektup” başlığını taşıyor..

Mektubun fotokopisini de yazısının başına koymuş. 2019’da Trump’ın Cumhurbaşkanlığı döneminde Erdoğan’a yazdığı mektup şöyle başlıyor:

***

İŞTE TRUMP’IN MEKTUBU: “Sayın Cumhurbaşkanı gelin iyi bir anlaşma yapalım. Binlerce kişinin öldürülmesinden sorumlu tutulmak istemezsiniz ve biz de Türk ekonomisini mahvetmekten sorumlu olmak istemeyiz ve bunu yaparız. Size bunun bir örneğini Pastör Brunson olayında yaşatmıştım.

Sorunlarımızın bazılarını çözmek için çok uğraştım. Dünyayı yüzüstü bırakmayın. Harika bir anlaşma yapabiliriz. General Mazlum sizinle müzakere yapmak istiyor ve daha önce vermedikleri bazı ödünleri vermeye niyeti olduğunu söylüyor. Size güvenerek (Mazlum Kobani’nin)bana yazdığı elime yeni ulaşan mektubunu da ekliyorum.

Eğer bunu doğru ve insani bir şekilde yapabilirseniz tarih size olumlu bakacaktır. Eğer iyi şeyler olmaz ise sizi sonsuza kadar şeytan görecektir. Katı bir adam olmayın. Budala olmayın. Sizi daha sonra arayacağım. Saygılarımla Donalp Trump!

***

İŞTE bir Amerikan Cumhurbaşkanı’nın iki paralık bir terör örgütü mensubunu kayırırken Türkiye Cumhurbaşkanına yazdığı utanmazca mektubu. İnsan taş olsa çatlar! ***

BU ARADA HATIRLAYALIM: Kimdi Pastör Brunson? İstanbul’da rahipti. PKK ve PYD için para toplayan Amerikalı bir papaz. Bu nedenle tutuklanmış, ABD’nin tepkisiyle sınır dışı edilmişti..Ya Mazlum Kobani kimdi? Suriye kürdü. PKK’nın lideri. Bir devrelerde Abdullah Öcalan’la çalıştı.. Hatta Öcalan Kobani’ye manevi oğlum dermiş.

***

İŞTE AMERİKA BUDUR! Teröristlerle işbirliği yapacak onları destekleyip askeri ve parasal yardımlarda bulunacak ve onlar için Türkiye’ye çatarken Türkiye Cumhurbaşkanına “budala olmayın” diyecek kadar haysiyetten yoksun!

Ki mektubun içeriği yayınlandığında tüm dünyanın siyasi çevrelerinden olumsuz tepkiler aldıydı.. ***

BİDEN MI FARKLIDIR? Tabi ki hayır! Al birini vur diğerine! Ki Aylardır Yunanistan’la birlikte askeri tatbikat niyetine Doğu Akdeniz’de savaş uçakları uçurtmakta.

Bitmeyen hava tatbikatlarına artık “fil yürüşü” denmekte çünkü Sadece Yunanistan Amerika değil, İsrail, Suudi Arabistan, Fransa’da bu tatbikatlara katılmaktadırlar.

Yunanistan havaya girmiş! Nasılsa kendisi yerine Amerika’yı öne itecek, savaş çığlıkları atmakta! Ve Biden Türkiye’ye yönelik Trump politikasını hatta beterince sürdürmekte! ***

NİÇİN YAZDIM? Bu alıntıları ve yazımı 14 Haziran’da NATO Zirvesi toplantısında “Biden ile Erdoğan”ın görüşeceği haberleri nedeniyle yazdım. Şunu söylemek için: “Amerika tarafından kollanıp desteklenen Yunan Rum ikilisinden bu adada ne barış olur ne de çözüm!”

Biz işimize bakalım ve artık iş yapalım iş! Ki ne dedi Bayındırlık ve Ulaştırma bakanı Resmiye Canaltay. Hadi ona da bakalım:

***

KISACA TAKILDIĞIM: (İŞLER İYİ GİTMİYOR!)

Biliyorduk! Çünkü görüp elliyorduk! Çünkü zararlarının faturalarını halk olarak yine biz ödüyorduk! Şöyle ki kahroluyorduk. Vatan millet falan diyerek ve hasbelkader “köşemizde” iki üç okuyucumuzla sohbet etmeye çalışırken, “öyle de olmaz böyle de yaşanmaz ki” diyorduk. Bu vatan bizimdir dediğimizce!

Fakat sadece bu hükümet değil.. Gelip geçen olancası.. UBP’si CTP’si, TDP’si, YDP’si, HP’si, hepsi ama hepsi  “kös dinliyorlar!”***

İLK BAŞLANGIÇ: Neyse ki “öyle geldi böyle gider denilen alışkanlıklarla müzmin vakaları değiştirme zamanı geldi de geçiyor” diyerek HP lideri Kudret Özersay atıldı önce ileri.. “Nereden buldun” diye sordu.. Meclisi azıcık sallayarak uyandırdı ama bir yandan da “komprador burjuvazisinin” çıkarlarına taş koymuş olacak, yanında “İmar İskana ait emirnameleri” de götürtürlerken bir iki kişiyi deşifre etti diye Özersay’la Partisini de götürdüler!

***

UZUN SÜRE SONRA: Bu kez “yüce” dedikleri Meclisimizden bir kadın bakanımızın sesi yükseldi.

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Resmiye Canaltay’ın.. Son yıllarda KKTC’nin manşeti olacak şu sözleri söylemedi, haykırdı:

“BU ülkede kalkınacak mıyız yoksa günümüzü mü geçireceğiz!”

Ve ayni sıralarda bir başka uyaran ses de Ankara’dan, Koordinatörümüz “Oktay Vural’dan işitildi. “KKTC de yapısal değişiklikler için Meclise büyük görevler düşüyor..”***

ÇOK ÇALIŞILMALI: Ben bir güne sığıştırılmış bu serzeniş ve uyarılara “özeleştiri” demiyorum. Çünkü Devlet ricalinin özeleştirilerle geçirecek tek nedeni yoktur. Canaltay’ın ifade ettiğince kalkınmak için kan tere batmaları gerekmektedir.

O Meclisin kapıları 24 saat açık kalmalıdır. Fakat “seçim tartışmaları için değil, iş yapmak, memlekete çeki düzen, dirlik afiyet sağlamak için..”***

BRAVO Sn. Canaltay. Belki verdiğiniz sözleri gerçekleştiremediniz ama en azından kendi iktidarınızı da sorgulayarak sordunuz: “Bu ülkede ne zaman kalkınacağız?”

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar