Haziran’da iade - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 19, 2024
KıbrısManşet

Haziran’da iade

karpaşa

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, “Maronit açılımı” politikasına ilişkin konuştu. Karpaşa’da lojmanlar boşaltılıyor, konutlar sahiplerine iade edilecek, bu işlem 4-5 ay sürecek

SİYASİ İRADE: Özersay: Maronitlerin hassasiyetle üzerinde durdukları kuzeydeki siyasi iradede değişiklik olup olmadığıdır. Buna gönül rahatlığı ile hayır diyebilirim. Bu irade zaten önceki hükümet döneminde ortaya konmuş, gerek bugünkü hükümet, gerekse Cumhurbaşkanı tarafından da paylaşılmaktadır


KORMACİT MODELİ: Özersay: Karpaşa’da askeri lojman olarak kullanılan 18-20 konutun eski sahiplerine iadesi için burada kalanlara yeni evler hazırlanmalıdır. Maliye Bakanı ile görüştük, bu konutların prefabrik veya çelik konstrüksiyon yapılmasına karar verdik. Karpaşa’da Kormacit modelini uygulamayı hedefliyoruz

 YETKİ ALMA İDDİASI: Özersay: Cumhurbaşkanlığından yetki almaya çalıştığımız iddiaları doğru değildir. Siyasi düzeyde konuyu takip etme görevi halen cumhurbaşkanındadır ancak fiilen uygulama icraat anlamında madem görev hükümettedir pratikteki uygulamalar da bakanlıklar tarafından yürütülecektir

 YURTTAŞLIK: Özersay: Bu topraklara aidiyet duyguları zayıf yabancılara bile yurttaşlık hakkı tanındı, Maronitlere bu hakkın tanınmaması ne derecede doğru? Yurttaşlık isteyen ve demokratik sürece dâhil olmayı isteyen Maronitler var. Bu konuda kademeli ve çeşitlendirilmiş statüler oluşturmalıdır

Kudret Özersay

 HAVADİS ÖZEL

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, “Maronit açılımı” konusunda gelinen noktayı değerlendirdi, Maronit köylerine yönelik yıl içerisinde ne tür gelişmelerin öngörüldüğünü anlattı.

Maronit temsilcilerle konuya ilişkin temaslar konusunda da açıklamalarda bulunan Özersay, Maronit açılımına ilişkin sorunun çözümünde, KKTC bürokrasisi içerisinde sorunlar yaşandığı ve bu sorunların, çözüm sürecini yavaşlattığı yönündeki iddialara da açıklık getirdi.

Hükümetin “Maronit açılımı” politikalarına itiraz edenler olduğu, politikanın uygulanması halinde ‘ulusal çıkarlara zarar verileceği” iddialarını da yanıtlayan Özersay, ayrıca yakın gelecekte yerleşime açılması hedeflenen Maronit köylerinde evlerine sahip çıkacak olanlara tarımsal arazilerinin de iadesinin yapılıp yapılmayacağı yönündeki tartışmalara açıklık getirdi.

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, aslen Gürpınar’lı olan 100 yaşını aşmış ve köyüne gömülme hakkı elde edebilmek için KKTC yurttaşlığına geçen kadının bu hakkı elde edip edemediği konusunda da konuştu.

 Soru: Son bir yılda sıkça gündeme gelen hükümetinizin “Maronit açılımı” politikasının, 2019 yılında alacağı muhtemel seyir ne olacaktır? Bu yıl içinde ne tür gelişmeler olabilir?

 Özersay: Maronit köylerine yönelik olarak yapılabilir en somut şey, Karpaşa’da halen askeri lojman olarak kullanılan 18-20 konutun boşaltılarak eski sahiplerine iadesidir. Ancak bunu yapabilmek için, evleri terk edecek olanlara ikamet edebilecekleri yeni evler hazırlanması gerekmektedir. Bu maksatla geçtiğimiz hafta, Maliye Bakanı ile bir iş görüşmesi yaparak, ne tür bir konutu kaç zamanda ve ne gibi bir maliyetle yapabileceğimizi tartıştık ve olayda hız kazanabilmek için bu konutların prefabrik veya çelik konstrüksiyon olarak yapılmasına karar verdik. Bu evleri yaparken zaman kazanmak ve maliyeti azaltmak için, seçilecek arazinin altyapısı mevcut bir alanda olmasını kararlaştırdık. Bu maksatla o yörede yine benzer amaçlarla lojman olarak kullanılan konutlar bölgesinde somut tespitler yaptık. Geçtiğimiz hafta Sayın Maliye Bakanı ve yetkililer ile öngörülen yeni inşaat alanlarını ziyeret ederek ileri bir adım attık.

Yapılacak ev türü dikkate alındığında konunun uzmanları inşaat süresinin, yaklaşık üç ay kadar süreceğini öngörüyorlar. Konutların özelliklerini belirlemek için hazırladığımız ön proje, Maliye Bakanlığı tarafından projelendirilerek en kısa sürede ihaleye çıkılacak. Bu sürenin birkaç haftayı geçmeyeceğini tahmin ediyoruz.

Bu projenin gerçekleştirilmesi için herhangi bir kaynak sorunumuz yoktur. Maliye bakanlığımızın kendi kaynakları bu projenin gerçekleştirilmesine müsaittir. Yani bu adımları atarken herhangi bir yerden kaynak yaratılması beklentisi içinde olmayacağız.

Karpaşa köyünde öngördüğümüz bu ilerleme sağlandıktan sonra, biz esasen bu köy için de, Kormacit modelini uygulamayı hedefliyoruz. Bu çerçevede Karpaşa’da bu insanlara evlerini en kısa sürede iade edebileceğimizi düşünüyorum. Yeri gelmişken belirtmem gerekir ki; Karpaşa’da halen yaşamakta olan 8-10 civarındaki ailelerden bazılarının kullandıkları evlerin bazı tapu sorunları bulunmaktadır. Bu sorunların çözümü yönünde de çalışmalar yapmaktayız. Büyük bir ihtimalle, halen lojman olarak kullanılan konutlar sahiplerine iade edilirken, orada yaşayanlarla ilgili var olan tapu sorunlarını da eş zamanlı olarak çözeceğiz ve halen yaşanabilir olan kırk civarında konutla  Karpaşa’nın yeni bir yaşama kavuşmasını sağlayacağız.

Soru: Diğer Maronit köyleri olan Özhan (Asomatos) ve Gürpınar (Aya Marina) köylerine yönelik bir gelişme öngörülüyor mu?

 Özersay: Bir diğer Maronit köyü olan Özhan köyü, halen askeri maksatlarla kullanılan ancak askeri önemi göreceli olarak daha düşük düzeyde olan bir köyümüzdür. Bu köyde Maronit temsilcilerin bize iletilmiş olan resmi talepleri, halen köy kilisesinin yanında duran bir yapının restore edilip kilise ile birlikte değerlendirilmesi biçimindedir. Bu talepleri çok uzun bir zamandan beridir vardır ve biz bu konuyu ilerletmeyi planlıyoruz. Özhan’da yakın zamanda gerçekleştirilecek olan şey bu binanın restorasyonu olacak. Buna karşılık köylülerin geri köylerine dönme yönünde yaptıkları ve yapacakları başvuruları, aynen Kormacit ve Karpaşa’da olduğu gibi sıcak karşıladığımızı onlara iletmiş durumdayız.

Gürpınar’a  baktığımız zaman, köyde restore edilen kilise ve mezarlığa ilaveten, kilisenin yanındaki eski okulun, köye ziyarete geldikleri zaman toplanabilecekleri, kahve içebilecekleri bir mekana dönüştürülmesi için restorasyon talepleri var. Önümüzdeki günlerde bu yönde bir gelişme olacak.

Özellikle Gürpınar’da, değişik niteliklere sahip olan askeri bir tesis var. Onların başka yerlere aktarılması için, askerin spesifik bir takvimleme yapmasını, neyin hangi tarihte nereye kaydırılacağı yönünde bir takvim çıkarmasını bekliyoruz. Bu yer kaydırma işlemi sonuçta askeri bir projedir. Askeri yetkililerden bu konuda bir perspektif bekliyoruz.

Soru: Maronit temsilcilerle görüşüyor musunuz? Temaslarınız ne düzeydedir?

 Özersay: Bu insanların (Maronitlerin) çok çeşitli temsilcileri vardır. Güneyde temsilci olarak seçilen kişi de dahil olmak üzere, çok çeşitli kimseler zaman zaman beklentilerini ifade ederler. Geçenlerde, seçilmiş temsilci bir beyanat vererek Maronit topluluğunun oturup Kıbrıs sorununun çözülmesini beklemeye tahammüllerinin kalmadığını ifade etti. Süreç böyle devam ederse, Maronitlerin pek çoğu göç edip gidecek, malları ortadan kalkacak, onun için hayata devam etmek istiyoruz yönlü açıklamaları var. Biz bu topluluğun her türden temsilcileri ile görüşmekteyiz. Onların hassasiyetle üzerinde durdukları şey şudur: “Kuzey’deki siyasi iradede bir değişiklik var mı? Fikir değişikliği var mı?” Buna gönül rahatlığı ile “hayır” diyebilirim. Bu irade zaten bizden önceki hükümet döneminde ortaya konmuş ve gerek bu günkü hükümet, gerekse Cumhurbaşkanı tarafından da paylaşılmaktadır.

Soru: Bu sorunun çözümünde, KKTC bürokrasisi içerisinde sorunlar yaşandığı söyleniyor. Sorunların, çözüm sürecini yavaşlattığı dile getiriliyor. Yorumuz nedir?

 Özersay: Bu günlerde tartıştırılmaya çalışılan bu konuya da açıklık getirmek istiyorum. Bizim bu konudaki yetkileri almaya çalıştığımız, özellikle cumhurbaşkanlığından yetki almaya çalıştığımız iddiaları doğru değildir. Bizim yapmaya çalıştığımız şey şudur; Koordinasyonda uygulama bağlamında bir sıkıntı gözlemledik. Zaten en baştan beridir bu konuda koordinasyon yapma görevi  cumhurbaşkanlığındadır. Buna itirazımız yok. Siyasi düzeyde konuyu takip etme görevi halen cumhurbaşkanındadır ancak fiilen uygulama icraat anlamında madem görev hükümettedir pratikteki uygulamalar da bakanlıklar tarafından yürütülecektir. Yeni geçiş kapılarının açılması süreçlerinde de bu böyle olmuştur. Biz de BM ile veya çeşitli düzeylerde temaslar yaptık ne zaman ki Aplıç ve Derinya’da su ve elektrik aktarımı ihtiyaçları oldu, o zaman ilgili bakanlıklar devreye girerek bu sorunları çözdüler. Zaten Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı’nın bakanlık müsteşarlarına talimat verme yetkisi olmadığı için ortaya garip ve uygulanamaz bir durum çıktı. Fiili işlerin koordinasyonu başbakanlık uhdesinde olduğunda durum daha pratikleşir oldu.

Soru: Hükümetin “Maronit açılımı” olarak bilinen politikalarına itiraz edenler var. Uygulanması halinde “ulusal çıkarlara zarar verileceği” iddiasında olanlar var. 

 Özersay: Bu konudaki süreçten rahatsız olan ve zaman zaman bize de yazı yazanlar vardır. Bu endişeleri gereksiz görmekteyim. Ortada halen hiç kimseyi rahatsız etmeyen bir Kormacit modeli vardır. Kormacit bir kültürel zenginlik olarak ordadır, ekonomik bir aktivite merkezi olmaya yönelik ilerlemeler vardır. Et süt ve benzeri ürünlerin tüketilmesi anlamında sadece Çamlıbel yöresi değil, dağın öteki tarafında Kayalar ve Sadrazam köy gibi yerlerde de faaliyetler olmaktadır. Buraları turistik mekanlara dönüşüyor.  Butik oteller açılmakta ve gerek yabancılar gerekse yurt dışında yaşayan yeni nesil Maronitler ata topraklarını ziyaret bağlamında buralarda kalmaktadırlar.

Şunu bilmek gerekir ki, Maronitlerin statüleri her zaman Rumlardan daha farklı olmuştur. Bu durum gerek KTFD, gerekse KKTC anayasalarında açıkça yer almıştır. Şimdiki durumda bu insanlar, Kıbrıs Türk Yönetimi altında kendi muhtarlarını ve azalarını seçebilmektedirler. Kendileri temsiliyetlerini orada sağlayabiliyorlar.  Eğer devlet olduğumuzu iddia ediyorsak, belli bazı dini ve etnik azınlıkların bir hukuk devleti içinde olması gerektiği gibi, bir kültürel zenginlik olarak varlıklarını sürdürebilecek ortamların yaratılması gerekiyor. Dünyanın gerektirdiği standardı yakalayabildiğimiz takdirde bizim herkesle muhatap alabilme imkanlarımız da artacaktır.

Bu insanlar Katolik’tirler. Bu insanların Papalık veya Ortadoğu’daki Katolik merkezlerle olan ilişkileri, aslında Kıbrıslı Türkler için uluslar arası ilişkilerde kullanabileceği bir yumuşak güç fırsatını yaratabilir. Bu durum Kıbrıs Türk imajında olumlu etkiler yaratır.

Zaman zaman gerek bürokratik gerekse güvenlik nedenleri ile duraksamalar veya yavaşlamalar olabilir. Bu durumu çok garipsemem ancak bu konudaki siyasi irade çok güçlüdür. Bu bağlamda geçenlerde bir Maronit gazetesine verdiğim bir demeçte, gerek kendimi gerekse hükümetimizi o insanlar nezdinde bağlayıcı ifadeler kullandım. Biz, izlenen politikada yarar olduğuna inanıyoruz.

Soru: Kuzeyde yerleşik Maronitler, muhtarlık seçimlerini henüz daha Yüksek Seçim Kurulu kapsamında yapamıyorlar. Bu konudaki yetki halen Dışişleri Bakanlığındadır. Bu insanlar aynı zamanda hizmet aldıkları ve vergi ödedikleri belediye seçimlerinde oy kullanamamaktadırlar. Bu durum evrensel ilkelerle çelişmiyor mu?

 Özersay: Dünya’da ve özellikle Avrupa Birliği içerisindeki trende baktığınız zaman ülkelerde vatandaş olmayanların dahi, daimi ikamete sahip olmaları durumunda yerel yönetim seçimlerinde veya Avrupa Parlamentosu seçimlerinde oy kullanabiliyorlar. Bizde ise, kuzeydeki ikametleri belirli bir süreyi tutturanların muhtarlık seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı vardır. Bu çok kısıtlı bir uygulamadır. Kormacit örneği eğer önümüzdeki günlerde çeşitlendirilebilirse, bu insanların daimi ikamet hakları olanlarının KKTC yurttaşı olmasalar dahi, belki de belediye seçimlerinde oy hakları olabilir. Ben bunda bir sakınca görmem. Belediye hizmetlerini alırlar, belediyeye yönelik görevlerini yerine getirirler, dolayısı ile demokratik temsiliyet çerçevesinde oy verme hakları mümkün kılınabilir. Burada dikkat edilmesi gereken şudur: Bu insanların bu haklarının kademeli olarak artırılması durumunda KKTC’deki statülerinin ne olacağıdır. Buralara ve bu topraklara aidiyet duygularının çok daha zayıf olduğu yabancılara bile yurttaşlık hakkı tanınırken bu toprakların insanları olan Maronitlere yurttaşlık hakkının tanınmaması ne derecede doğrudur?  Nitekim, daha şimdiden KKTC yurttaşı olmayı talep eden ve buradaki demokratik sürece dahil olmayı arzu eden Maronitler vardır. Bu konuda kademeli ve çeşitlendirilmiş statüler oluşturmamız gerekiyor.

Soru: Yakın gelecekte yerleşime açılacak Maronit köylerinde örneğin Karpaşa’da evlerine sahip çıkacak olanlara aynı zamanda tarımsal arazileri de iade edilecek mi?

 Özersay: Maronit toplumunun Kuzey’de kalan mülkleri zaten anayasamız bakımından Rum arazilerinin statüsünden ayrıştırılmıştır. Maronit arazileri devletleştirilmemiş ve böylece de birkaç istisna uygulama hariç, bu araziler paket uygulamasına sokulup dağıtılmamıştır. Bu çerçevede, örneğin Karpaşa köyünde evlerine yerleşecek olanlara belki eş zamanlı olarak toprakları iade edilmeyecektir ancak eninde sonunda verilmek durumunda olunacaktır. Bu arazilerin çoğu zaten halen tarımsal kullanım amaçları ile kiralanmış durumdadırlar. Yerleşim olsa bile, kira sürelerinin tamamlanması beklenmek gerekecektir. Toprak iadesi, bir süreç içinde olacaktır ama neticede bu ideler gerçekleşecektir.

Soru: Güney’de yaşayan ancak öldükleri zaman köylerine defnedilmek isteyen Maronitler olduğunu biliyoruz. Son olarak aslen Gürpınar’lı olan 100 yaşını aşmış ve köyüne gömülme hakkı elde edebilmek için KKTC yurttaşlığına geçen kadının bu hakkı elde edip edemediği belirsizliğini koruyor. Siz bu haktan yana mısınız?

Özersay: Bu kadının talebi, gayrı resmi olarak bize iletilmiştir. Dediğiniz gibi zaten bu yaşlı kadına Bakanlar Kurulu olarak yurttaşlık hakkı tanımıştık. Ailesinin bu talebine karşılık bizim de gayrı resmi olarak verdiğimiz cevapta, bu yaşlı kadının ölmesi halinde cenazesinin köyü Gürpınar mezarlığına defnedilmesine izin verebileceğimizi ilettik. Biz bu konuya sıcak bakıyoruz. Yerleşim yapılmış ya da yapılacak köylerde cenazelerin köy mezarlıklarına gömülmesinde hiçbir sakınca olmadığını da hatırlatmak isterim. Bu geçiş döneminde her gelişme kendi içinde bir emsal oluşturacak ve sorunlar mümkün mertebe minimize edilmiş olacak.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar