Bir yıl daha yaşlandık!... - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Çarşamba, Nisan 24, 2024
Köşe Yazarları

Bir yıl daha yaşlandık!…

Köş, MoreketMehmet Moreket

Yeni bir yıl başladık…

Aslında bir yıl daha yaşlanıyoruz, bu gerçek…


Yine de 2019, kendine özgü bir gücü olmasa da, bize umutla geliyor…

Belki bir şeyleri geride bırakacağımız bir dönüm noktasındayız.

Yani hiç bir şey yoksa da umut var…

Önleyemediğimiz suçtaki artışlar ve trafik yüzünden sokağa çıkmaktan…

Hastalanıp, hastaneye gitmekten…

Her gün başka bir değerimize dokunulmasından endişe etmeyeceğimiz günler için umudumuz olacak mı..?

Bir süredir hepimizi korkutan “yok oluyoruz” endişesini arkada bırakabilecek miyiz..?

Bizi adalet duygusuna yeniden kavuşturacak, KKTC’nin bir hukuk devleti olduğunu hatırlatacak, yapanın yanında kalmadığını, hesap sorulduğunu  görebileceğimiz günlerin yakın olduğuna inanabilecek miyiz..?

Kazandığını borca yatıran, her gün daha da içine giden insanlar, kendilerini düşünen birileri olduğunu görebilecekler mi..?

Kısaca, kaderimize hükmetmeyi seçebilecek miyiz?

Neden olmasın..? Hepsi elimizde değil mi..?

Ya “böyle eyiyik” deyip devam edeceğiz, ya da hayalleri gerçekleştirmek için cesaret göstereceğiz.

Hepimiz aynı şeylerden şikayet ederken, ortak akılla hareket etme bilincine varamayacak mıyız?

Hala daha kişisisel çıkarlar peşinde mi olacağız?

Hala daha saçma sapan geçmişe dönük saplantılar mı belirleyecek geleceğimiz?

Sadece biz değil, bu adanın tüm insanları… Artık etrafımıza bakmanın zamanı değil mi?

Bizi bu ateşin içine düşmekten koruyacak olan, uzlaşma, barış, anlaşma değil midir?

Temennim, bana değil, bize, tüm toplumun, ülkenin hayrına, iyilikler göreceğimiz bir yıl olsun….

Bu yeni yılla beraber, yaşımıza bir çentik daha attığımızı, ama o nispette tecrübelerimizi katmerleştirdiğimizi düşünerek, kollarımızı herkese kocaman açalım…

Barışın, sağlık ve huzurun, sevginin egemen olduğu bir dünyada, NİCE GÜZEL YILLARA…

 

GÜNEY’DEKİ KUMARHANELER…

Güney Kıbrıs’ta casinolar ardı ardına açılıyor. Önce Lİmasol, sonra Lefkoşa ve en son da Larnaka havaalanındaki uydu casinoların tümü altı ay içinde faaliyete başladılar.

Bunların kuzeydekileri ne kadar etkileyeceğini zaman içinde göreceğiz.

Ancak güneyin en çok satan İngilizce gazetesi Cyprus Mail’in özellikle Lefkoşa’da açılan casino hakkındaki bakış açısı, bence dikkate değer.

George Koumoullis’in yazısının başlığı, “Kesilmeye giden koyunlar gibi”… Şöyle başlıyor; “Lefkoşa’da yeni açılan casino için bir maliyet-fayda analizi yapılsaydı, sonuçlar çok cesaret verici olmazdı”.

Konuyu hiç bilmediğim için bana ilginç gelen bilgiler var. Mesela kumarhanenin, müşteriye kazanma yüzdesi hakkında bilgi vermediği belirtiliyor, hükümetin açıklama yapması isteniyor. Ve gerçekten öyle bir kural varmış. AB’de en az yüzde 75’lik bir geri ödeme öngörülüyormuş, ancak rekabetin bir sonucu olarak Avrupa’daki çoğu kumarhane bunu yüzde 90 ila 95’e çıkarmış. Güney Kıbrıs’ta, kumarhane bir tekelmiş ve oran yüzde 75’miş. Turistler için açıldığı söylenen bu casinoların turiste asla hitap etmeyeceğini söylüyor yazar, meğer internet üzerinden çok daha karlı slot oyunları varmış.

Dedim ya, konuyla hiç alakam olmadığı için bilmiyorum. Acaba bizdekilerin kazandırma oranı nedir ki? Sonra bunu müşteriye duyurmakta mıdırlar? Bilmem. Ama bence bu ince konular rekabeti etkileyecek. Ha bir de devlet yüzlerce istihdam olacak diye reklam etmiş ama, millet kollu makinelere yöneldiğinden (çünkü diğerleri çok yüksek başlıyormuş), istihdam on’lu sayılarda kalmış.

Bu durumda güney Lefkoşa kumarhanesinin yalnızca nüfusun yüzde altı’sına denk gelen kumar bağımlılarına hizmet edeceği sonucu çıkıyormuş. Koumoullis diyor ki; “Bu insanlara söyleyecek sözüm var: Kuzu kesimhaneye gittiğinde, kasabın öldürülme olasılığı düşüktür. Kumarhaneler her zaman kuzuyu kesen kasaptan yana bahse girer”…

Her neyse, durum bu. Umarım devlet de bu inlemeyi yapar da, rekabete uğradık, zarar ettik diye kapısına dayananacak casinoculara yeni teşvikler düşünmez…

 

 YERİN KULAĞI VAR

REFAHIN ADİL PAYLAŞIMI:

Yeni yıl mesajlarında dilekler vardır. Ama siyasilerin mesajlarındaki vaaddir. Genelde birbirine benzer olsalar da, benim dikkatimi DP’ninkinin içinde bir cümle çekti: “Toplumsal refahın daha adil dağılımı için tüm gücüyle çalışmak”… En başta gelen sorunlarıızdan biri aslında. Zor ama, imkansız değil. Keşke nasıl yapacaklarına dair de bir işaret verselerdi…

NEYİ KONUŞACAKSINIZ:

Anastasiadis Akıncı’ya çağrı yaparak “Kıbrıs müzakerelerinin her an yeniden başlatılması için hazır olduğunu” söylemiş. İyi de masada ne konuşacaksınız. Sıfır asker, sıfır garanti mi, yoksa “azınlık” olarak gördüğünüz Kıbrıs Türkünün “çoğunluğa” hükmedemeyeceğinizi mi? Yıllardır çözülmeyen bu sorunun bir “işgal ve istila sorunu” olduğunu mu…

 BİZE, SINIRLI EGEMENLİK(!)…:

Yunanistan Cumhurbaşkanı Prokopis Pavlopulos,  “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, sınırlı bir egemenlikle düşünülemeyeceğini” söylemiş. Ha, yani Rumlar için sınırsız egemenlik, Kıbrıs Türkleri için sınırlı demek ki. Nasıl bir ortaklık, asıl bir eşitlik anlayışı bu böyle? Toptan kafayı yemişler…

PAPAZ FAL BAKTI:

2018 yılının kilise olarak iyi geçtiğini söyleyen Başpiskopos Hrisostomos, 2019 yılı için adada bir çözüm öngörmediğini açıkladı. Ankara’nın çözüm istediğini söylediğini ancak, en berbat şekli ile konfederasyonu kast ettiğini söyleyen Hrisostomos, Ankara’nın esas hedefinin, bir ara Kıbrısın tamamını almak olduğunu da iddia etti…

HÜKÜMETE YENİ YIL HEDİYESİ:

Maliye Bakanı Serdar Denktaş, 2018 yılı için Türkiye’den öngörülen yardımların 100 milyonunun yılın son gününde geldiğini açıkladı. Pek önemli bir meblağ olmasa da, yeni yıl öncesi birkaç açığı kapatmaya yeter herhalde. Yılın son gününde gelen bu para, adeta hükümete yeni yıl hediyesi oldu…

UYANMA VAKTİ:

Yedik, içtik ve eğlendik. Artık yeni yıl sarhoşluğundan uyanıp gerçek dünyamıza dönme vakti geldi. Bakın, yılın ilk zamlarını harçlarda gördük bile. Sırada ne var bilemiyoruz. 2019 yılının zor geçeceği gerçeği ile artık yüzleşme zamanı. Sadece zamlar konusunda değil, ekonomi de, siyaset de oldukça zorlu geçecek. Yeni hükümet senaryoları, Türkiye ile ilişkiler bu yıl gündemimizi işgal edecek ve tartışacağımız başlıca sorunlar olacak…

ZİRVEDEKİLER

Mustafa Akıncı: “KKTC’nin tanımış bir devlet statüsüne ulaşmasını öngören şıklar kulağa hoş gelse de görünür gelecekte böyle bir gelişme beklemek gerçekçi midir? Cumhurbaşkanı olarak Azerbaycan’a, Kazakistan’a bile gidemediğimiz, Türkiye takımları ile dostluk maçı bile yapamadığımız bir ortamda bunlar ne yazık ki gerçekleşmesi mümkün olmayacak beklentilerdir. Bunları yeni politika olarak masaya koyduğunuzda sizi bekleyen daha büyük bir yalnızlaşmadır. O zaman da çıkmazın tek sorumlusu olarak tarihe geçmeye aday olursunuz”…

 DİPTEKİLER

Adaletsiz Bir Yasa: Meyhanelerde sigara yasağına uyulmaması tartışılırken “kumarhanelerde buna göz yumulduğu için insanlar yasağa uymuyor olabilirler mi?” demiştim. Öyleymiş. Tütün Ürünlerinin Zararlarından Korunma ve Denetim Yasası, kumarhane, disko, alkollü içki satan bar ve birahaneler için, tütün ürünleri tüketilebilecek özel alanlar oluşturulmasına imkan tanıdığı halde, restoran ve meyhane için böyle bir imkan vermiyormuş. Adaletsiz olunca da, yasa böyle çiğnenir işte…

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar