Demokrat Parti Lideri Fikri Ataoğlu, İngiltere’den gelmesi sebebiyle, hükümetin kararına uyarak evde geçirdiği karantina günlerini, Havadis Web Tv’deki, ‘Kovid-19 Özel Yayın’ında anlattı.
Pınar BARUT
Havadis, Kovid-19 salgını sebebiyle, ülke olarak geçirdiğimiz bu zor günlerde, halkın haber alma özgürlüğüne halel gelmemesi için, doğru haberi sizlere ulaştırmak adına, yayın hayatına devam ediyor.
Havadis Web TV’de, her gün yayınlanan ve canlı bağlantılarla gerçekleştirdiğimiz ‘Kovid-19 Özel Yayını’ programına, dün, evinde karantinada bulunan, Demokrat Parti Genel Başkanı Fikri Ataoğlu katıldı.
İngiltere dönüşü, babasıyla birlikte, aile bireylerinden uzak bir evde gün dolduran Ataoğlu, ev karantinasının 5. gününde olduklarını söyledi.
Ataoğlu, evde geçirdikleri karantina günlerini anlattı ve ülkedeki son durumu değerlendirdi
Hükümetin, Kovid-19 salgını ile ilgili aldığı kararları eleştiren Ataoğlu, OHAL ilan edilmesi gerektiğini savundu.
Ataoğlu, sokağa çıkma yasağının ilk günden alınmış olması gerektiğine vurgu yaparak, ekonominin dibe vurduğunu, özel sektörün ayağa kalkmasının ise zor olduğunu belirtti.
Ataoğlu: Temaslarımı yarıda bırakıp döndüm
Demokrat Parti Genel Başkanı Fikri Ataoğlu, İngiltere’de bulunan Gençlik Konseyi’nin etkinliğine katılmak ve sivil toplum örgütleriyle temaslarda bulunmak için İngiltere’ye gittiğini, 6 gün olarak planladığı seyahatinin ikinci gününde yurda geri döndüğünü söyledi.
Ataoğlu, “İngiltere’ye 6 günlüğüne gitmiştim. Gitme amacımı gerçekleştiremedim, etkinliğe katılamadım. KKTC’de Kovid-19 vakası çıktığını öğrenince, temaslarımı yarıda bırakarak, ikinci gün geri dönme kararı aldım” dedi.
“Hükümetin kararına herkes saygı duymalı”
Hükümetin yurt dışından gelenlerle ilgili aldığı, 14 günlük ev karantinası kararının doğru olduğunu belirten Ataoğlu, memnuniyetle karara uyduğunu söyledi.
Ataoğlu, “Eğer kendimizi ve ailemizi düşünüyorsak, bu tedbiri almamız lazım. Sadece benim değil, herkesin bu karara saygı duyması ve uyması gerekiyor” dedi.
“Babamla beraberim. Temizlik ve yemek yapıyorum”
Ev karantinasının 5. gününde olduğunu söyleyen Ataoğlu, İngiltere’den babasıyla birlikte döndüğünü, aile üyelerinden ayrı bir evde, beraber kaldıklarını belirtti.
Karantina günlerinin nasıl geçtiği sorusunu da cevaplayan Ataoğlu, “Babamla beraberiz. Neticede teknoloji çağıdır, evde televizyon internet var. Bazen sıkıcı olabiliyor. Ama temizlik ve yemek yapıyorum, bulaşık ve çamaşırları da yıkıyorum, vakit geçiyor bir şekilde. Başka ihtiyaçlarımız olduğunda da, aile üyelerimiz bunları kapıya bırakıyor” dedi.
“İnsanlarımız hiçbir şey olmamış gibi sokaklarda”
İngiltere sokaklarındaki manzaranın, KKTC’deki manzara ile aynı olduğunu söyleyen Ataoğlu, orada da insanların, hiçbir şey olmamış gibi hareket ettiğini ifade etti.
Ataoğlu, “Adaya geldiğim günden beri, ülkenin her yerindeki yetkililerden bilgi alıyorum ve durumu takip ediyorum. Üzülerek söylüyorum ki, insanlarımız, hiçbir şey olmamış gibi geziyor. Bu çok yanlış” dedi.
“Sokağa çıkma yasağı ilk günden ilan edilmeliydi”
Hükümetin, Kovid-19 salgınına karşı aldığı tedbirlerin yetersizliğinden yakınan Ataoğlu, yapılması gerekenin, ilk günden itibaren sokağa çıkma yasağı ilan edilmesi olduğunu söyledi.
Sokağa çıkma yasağı ilan edilmeden farklı kararlar almanın çok doğru olmadığını ifade eden Ataoğlu, “Bu gün herkes sokaklarda. Benim korktuğum, önümüzdeki günlerde, daha hareketli bir durumla karşılaştığımızda, bunun hesabını kimse veremeyeceğidir” dedi.
“28 Mart sabahı kaldığımız yerden devam edemeyeceğiz”
Sivil toplum örgüleriyle sürekli temas halinde olduğunu ve şu anki durumla ilgili tüm bakanları arayarak, bilgi alışverişinde bulunduğunu belirten Ataoğlu, kapatılan özel sektörün ve buralarda çalışan insanların, sonunun ne olacağının belli olmadığını vurguladı.
Ataoğlu, “Herkes zanneder ki, 27 Mart’a kadar kapalı olan özel sektörün, 28 Mart sabahı kaldığı yerden devam edecek. Böyle olmayacak. Ciddi ekonomik sorunlar yaşanacak” dedi.
“Acenteler, turistleri göndermek için 1,5 milyon TL’yi ceplerinden ödeyecek”
Turizmle ilgili durumun vahim olduğunu, acente sahiplerinin, morallerinin çöktüğünü söyleyen Ataoğlu, acentelerin, kendi imkânlarıyla uçak kiralamaya çalışarak, turistleri gönderdiğini söyledi.
Bu turistlerin geri gönderilmesiyle ilgili, 1,5 milyon TL’ye varan, uçak kiralama bedelleri olacağını söyleyen Ataoğlu, “Acenteler bunu nasıl karşılayacak? Bu dönem sona erdiğinde, tekrar aynı şevkle hareket etmeleri çok zor olacak” dedi.
“OHAL ilan edilmeliydi”
Salgının önlenmesiyle ilgili, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, OHAL teklifini desteklediğini belirten Ataoğlu, bu karar alınmış olsaydı, herkesin şu an başıboş sokaklarda gezmemiş olacağını söyledi.
Ataoğlu, “Allah korusun, önümüzdeki hafta vaka sayıları yükselirse, ne yapacağız, onu düşünmemiz lazım” dedi.
Sağlıkla ilgili alınacak kararların, büyük bir hassasiyetle alınması gerektiğine dikkat çeken Ataoğlu, bu konudaki çalışmaların da, konusunda uzman kişiler tarafından yapılmasını gerektiğinin altını çizdi.
“Bu sıkıntının içinde gündemimiz seçim olmamalı”
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ertelenmesiyle ilgili de konuşan Ataoğlu, ekonominin dibe vurduğu ve turizmin yok olduğu bir ortamda, KKTC’nin derdinin seçim olmaması gerektiğini söyledi.
Ataoğlu, “Bu gün, hızla gelişen bu salgın riskinin ortasında, önümüzdeki ay yapılacak olan bir Cumhurbaşkanlığı seçimini düşünmememiz gerekir. Seçim ertelenmelidir. Ertelenme süresi de en iyi şekilde değerlendirilmelidir” dedi.
