500 tonu güneye gitmiş... - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 27, 2024
Köşe Yazarları

500 tonu güneye gitmiş…

Köş, MoreketMehmet Moreket

Patates piyasada göründü…

Kilosu 12-14 lira arası.


Sorun başladığından beri merakımdı.

Her ne kadar ekilmedi, yetişmedi, kuraklık oldu denmiş olsa da, üretimin çoğunun ihraç edildiğini düşünmedim değil.

Bu sayfadan çok kez sordum da, sonuçta tarım bakanı erkut Şahali bir rakam açıklamıştı, 539 ton diye. O da 2017 Kasım hasadıyla ilgili rakamdı. Bu yıl ne olduğunu hiç öğrenemedik.

Sonunda Rum basını yayınladı…

Ocak-Ekim 2018 arası 511 bin 622 kilo patates güneye ihraç edilmiş. Tam 81 bin 513 Eurodeğerinde.

Aslında, patates üreticileri, Mart ayında yapacakları hasat sonrası tek seferde bu miktarı ihraç etmeyi planladıklarını söylemişlerdi ama, neyse…

Tamam, liberal ekonomi var, ihraç etsinler, döviz girdisi sağlasınlar, bunu engellemek mümkün değil, ama açıklamaktan kaçınmasınlar.

Başka bahanelerin arkasına saklanıp, “ithal etmemiz lazım” demesinler.

Bir üretici, bugünlerde yapılacak hasadın yarısının da yine güneye gönderileceğini söylüyor.

Biz de ya fahiş fiyattan satılacak olan kalan miktarla idare edeceğiz, ya da alıştığımızdan çok farklı Türkiye patatesiyle anlaşılan…

Ve yine anlaşılan, bundan böyle patates için TÜK’ün tek alıcı olacağı ilan edilse de, bu pek yürümeyecek…

 

ŞEFFAFLIK ÖNCE PARTİ İÇİNDE OLMALI…

UBP’de harcamalar, son dönemlerde hep tartışılan bir konu oluyor.

Başkanlığa seçilen Ersin Tatar, mali açığın 4 milyon TL civarında olduğunu, tarafsız bir ekibin hesapları incelemeye aldığını söylüyor.

Tatar, “Amacım hesap sormak değil. Ben şeffaf bir şekilde raporun ortaya çıkmasını sağlayacağım. Bir maliyeci olarak da yapmam gereken budur. Sonrası ile ilgili kararı Parti yetkili kurulları verecek” de diyor…

Hesap sormak istememesi tuhaf aslında. Daha da tuhaf olanı, iki hafta önce yapılan Kurultay’da birden fazla aday vardı. Rakamları incelemediler mi? O kurltayda mali rapor nasıl aklandı? Dahası, Parti Meclisi üyeleri rakamları duyunca şaşırmışlar. Bu nasıl şeffaflık?…

Bu haber okuyana, yakın geçmişte İrsen Küçük döneminin sonunda da benzer bir olayın yaşanmış olduğunu hatırlatıyor.

Başkanlığa seçilen Hüseyin Özgürgün de, o zamanın parasıyla 4 trilyonluk bir seçim harcamasının incelemeye alındığını, Ersin Tatar ve Nazım Çavuşoğlu’nun yönetiminde bir komite kurulduğunu söylemiş, “Tabana hesap vermem gerekir, ne olduğunu bilmeliyim ama bir şeyler olmuşsa da tamamdır deyip üzerine sünger çekemem‘’ demişti…

Hatta Sayıştaylığın el attığı parti hesaplarında ciddi rakamlarda açık tespit edildiği de haber olmuştu.

Sonrasını bilmiyoruz. Aklandılar mı? Sayıştay, incelemesini bitirdi mi? Ne sonuca vardı? O da kapanıp gitmişti…

Oysa Anayasa ve Siyasal Partiler Yasası açık. Anayasa’nın 71. Maddesi, “Siyasal partilerin mali denetimi, Anayasa Mahkemesi olarak görev yapan Yüksek Mahkemece yapılır” derken, 2015’de değiştirilen Siyasal Partiler Yasası, siyasi partilere Sayıştay denetimi getirdi.

Ülkeyi yönetmeye hazır olduğunu duyuran bir parti, önce bu işten başlayıp, devletin denetim ve yargı organları eliyle kendini aklamalı.

Geçen defa yapılmadı. Bu defa da, “hesap sormayacağım” diyerek geçiştirilmesi, varolan kuşkulara yenilerini katar.

Bir siyasi partinin başına gelebilecek en kötü şey bu olmalı…

YERİN KULAĞI VAR

RAKAMLAR TUHAF:

Haberi Türkiye gazetelerinden alıyoruz. Sözcü gazetesi, 2019’da Türkiye’den KKTC’ye toplam 321 milyon 371 bin lira nakit, 383 milyon 400 bin lira da yatırım amaçlı kaynak verileceğini, böylece toplamda 705 milyon lira tutarında destek sağlanmış olacağını yazıyor. Gazeteye göre, KKTC’ye 2018’de 661 milyon lira destek gönderilmiş. Tuhaflıklar var. 2018 Mali Protokoluna göre yardımın miktarı 2 milyar 187 milyon TL idi. Üstelik hükümet bu para akışının gerçekleşmediğini söylemeye devam ediyor. Biz bu 661 milyonu aldık mı? Gerçekten kafamız karıştı. Belki Maliye Bakanı Serdar Denktaş bir açıklama getirir…

 

NE SÖYLEYECEK:

Cumhurbaşkanı Akıncı bu akşam,  Kıbrıs sorunundaki son durumla ilgili bir basın toplantısı düzenliyor. Rum lider Anastasiadis’in, geçtiğimiz hafta aynı konudaki basın toplantısında söyledikleri hem güneyde, hem de kuzeyde sert tepkilere neden olmuştu. Akıncı’nın bu akşamki basın toplantısında Anastasiadis’in söylediklerini nasıl yorumlayacağını gerçekten merak ediyoruz…

 

“KAHVE SOHBETİ”:

AKEL Genel Sekreteri Kiprianu, Anastasiadis’in “desantralize federasyon” konusundaki önerisini “kahvehane sohbeti” olarak tanımladı. Kendi insanları bile masada sürekli fikir değiştiren Anastasiadis’in ne yapmak istediğini anlamıyor. Halbuki adamın niyeti ve amacı gayet açık, “bu ada Rumlara aittir ve Kıbrıslı Türklerin hakkı, sadece azınlıklara tanınan haklar kadardır(!)”. Anastasiadis ve partisinin Annan Planı’na nasıl “evet” dediğini hala çözemedim…

 

TATAR’IN ZOR KARARI:

UBP Genel Başkanı Ersin Tatar’ın Genel Sekreter’in kim olacağı konusunda başı epey ağrıyacağa benziyor. Hasan Taçoy’a destek verse, Dursun Oğuz’u destekleyen UBP içindeki Türkiyeli oyları kaybetme tehlikesi var. UBP’ye yakın kaynaklar, partinin geleceği açısından Taçoy yerine, Oğuz’un kazanması gerektiğini söylüyorlar. Tatar eğer bu seçimde Taçoy’a açık destek verirse, kaybeden taraf olarak parti içinde oldukça zor bir duruma düşecek. Hani bir laf var, “iki ucu ….. değnek” diye. Tatar’ın elindeki genel sekreterlik konusu  tam da öyle…

 

PİYASAYA TAZE KAN:

Hükümet müteahhitlere ve piyasaya olan 80 milyon civarındaki borcunu bugün itibarıyla ödemeye başlıyormuş. Bu krizde bu paranın piyasaya akması, sadece işadamlarının değil, birçok esnafın da rahat nefes almasına, çarşıya canlılık gelmesine neden olacak. Hele de bu paranın kendi öz kaynaklarımızdan karşılanıyor olması, işin bir başka sevindirici yanı…

 

CEZALAR TAMAM DA:

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Tolga Atakan, yeni trafik cezalarının daha caydırcı olacağını açıkladı. Bir itirazımız yok ancak, kazaların tek sebebinin sürücüler olmadığı da bir gerçek. Cezaları artırın artırmasına da, yolları, anayollardaki aydınlatmaları yapmadıktan, polisi görünür hale getirip caydırıcı olamadıktan sonra bu cezalar hazineye daha çok para aktarmaktan öteye geçmeyecek…

 

ZİRVEDEKİLER

Kudret Özersay: “Anastasiades’in açıklamaları ortada ortak bir vizyon bulunmadığını net şekilde gösteriyor, bu nedenle hal böyleyken müzakerenin ne şekilde yapılacağını gösterecek bir ortak kağıt hazırlığı arabayı atın önüne koymak olur, hata olur. Ortak vizyon olmadıkça müzakereye girmemeliyiz. Ortak vizyon eksikliği, hatta örtüşmeyen ve giderek de uzaklaşan iki farklı vizyon sorunu ayan beyan ortadadır…”.

 

DİPTEKİLER

Sapıklar Çoğaldı: Önce bir ailenin erkekleri kendi kızlarına, sonra bir öğretmen öğrencisine cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla tutuklandılar. Olayın şokunu henüz üzerimizden atamazken, bu kez de 7 yaşındaki kız çocuğuna cinsel tacizde bulunan bir başkasının polis tarafından tutuklandığını duyuyoruz. Hırsızlık, cinayet gibi suçları kanıksadık da, bunlara da alışmak istemiyoruz. Sanırım bunda hepimizin payı var, gereken tepkiyi yüksek sesle dile getirmiyoruz.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar