SADECE ZAMAN ANLAR… - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Nisan 18, 2024
Köşe Yazarları

SADECE ZAMAN ANLAR…

Başaran DüzgünBaşaran Düzgün

Bir duvar yazısında okumuştum, şöyle diyordu;

“Pahalı hediyeleri değil, ikinci el kitapları seven kadına aşık olun…”


“Bu sözün mucidi mutlaka bizim kuşaktandır” diye düşündüm.

Yok öyle kuşağıma övgü falan düzmeyeceğim.

Mutluluk ve hüzün arasında bir yerdedir duygularım.

İkinci el kitapların kuşağıydık biz.

Bir gazeteyi, bütün üniversite kantinin okuduğu dönemlerden.

Elbette ikinci el kitapları seven  kadınlara aşık oluyorduk.

Gazeteyi şehvetle okuyanlara.

Önce kitaplar çıktı hayatlardan.

“İkinci elleri” de kalmadı haliyle.

Sonra gazeteler eksilmeye başladı.

En kötüsü ne oldu bilir misiniz?

Aşk da kitaplarla ve gazetelerle birlikte gitti.

Geriye “internet aşkları” kaldı.

Bana öylesine yabancı ve öylesine uzak.

 

O duvar yazısının devamı vardır;

Pahalı hediyeler yerine ikinci el kitapları seven bir kadına aşık olun. Ona şiirler okuyun, çay demleyin ve soğuk gecelerde çıplak ayaklarının üşümemesini sağlayacak şekilde sarılıp uyuyun. Sabahları o uyanmadan perdeleri açın, yüzüne vuran güneş ışıklarından öpün ve yüzünüzü beraber yıkayın…”

 

***

 

Bir zamanlar, bütün duyguların üzerinde yaşadığı bir ada varmış:
Bir gün, adanın batmakta olduğu, haber verilmiş.

Bunun üzerine hepsi adayı terk etmek için sandallarını hazırlamışlar.

Aşk, adada en sona kalan olmuş çünkü en son ana kadar beklemek istemiş.

Ada tam batmak üzereyken Aşk yardım istemeye karar vermiş.

Zenginlik, çok büyük bir teknenin içinde, geçmekteymiş. Aşk, “Zenginlik, beni de yanına alır mısın?” diye sormuş. Zenginlik, “Hayır, alamam. Teknemde çok fazla altın ve gümüş var, senin için yer yok.” demiş.

Aşk, çok güzel bir yelkenlinin içindeki Kibir’den yardım istemiş. Kibir “Sana yardım edemem, Aşk. Sırılsıklamsın ve yelkenlimi mahvedebilirsin.” diye cevap vermiş. Üzüntü yakınlardaymış ve Aşk ondan da yardım istemiş: “Üzüntü, seninle geleyim.” Üzüntü, “Of, Aşk, o kadar üzgünüm ki, yalnız kalmaya ihtiyacım var” demiş.

Mutluluk da Aşk’ın yanından geçmiş; ama o kadar mutluymuş ki Aşk’ın çağrısını duymamış.

Aşk, ansızın bir ses duymuş. “Gel Aşk! Seni yanıma alacağım…”

Sesin sahibi Aşk’tan daha yaşlıca birisiymiş.

Aşk kurtarıldığı için o kadar mutlu olmuş havalara uçmuş ki, onu yanına alanın kim olduğunu sormayı unutmuş.

Yeni bir kara parçasına vardıklarında, Aşk, Bilgi’ye sormuş: “Bana yardım eden kimdi?”

Bilgi “O, Zaman’dı” diye cevap vermiş.

“Zaman mı? Neden bana yardım etti ki?” diye sormuş Aşk.

Bilgi gülümsemiş:

“Çünkü sadece Zaman Aşk’ın ne kadar büyük olduğunu anlayabilir.”

 

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar