UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün, Havadis’e konuk oldu. Yaklaşan yerel seçimleri, kurultay ve cumhurbaşkanı adaylığı konusundaki soruları yanıtlayan Özgürgün, dokunulmazlığın kaldırılması konusunda da net konuştu. Hodri meydan dedi
Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün, 24 Haziran’da yapılacak yerel seçimlere ilişkin yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi, Yenierenköy Belediyesi çıkmazını yorumladı.
Cumhurbaşkanlığı seçimine yönelik hedefini de aktaran Özgürgün, dokunulmazlığının kaldırılması ve başkanlık sistemi konularında önemli açıklamalarda bulundu.
Hüseyin Özgürgün, Guterres Belgesi’ne ilişkin “herkese mavi boncuk dağıtan bir belge” yorumunda bulunarak, “Gutterres Belgesi’nde örneğin garantiler konusunda bir paragraf Rum tarafını bir paragraf Türk tarafını tatmin ediyor. Mal mülk konusunda keza aynı. Şimdi bu belge ile masaya oturulduğunda gideceğin yol yine çıkmaz bir yoldur” dedi.
“Siyasette ebedi dostluklar, ezeli düşmanlıklar yoktur”
Özgürgün, Demokrat Parti’nin Gencay Eroğlu’nu Lefkoşa Belediye Başkanlığı’na aday göstermesinin kamuoyunda kendisine yönelik bir tavır, bir çeşit operasyon olarak algılandığını ancak kendinde bu yönde bir algı oluşmamakla birlikte siyasette de her şeyin olabileceğini söyledi.
Gencay Eroğlu’nun değerli bir bürokrat olduğunu dile getiren Özgürgün, “Ben Sayın Eroğlu’nun aday gösterilmesini bana karşı bir tavır, bir operasyon olarak değerlendirmedim. Gencay Hanım haklı ve değerli bir bürokrat ancak siyasette her şey olabilir. Siyasette ebedi dostluklar, ezeli düşmanlıklar yoktur. Zaten neyin ne amaçla yapıldığı değil neticesi önemlidir” dedi.
Hüseyin Özgürgün, 24 Haziran’da yapılacak yerel seçimlere ilişkin değerlendirmesinde ise “Yerel seçimler isimlerin yarışacağı bir seçim olacak” ifadelerine yer verdi.
“Yenierenköy yardım almadan içerisinden çıkılabilecek durumda değil”
Yenierenköy Belediyesi ile ilgili hükümetin halen daha bir karar üretmediğini söyleyen Özgürgün, “Hareket olmayan, 60 milyon TL borcu olan bir belediyede ‘ben aday gösteriyorum’ dediğinizde tüm sorumluluğu almış olursunuz. Böyle bir yerde amblemli aday çıkarmamız çok ciddi bir sıkıntı yaratır” dedi.
Yenierenköy Belediyesi’nde yapının çöktüğünü ve hükümetin burada bir adım atması gerektiğini kaydeden Özgürgün, şunları söyledi: “Diyelim ki Yenierenköy’de biz bir aday çıkardık, sonrasında ne olacak; UBP Genel Başkanı gidecek, hükümete ‘Yardım edin de çıkalım bu işin içerisinden’ diyecek. Çünkü Yenierenköy Belediyesi yardım almadan içerisinden çıkılabilecek bir noktada değil”
Cumhurbaşkanlığı seçimleri
Hüseyin Özgürgün, 2020 yılında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olup olmayacağı yönündeki soruya 2018 kurultayında yeniden parti başkanlığına getirilmesi ve partinin kendisini aday göstermesi halinde cumhurbaşkanlığına aday olacağını kaydetti.
Hüseyin Özgürgün, kurultayda partinin genel başkanlığı görevinin bir başkasına verilmesi durumunda ise cumhurbaşkanlığına bağımsız adaylığını koymak gibi bir durumun söz konusu bile olmadığını net bir şekilde ifade etti.
Özgürgün, “2013’de birinci parti çıkmazsak başkanlıktan ayrılacağım diye bir hedef koymuştum. O hedef ortaya çıktı. Tekrardan bir hedef koymak gerekirdi ve ‘2018 kurultayı eğer kavgasız, gürültüsüz ve olaysız geçerse ben ya da başka bir aday ile 2020 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde partinin bir başarı yakalaması lazım’ dedim. Kurultayda yeniden partinin genel başkanlığına getirilmezsem de kesinlikle bağımsız aday olmam” dedi.
“Bana karşı büyük bir ayıp yapıldı”
Özgürgün, hakkında soruşturma başlatılıp başlatılmadığı ve dokunulmazlığının kaldırılması hususunda mecliste bir oylama yapılması durumunda tavrının ne olacağı yönündeki soruya ise şu şekilde cevap verdi: “Bildiğim kadarı ile hakkımda “Suç delillerinin aklanması” ile ilgili bir araştırma yapılması istendi. Bu kapsamda bir araştırma, normalde terörizmden kazanç sağlayanlar, kara para aklayanlar, uyuşturucu ticareti yapanlar için yapılır. Ben 20 yıldır aktif siyasetteyim, ondan önceki hayatımı herkes bilir. Cezai kovuşturma gerektiren bir şey varsa zaten yasalar açıktır. Fakat ortada hiçbir şey yokken bir şeyler bulmaya çalışmaları çok canımı sıktı. Bunları duyduğumda gerçekten çok kırıldım. Özellikle genç siyasetçilere, Sayın Kudret Özersay ve Sayın Tufan Erhürman’a kırgınım”
“Dokunulmazlık konusunda bir derdim yok”
Hüseyin Özgürgün, dokunulmazlığının kaldırılması konusunda yaptığı açıklamada ise “Temelli, hukuki ve savcılıktan gelen bir talep olur da dokunulmazlığımın kaldırılması için mecliste oylamaya gidilir ben de el kaldırırım” dedi.
Dokunulmazlığın kendisi için hiçbir zaman dert olmadığını ifade eden Özgürgün şunları söyledi: “Dokunulmazlık benim için kürsü dokunulmazlığıdır. Yani benim kürsüden ya da başka bir yerde söylediklerimin suç oluşturmamasıdır. Anayasa açıktır. Hangi yasadan ve ne olduğunu tespit ederek Savcılıktan hakkında dokunulmazlığın kaldırılması istemi gelir, meclis de onaylar. Meclis kabul etmezse savcılık soruşturamaz. Bu noktada temelli, hukuki ve savcılıktan gelen bir talep olur da dokunulmazlığımın kaldırılması için mecliste oylamaya gidilirse ben de el kaldırırım.”
“Yerel seçim sonuçları erken seçim talebini gerektirmez”
UBP Genel Başkanı Özgürgün, “Seçimlerden sonra yeni bir koalisyon konuşacak mıyız? Perde gerisinde Halkın Partisi ile alt düzeyde bu hususta bir temasınız var mı?” sorusuna ise net bir şekilde “Hayır” cevabını verdi.
Özgürgün, “Şuanda böyle bir şey konuşmuyoruz. Hükümet devam ediyor. Sayın Kudret Özersay, bir açıklamasında, ‘Hüseyin Bey olmazsa UBP ile hükümet kurarız’ demiş, sonradan çıktı ve düzeltti. Ben de ‘Bana o gün böyle bir teklif gelseydi bunu parti meclisine götürürdüm’ dedim ama öyle bir teklif de gelmedi. Eğer ülkede hükümet sıkıntısı varsa her parti ile hükümet kurarız, zamanında bunun örnekleri de yaşandı. Fakat şuanda bu konuşulmuyor. Yerel seçim sonuçları da erken seçim talebini gerektiren bir şey değildir. Dolayısıyla yerel seçimlerde açık ara UBP önde olsa bile buna istinaden bir genel seçim talebimiz olmaz” diye konuştu.
4’lü koalisyon hükümetinin durumunu değerlendirdiğinde düşüncelerinin olumsuz olduğunu kaydeden Özgürgün “İkili koalisyon bile çok zordur, sıkıntılıdır. Sistem gereği 4’lü koalisyon 2 kat sıkıntılıdır. Ne kadar samimi iyi olursanız olun bir konuda istişare yapmanız 1 ayınızı alır, süre uzar. Hükümetin durumu da bana göre kötü” dedi.
“Başkanlık sistemine sıcak bakıyorum”
Hüseyin Özgürgün, başkanlık sistemine ise sıcak baktığını ifade ederek, “Başkanlık sistemi çok net bir sistemdir. Üç tane çağdaş siyasal sistem vardır. Biri Amerika’nın başkanlık sistemi, diğeri İngiltere’nin parlamenter sistemi diğeri ise Fransa’nın yarı başkanlık sistemidir. Bana göre ülkemizde uygun olan sistem şudur: Başkan yetkilidir. Parlamento olmalıdır. Parlamento partilerin milletvekillerinden oluşur. Başkan parlamentodan bütçesini geçirmek zorundadır. Tüm sorumluluk da başkandadır. Başaramazsa gider. Bu kadar basittir. Bana göre KKTC’de en doğru sistem budur.”
“Guterres Belgesi herkese mavi boncuk dağıtan bir belgedir”
Özgürgün, Guterres Belgesi’nin “herkese mavi boncuk dağıtan bir belge” olduğunu savundu, “Gutterres Belgesi’nde örneğin garantiler konusunda bir paragraf Rum tarafını bir paragraf Türk tarafını tatmin ediyor. Mal mülk konusunda keza aynı. Şimdi bu belge ile masaya oturulduğunda gideceğin yol yine çıkmaz bir yoldur” dedi.
