Özel okul fiyatları - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 23, 2024
EğitimKöşe Yazarları

Özel okul fiyatları

Barış Uzunahmet

 

Ülkede bir özel okulun yıllık eğitim ücretini açıklaması sonrasında ülke gündemi bir anda değişti. Velilerden tepkiler gelmeye başlandı ve okul önünde eylem yapıldı. Okul ücreti 50 bin TL’den 100 bin TL civarına yükseltilmiş. Muhtemelen Türkiye’deki seçimlerden sonra Türk Lirası’nda yaşanacak değer kaybı da düşünülerek böylesi bir fiyat politikası izlenmiş olabilir.


Böylesi bir durum çağdaş batılı demokrasilerde olsa değil ülke gündemine girsin, mahallede bile gündem olmaz. Ama bizde her 5 çocuktan biri özel okula gidiyorsa gündem olur.

Daha diğer özel okullar okul ücretlerini açıklamadı. Onlar da açıkladıktan sonra bu tepki büyür mü? Büyürse şaşmam. Milli Eğitim Bakanlığı 2022-23 öğretim yılı Eğitim ve Öğretim İstatistik Yıllığı öğretim yılının sonuna gelmiş olmamıza rağmen hala yayınlanmamış olması dolayısı ile bu yılın verilerini bilmiyoruz. Ancak geçtiğimiz yılki verilere göre özel okula giden öğrenci sayısının oranı %21.5. Bu rakam hem Avrupa Birliği hem de OECD ülkeleri ortalamasının çok üzerindedir.

Peki KKTC’de aileler çocuklarını neden özel okula gönderir? Benim kendi değerlendirmeme göre ben bunu üç gruba ayırıyorum. Bu gruplar daha da çoğaltılabilir.

1-Gerçekten kaliteli eğitim ve başarı arayanlar

2-Statü ve çevresel etkiler dolayısı ile

3- Bakıcılık ve güvenli ortam

Bu birinci grupta yer alanların büyük bir çoğunluğu özel okullardan aradıkları kaliteyi ve başarıyı tam olarak alamadıklarını söylüyor. En azından verdikleri paranın karşılığını alamayanlar çoğunlukta…

İkinci grupta olanlar daha çok üst gelir grubunda olanlar ile az sayıdaki orta sınıfa mensup vatandaştan oluşur. Bunlar daha çok çocuklarının aynı çevreden, aynı gelir grubu ailelerin çocukları ile okumasını tercih ederler. Bunların içinde az da olsa “ çocuklarım Türkiyeli işçi çocukları ile okumasın” diyenler de vardır.

Üçüncü gruptaki vatandaşlar genellikle, çocukların anne-babası çalışmakta ve öğleden sonra çocuklara bakacak nene-dede yoktur. Bunlar da genellikle orta sınıfa mensup vatandaşlardır. Zorlana zorlana okul ücretini ödemektedirler.

Hal böyle iken elbette devlet okullarının kalitesinin artırılması ve tam gün eğitim konusunun masaya yatırılması gerekmektedir. Eğitimde sürenin uzatılması meselesi de “yarım günü mamur ettik da tam gün yapacağız” kolaycılığına kaçmadan, ülkenin nesnel koşulları ve müfredatları da dikkate alarak gün içinde eğitimin süresinin de yeniden düzenlenmesi gerekmektedir.

Tüm bunlar olup biterken, elbette ki eğitimi yönetenlere de büyük görevler düşmektedir. Eğitim bir kamu hizmetidir. Bunu özel sektör yapsa bile yine de bir kamu hizmetidir. Denetimi devlete aittir.

KKTC Milli Eğitim Yasası’nın 53’üncü maddesinde özel okullar ile ilgili “eğitim ve öğretim faaliyetleri bakanlığın gözetim ve denetimi altında yürütülmesi” vurgusu yapılmaktadır.

Yani devlet, “…eee bunlar özel okuldur ben bir şey yapamam” diyemez. Denetim devletin görevidir. Bakkaldaki fiyat denetiminden bahseden devlet, kendinin verdiği izinle bir kamu görevini yerine getiren özel okullara da elbette ki sıkı bir denetim yapabilir.

 

 

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar