New York yolcuları hazır.. - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 16, 2024
Köşe Yazarları

New York yolcuları hazır..

Eşref ÇetinelEşref Çetinel

Uzun bir aradan sonra Kıbrıs siyasi sorunu nihayet medyadaki yerine geri döndü.

Haberler malum:  Eylül ayının 28’inde Anastasiadis, 29’unda Sn. Akıncı, Guterres’le görüşecekler.. Araya garantör ülke temsilcileri de sıkıştırılacakmış!


Tabi Guterres’in bu ön yoklaması,  müzakerelerin yeniden başlatılmasına yönelik nabız yoklaması şeklinde olacak. Ancak taraflar olumlu davranmış olsa da  hemen değil!

ÇÜNKÜ ortada Grans Montana’yı koparan yarım kalmış bir öncesi  müzakere safhası vardır.. Büyük olasılıkla Guterres, yeni bir sayfa açmadan  görüşüldüğü halde  uzlaşma sağlanamayan bu “maddelerin” üzerinden bir kez daha geçmek isteyecektir. Zaten şimdilerde yorumlar da “kalındığı yerden devam” edileceği yönündedir..

BİLDİĞİMİZ Guterres Çerçevesi denen altı maddenin öncelikle kabulüdür!

Ki bunlar daha önce Köşemize taşıdığımızca “çözüm doneleri” değil, “çözümü kolaylaştıracak bir takım ön çalışmaları içeren tavsiyelerdir..”

Örneğin Tarafların ve garantör ülkelerin bir “tavsiye komitesi” kurması!

Çözüm için uzman ve seçkin kişilerin bir araya getirileceği grup oluşturulması.

BM’ler Güvenlik Konseyinin çözümün uygulanması konuları hakkında, garantör ülkelerin gözlemci statüsüyle katılacakları toplantılar gerçekleştirmesi hakkı..

Görev ve yetkileri yenilenecek UNFCYP ve BM’lerin müzakereleri yerinde gözlemesi..

Anladığımız kadarıyla önce taraflar bu “yol haritasını” kabul edecekler sonra müzakerelere geçecekler..

DAHA önce de bu konuyu “köşeme” taşırken, “pöö” dediydim. “Soruna müdahil taraflar yetmedi şimdi yedi düvelin daha insanını masaya koştular  ki bir çözüm modeli çıksa da  “Kıbrıs Cumhuriyeti  sisteminden” beter olsun!

SADEDE geleyim:  Bu tip  arayış ve çalışmaların hiç biri  Kıbrıs sorunu gerçeği ile örtüşmüyor. İki halkı iç içe sokup, birleşik  Kıbrıs efkârında bir federal sistemin iki başlı “yöneticisi” yapmak abese iştigaldir!

Kaldı ki artık ortada Doğu Akdeniz gaz sendromu da vardır, Kuzeyde ve Güney’de yaşanan büyük yapısal değişimler de. 44 yılı yok sayarak  yeni “çözüm” olmaz. Olacaksa “iki bölgeli, dolayısıyla iki toplumlu ve devletli, siyasi eşitliğe dayalı, Türkiye’nin garantisini içeren bir çözüm olur..                                                                                                                                         ***********

TOPRAKLARIMIZDAN AKAN SULARIMIZ

Önce sevincim ve umudumla vurgulayım: KKTC de hiçbir olay “su” içerikli hiçbir olaydan daha önemli değildir.

Bu nedenle Tarım Bakanı Erkut Şahali’nin ilk etapta yerel kaynaklarımızdan, sonrası  günlerde TC’den akan suyun da  devreye girmesiyle  Güzelyurt bölgesindeki bazı tarım alanlarımıza borularla su akıtılması olayını, 44 yıllık KKTC tarımının   önemli bir  dönüm noktası olarak değerlendiriyorum. Çünkü:

Yıllardır “ekonomiyi” kumarhanelerle, Güney-Kuzey arasında açılacak sınır kapılarındaki gidiş gelişlerle oluşacak   alış verişlerde görenlere…

Turizmi casinolu lüks otel salonlarının oyuncularıyla şarkıcı Türkücülerinden öteye taşıyamayanlara…

Sanayiyi geliştirmek yerine sanayi bölgelerinin alt yapılarını pisliğe boğup derme çatma  barakalarına mahkûm edenlere…

Dış ülkelere açılan Hava yollarımızı batırıp, 44 yıldır limanlarımıza bir çivi çakmayanlara…

Reformlara burun kıvırırken, mali ve ekonomik tüm protokollere “bize uymaz” diyerek sırt dönenlere…

NAZİRE eğer bugün bu memleket topraklarında sularımız akıyorsa, köylümüz tarımcımız, hayvancımız suya kavuşuyorsa bayram yapın bayram! Nitekim keşke diyorum, on altı üniversite değil, üç beşini yapsaydık da “tarım alanlarımızı” kurtarsaydık kurak çorak kaderlerinden!

Ancak hâlâ o büyük açığımız devam ediyor:

KOOPERATİFÇİLİK!

Gene yeri geldi yazmak gerek. Devreye girdi girecek dendiği halde hâlâ bir et kombinamız yok! Hâlâ bir “hal”imiz de yok!

Ve hâlâ “tarım kesiminde kooperatifleşemedik!” Bu nedenle “aracılar” var, “tefeciler” var, “toptancılar” var ve yine bu nedenle Kıbrıs Türk halkının yediği kazık var!

Kısaca “kooperatifleşmeyi” sevmedik! Yüzlerce “birlik” “dernek” kurduk, sendikalaştık ama “kooperatifleşemedik!” Ki ne üretici kazanıyor ne tüketici.. Kazananlar emek vermeden üreticinin elinden malı kapanlar! (Bu konuda Tarım Bakanlığının teşvikleri de işe yaramadı.)

Oysa daha TC’de KOOP’culuğu bilmezlerken bizde ekonomi ile  tarım sektörlerimiz   kooperatifçiliğin  ayakları üzerinde duruyordu. Yıktık ki hâlâ (yeterince)kuramıyoruz! Topraklarımızdan sularımızın akmaya başladığı şu dönemlerde Kooperatifçiliğe de geçtik mi, yolumuz açıktır..                                                                                                                                                                                                                                                             **********

KISACA TAKILDIĞIM: (MAĞUSA BELEDİYESİ DE BİTTİ!)

Kırk dört yıldır seçim kazanmak uğruna icat ettiğimiz “popülizmin” sonucu olan “yanlışlarımızla çarpıklıklarımızın” son kurbanı “iflas” bayrağını çeken Mağusa Belediyesi oldu!

Ki İsmail Arter 2014’de belediye başkanı seçilip  görevi yüklenirken, bana, “Oktay Kayalp’tan nasıl “borç” devraldığından yakındıydı..

2018’de seçime giderken bir zamanlar şikâyetçisi olduğu o borç şimdi kendi eseri olarak girdi vizyona!

Artık bundan sonrası Mağusa için “bitik” günlerdir. Belki ekilen o güzelim çiçekler de kurutulacak. Ki “giderlerinden” kısıntı yapılsın.

Zaten durduydu, alt yapı yatırımları da duracak!                                                                                                                                    Ve olanlar aş iş peşinde koşarlarken belediyeye yüzlercesiyle “geçici” olarak tıkıştırılan  o gencecik insanlara olacak! Kaldı ki oldu bile, küme küme işten durdurmalar başladı!

 

YİNE yürümez ama! Mağusa belediyesi İçişleri Bakanlığı tarafından kovuşturmaya alınmalı, gerekirse İsmail Arter’in  yerine Kayyum atanmalıdır. Ve artık “belediyeler sendromuna” dönüşen bu kurumlar, bu kez  gerçekten “mercek altına alınmalı,” ilgili yasalarında değişikliklere gidilmelidir..

 

 

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar