KKTC’de  ve TC’ de  5 aylık bütçe uygulama sonuçları - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Mart 28, 2024
Köşe Yazarları

KKTC’de  ve TC’ de  5 aylık bütçe uygulama sonuçları

Onur Borman

2019 yılı 5 aylık Bütçe uygulama sonuçları gerek KKTC’de gerekse Türkiye’de yayınlandı.

KKTC’de 5 aylık uygulama sonuçlarına bakarsak 5 ayda Toplam Giderler 2,550 milyon TL, ve Toplam Gelirler 2,443 milyon TL olmak üzere, – 487.7milyon TL  Bütçe açığı oluşmuştur. Bu açık hem TC yardımlarının gerçekleşmemesi hem de Yerel (mahalli) gelirlerin  bu sürede bütçede öngörülen tahminlerin, tahsil edilememesinden kaynaklanmaktadır. ‘Genel Gelir-Gider’ arasında 106 milyonTL eksi farkla beraber, 381 milyon TL harcama için verilen avanslarla  -487 milyon TL Bütçe açığı mevcuttur.


Beş aylık sürede, ‘Yerel Giderlerle Yerel gelirler’ arasında ise, verilen  avanslarla birlikte -356 milyon TL açık söz konusudur. Bu beş aylık bütçe ödenekleri toplamının %15’ine tekabül ediyor.

Bütçe harcamalarına baktığımızda ise toplam bütçenin 5 ayda % 32’si oranında bir harcama yapılmış görünüyor. Harcama amaçlı  487 milyon TL avansı  ilave ettiğimizde bu oran %39’a ulaşır. Öngörülen ödeneklere göre 5 ayda  %41 harcanabilecek oran söz konusu olduğuna göre, meydana gelen açık, öngörülen ödenekler üzerinden  harcama fazlalığından değil Gelirlerde yeterli bir tahsilat olmadığı cihetle, oluştuğu görülüyor. En azından döneme düşen pay olarak gelirlerde % 40 üzerinde bir tahsilat yapılması gerekirken toplam tahsilatta % 33 bir gerçekleşme olmuştur. Buna TC Yardım ve Kredilerinin gelmemesi de dahildir.

Bütçe gelir yapısında son 2000 yılından sonra birdenbire gelişen dolaylı vergilerin toplam Gelirler içindeki ağırlıkları,  2019 yılında da devam etmiştir. Kazanç vergileri ile kayıt dışı gelirlerin tahsilat kapsamına alınamadığı, toplanan Gelir vergisi ve özellikle Kurumlar vergisi tahsilatının düşüklüğünden bellidir.

Kurumlar vergisi tahsilatı toplamı, bu 5 aylık dönemde toplanan toplam Yerel Gelirler miktarı içindeki oranı % 4.6 civarındadır.! Gelir vergisi ise büyük çoğunluk maaşlı ve ücretliler dahil(kamu-özel) %10.8 dir ki her iki oran da her yıl gittikçe daha da düşmektedir. Toplam kazanç vergileri sonuçta bütçe gelir tahsilatının % 25 küsurunu oluşturuyor. Son 20 yılda (ki önceki dönemlerde toplam gelirler içinde %40-45 olan) dolaylı vergiler,  % 70 civarına çıkmış ve bu yıl da % 75’e yükselmiştir. Dolaylı Vergilerin yüksek olması, enflasyon oranının Türkiye’deki orana  göre çok daha yüksek fark yaratmasının da bir nedenidir. Çünkü dolaylı vergiler pahalılık yaratır. Ve emtealar üzerindeki fiyat artışlarını beraberinde getirir. Mal ve hizmetlere KDV ve diğer dolaylı vergiler yüklendikçe fiyatları hızlandırır. Enflasyonu körükler. Zaten döviz kurlarının oynaklığı dolayısıyla, yerli yersiz satıcıların arttırdığı fiyatlar, dövizler düştüğü halde hiç düşmediğine göre, hep artışta seyreden fiyatlar ülkede genelde fakirleşmeyi de körüklemektedir.. Bu da sosyal rahatsızlıkları ve artan suçları da beraberinde getirmektedir. Esasen ‘kayıt dışı para’nın-kara paraların bu ülkede kapasitesini genişlettikçe suç oranlarının da nasıl arttığını hepimiz görüyoruz. Vergi adaleti olmayan ülkelerde huzur olması çok zordur.. Bu konularda Yöneticilerin gerekli yasal ve idari önlemleri almaları en acil konudur bence. En öncelikli sorun.

Yatırımlar ise özellikle son 5-10 yılda münferit veya küçük yatırımlar dışında, nerede ise durmuştur. TC Yardımlarının da artan nüfus ve hizmet ihtiyaçlarının dışında alt yapı yatırımları ve üretim sektörlerine destek kapsamında arttırılarak transferi de, ülkemizin kalkınma sürecine yapacağı katkı dolayısıyla ve turizm hareketinin gelişmesi ve halka daha medeni şartlarda yaşam, sağlık, ulaşım başta olmak üzere hizmet sağlanabilmesi için en zaruri ve acil konularımızdandır.

Öte yandan çok önemli diğer bir konu da uçak biletlerinin aşırı miktarda artmasına bir çare bulunması, Türkiye Ulaştırma Bakanlığınca, uçak şirketlerine Türkiye’de dahili uçuşlarda olduğu gibi KKTC uçuşlarını da aynı kapsama alarak uçak bilet fiyatlarına, eşit mesafeler (destinasyonlar) için aynı azami fiyat limiti uygulamasının konması şarttır. KKTC Ulaştırma ve Turizm Bakanlıklarının öncelikli sorun olarak çözmeleri gereken bir konudur. Yarım saatlik, bir saatlik uçuşlara 600 ilâ 800 -1000 TL tek yön bilet satışı Avrupa bilet fiyatlarını da aşıyor. Alım gücünü aşan mantıksız fiyatlar uygulanıyor. Bu halkımızı Güney hava limanlarına yönlendiriyor. Politikamızın bu olmadığına inanmaktayım. Ancak koordinasyon eksikliği, dağınıklık ve konulara ağırlıklı olarak eğilememe veya zafiyet gibi Yönetimlerimizin eksiklikleri var herhalde.

TC Bütçesi 5 aylık Uygulama sonuçları da geçenlerde açıklandı.

Bütçe rakamlarını, KKTC ile mukayese dahi edemeyeceğimiz 80 milyonluk orta doğunun en güçlü ülkesi olan Türkiye’nin,  öngörülen rakamlarından ziyade, kendi içindeki oranlar ve geçen yıla göre gerçekleşmeleri üzerinden değerlendirmeye çalışacağım..

Türkiye’de geçen hafta resmi olarak açıklanan bütçe uygulama sonuçlarına göre, 960 milyarTL  olan toplam bir yıllık bütçeden, 5 ayda 414 milyar TL harcama yapıldığı ve 5 aylık dönemde bütçenin %43’ünün harcandığı, görülmektedir. Toplam 880 milyar TL yıllık bütçe Gelirler tahminine göre ise  347 milyar TL toplandığı, yani 5 ayda % 39.5 unun realize edildiğini görüyoruz. Bu çerçevede 5 ayda – 66 milyar TL bütçe açığının gerçekleştiği görülüyor.

2019 bir yıl için öngörülen toplam Giderler 960 milyar TL ve Toplam Gelirler 880 milyar TL olup bir yıllık bütçe açığı hedefinin toplam 80.6 milyar TL olması öngörülmüştü. Bu durumda 5 aylık sürede, bir yıllık toplam açığın % 82.5 u kadar yüksek bir açık oluştuğu görülüyor. Geçen yıl 2018’de aynı dönemde gerçekleşen bütçe açığı eksi -20 milyar TL idi. 2019 aynı dönemde eksi -66 milyar TL ile 3 misli bütçe açığı gerçekleşmesi oldu.

Faiz dışı Bütçe dengesi; Bu yıl ‘faiz dışı’ bütçe dengesinin ise bir yılda eksi – 36.7 milyar TL olması hedeflenmişti. Halbuki 2018’de faiz dışı denge 1.3 milyar TL fazla öngörülmüş, 5 ayda 10.9 milyar TL fazla vermişti. Bu yıl 5 ayda Faiz dışı bütçe dengesi ise eksi – 20 milyar TL oldu. İlk defa yıllardan beri faiz dışı Bütçe dengesi eksi verdi. Uzun yıllardan beri her yıl faiz dışı bütçe fazlası verilmekte, faiz dahil Bütçe açıkları da GSMH’nın % 1-2.5 arasında seyretmekte idi, ki AB kriterlerinin de epeyce altında olumlu bir göstergede idi.

Bütçe giderlerinin geçen yıla göre artışı % 28.4 oranında oldu. Ortalama enflasyonun % 19 olduğunu düşündüğümüzde enflasyon üzerinde 9 puan artışlı harcama gerçekleşti. Bütçe gelirleri de aynı paralelde artmamış, giderler , 5ayda bütçenin % 43’ü iken gelirler % 39.5 oranında gerçekleşti. Ayrıca enflasyon %19’a göre, Gelirlerin gerçekleşmesi geçen yıla göre enflasyon altında % 15 oranında arttı. Geçen yıllara göre açık, ilk defa bu seviyede büyüdü. Bu yıl ülke genelinde yapılan belediye başkan ve üyeleri, ve muhtarlıklar ile mahalli üyelik seçimlerinin, bütçe harcamalarının artmasında ve gelirlerin düşmesinde etkili olduğu anlaşılmaktadır.

Personel giderlerinde Mayıs ayında %24, Ocak-Mayıs döneminde ise geçen yıla göre %29.4 artış,  sosyal güvenlik kurumlarına transferde Mayıs ayında %28 civarında, Ocak-Mayıs döneminde ise % 35 oranında artış oldu. Cari transferler de bu yıl 5 aylık sürede geçen yılın aynı dönemine göre % 36 artmış, yalnız Mayıs ayını aldığımızda ise geçen yıl Mayıs ayına göre % 70.6 oranında artış gerçekleşti. Bunlar daha ziyade Sağlık, emeklilik ve sosyal yardım giderlerindeki artışlardır.

Dolaylı vergilere bakıldığında ÖTV’de ve KDV rakamlarında düşüş oldu. Bu hem ithalatın azalmasından hem de döviz kur artışlarında pahalılığı önlemek için düşürülen KDV ve ÖTV’den kaynaklanmıştır. Bu dönemde ÖTV’de geçen yıla göre % 7’e yakın düşüş oldu. İthalde alınan KDV % 10.7 arttı ki yine % 19 enflasyonun altında bir oran, ancak burada ithalatın da düştüğünü göz ardı etmemeliyiz. Vergi gelirlerinde 5 aylık dönemde % 4.3 artış olmuş, gelir vergisinde % 10.7 artış, Kurumlar vergisinde ise %5.9 artış olmuştur. Enflasyonun çok altında bir kazanç vergisi tahsili yapılmış, reel anlamda oldukça  düşmüştür. Dahilde alınan KDV rakamlarında ise % 20.5, ÖTV’de % 6.8 gerileme olmuştur. Bunda hem alış verişlerin azalması hem de vergilerin pahalılığı önlemek için bir miktar düşürülmesinin etkisi vardır. Bütçe toplam Gelirlerinde bu dönem geçen yılın aynı 5 aylık dönemine göre %14, Vergi gelirlerinde ise % 3.9 oranında düşük bir gerçekleşme oldu. Enflasyona göre Reel olarak vergiler düştü. Bütçe açığının yükselmesindeki neden gelir artışı ile gider artışlarının önemli fark yaratmasındandır. Faiz giderlerindeki % 47 artış ise, borçlanmanın arttığını gösteriyor.

Normal yıllara göre, Olağanüstü bir dönem olan Seçimler süreci bu hafta bitiyor. Yetkililerce verilen çeşitli mesajlar, seçim sonrası yapısal reformların hızlandırılacağı ve ekonomik kalkınmada özellikle reel sektörler ile turizmde gelişme önlemlerinin arttırılacağı, büyümeye ve fiyat istikrarına odaklanılacağı öngörülüyor. 2019 yılının bu döneminden itibaren öngörülen beklentilerin gerçekleşmesi dileklerimizle..

 

 

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar