Kıbrıslı akademisyenler sevilmiyor! - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 23, 2024
Köşe Yazarları

Kıbrıslı akademisyenler sevilmiyor!

Kemal Akkan BatmanKemal Akkan Batman

Lütfen bu makaleyi hiçbir kurum üstüne almasın; sadece çok önemli bir konuya değinmek ve özeleştiri yapmayı sağlamaktır amaç. Buralarda el üstünde tutulması gereken ‘Kıbrıslı’ akademisyenler SEVİLMİYOR; çok acı bir durum. Neden sevilmiyor Kıbrıslı akademsiyenler?

Halbuki KKTC üniversitlerinin kalitesi ancak onlar sayesinde yükselebilir; şu anki kalite düşüklüğünün en önemli nedenlerinden bir tanesi de budur. TC’de on yılı aşkın bir zaman diliminde Hacettpe Üniversitesi’nde eğitim aldım. Beytepe’deki Eğitim Bilimleri’nin Ana Bilim Dalları’nda hiçbir bölümde ‘Dekan’, ‘Ana Bilim Dalı Başkanı’, ‘Bölüm Başkanı’ asla ve asla yabancı bir akademisyen olmadı, halen de yok. Rektör de öyle.


İşin doğrusu da oydu. Üniversitelerin asli görevi kendi araştırma alanlarında, ülkenin kalkınması için araştırma yapmak ve ülkenin refahı için adım atmaktır. Diğer görevler bu görev kadar hayati değildir. Bir akademisyen ya da diğer bir deyişle kendi ülkesi için çalışmak, maddi gelirden önde gelir. TC’de akademsiyenler açlık sınırının altında yaşama mahkum edilmiştir yıllardır; ancak onlar ülke için çalışmaya devam ettiler. O nedenle ülkenin değer ve normlarını yükseltmek, kalkınmış ülkeler ligine ülkelerini taşımak gayesiyle bıkmadan usanmadan çalıştılar. Başarılı olamamalarının nedeni tartışılır fakat kritik yönetim statülerine hep onlar getirilmiştir. Burada aynı uygulama olmadı nedense. Halbuki orda ne varsa burda da olacaktı!

KKTC’de üniversiteler devlet ve özel olarak ikiye ayrılır. Hangisi olursa olsun yönetim kademelerinde KKTC’li genç akademisyenleri bulmak çok zor. Genelde onlar üst yönetim statülerine atanmıyorlar. Bu bağlamda yabancı hayranlığı yapılmakta; KKTC’li akademisyenler ise içlerine kapanıyorlar. Şikayet de edemiyorlar; biliyorlar çünkü etseler ertesi gün kapı dışarı edilecekler.

KKTC akademik dünyası kendi ayağına kurşun sıkıyor farkında değil. Onların yetişmesindeki aksaklıklar bir tarafa. Bazılarının hemen zihnine ‘Peki ama özellikle KKTC üniveristelerinde master ve doktora yapanların bazılarının nitelik problemi yok mu?’’ sorusu geleceği kesin. Nitelik problemi KKTC’li akademsiyenlerin suçu değil ki. Üst kademelerde onlar olmadıkları için nitelik probleminde de suçlu değiller.

Nitelik problemini 1980’li yıllardan itibaren ülkeyi yönettenler yaratmıştır. Gelmiş geçmiş Eğitim Bakanlıkları, Hükümetler, YÖDAK suçlulardır. Üniversitelerin kurulmasına onay verip sonrasında ‘denetlememek’ niteliği/kaliteyi düşürmüştür. KKTC’li akademsiyenlerin kalitenin düşmesinde hiçbir suçu yoktur. Master ve doktoraya girişler ve mezun olma kriterleri çağdaş ülkelerle aynı seviyeye getirilmedi bir türlü. Bazı akademisyenlerin nitelik problemi bu nedenle oluşmuştur. Bunu düzeltmek yukarıdaki ilgili kuruluşlara düşerdi. Bugüne kadar alınan anlamlı bir tek önlem yok.

Bazı devlet üniversitelerinde de özel üniversitlerde de pek çok bölümde master ve doktora derslerine giren hocalar ‘ilgili alandan’ değil. Üniversitler bölüm açma iznini alıyorlar. İzin için gerekli akademisyenleri kadrolarında gösteriyorlar ancak bu noktada  öğrencilerin itirazları var. ‘Pek çok bölümden mezun oluyoruz ama alandan bir veya iki hocadan ders alıyoruz’ diyor genç akademisyenler.

TC’deki ciddi üniversiteler bile bazı bölümlerde akademisyen bulamadığı için ilgili bölümü açamazken, KKTC üniversitelerinin o bölümleri açma izni almaları TC’deki pek çok akademisyenin dilinde; hayret ediyorlar, bizden söylemesi.

KKTC’li akademisyenler kadrolarda olmayınca ve yükselmelerinin önüne inanılmaz engeller konulunca çare ‘uçan’ ve ‘yüzen’ hocalar kalıyor. Bir aylık dersi sadece bir gün hafta sonunda yapıyorlar. Öğrencileri bile tanımadan ders bitiyor. Sonrasında yetişen genç KKTC’li akademisyenlerin nitelik problemi tartışılıyor. Bu durumda suçlu kim?

Yurt dışından emekli olmuş hocalar için buralar cennet; KKTC’li akademisyenler için cehennem! Kendi ülkesinden emekli maaşı, buradan da artı yüklü bir maaş. Acaba uçan hocalar KKTC devletine vergi veriyor mu? Bunu çok iyi araştırmak lazım.

Ancak KKTC’li emekli bir akademisyen devletten emekli olunca, özellikle devlet üniversitelerinde hocalık yapamıyor. Devlet ona diyor ki ‘ya devletten aldığın emekli maaşını alacaksın ya da yeni üniversitedekini’ tercih et. Peki yabancı hocaya aynı uygulama niye yok?

Sözün özü: KKTC üniversitelerinde, araştırmaları yapan, yükü üstlenen genç akademisyenler üst kademe yönetici statülerine atandıkları zaman ‘nitelik’ yükselecektir. Onlara güvenmek lazım. Bunun için de her türlü yasal ve duygusal art niyet yok edilmeli. Mezar taşı buralarda olacak olan yerli akademisyenlerin ülke kaygısı çok yüksektir, emin olunuz.

 

Tepki göster
Bayıldım
1
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar