Türkiye, şimdiye kadar alışkın olmadığımız bir “düzene” geçiş yaptı.
Bu alışkın olmadığımız “düzen” Recep Tayip Erdoğan’ın kurduğu ve inşa edip, temellerini sağlamlaştırdığı bir “düzendir.”
Hani en başından diyordu ya; “Bizimkisi Türk usulü bir başkanlık sistemi olacak.”
Tam da öyle yaptı.
Dünkü yerel seçim sonuçlarıyla da bunu pekiştirdi.
AK Parti-MHP İttifakı’nın bazı büyük şehirlerde kaybetmesine bakarak “düzenin” değişebileceği hayaline kapılmasın hiç kimse.
Artık Türkiye’de başkanlık sistemi vardır.
Bazı büyük şehir belediyelerini kaybetseler bile AK Parti ile MHP’nin oyları olası bir seçimde Erdoğan’ı yeniden başkan seçmeye yeterlidir ve eğer ciddi bir hata yapmaz, ekonomide çuvallamazsa Erdoğan daha uzun yıllar Türkiye’yi yönetecek lider pozisyonundadır.
***
Türkiye hızlı bir şekilde muhafazakar ve o ölçüde tutucu bir yapıya doğru gitmektedir.
CHP-İyi Parti İttifakı da bu muhafazakarlaşmayı adeta hızlandırmıştır.
CHP geleneksel olarak yani fıtratında olduğu üzere Sosyal Demokrat adayları değil bilakis muhafazakar veya ülkücü kökenli adaylarla kazanmıştır.
Yani CHP seçim kazanma uğruna sağa kaymaktadır.
Halbuki AK Parti ve MHP kendi geleneksel kadrolarından oluşan adaylarla seçime girdi ve büyük oranda da bu adaylarını kazandırdı.
CHP-İyi Parti İttifakı’nın örneğin Ankara’da gösterdiği başarı MHP’li geçmişi ve muhafazakar yapısı olan adayı desteklemesinden dolayıdır.
Halbuki laik Türkiye’nin başkenti Ankara uzun yıllar sol veya sosyal demokrat belediye başkanları tarafından yönetildi.
CHP Ankara’da sol veya sosyal demokrat bir adayı vitrinine dahi koyamadı.
Aynısı İstanbul için de geçerlidir.
Yakın bir geçmişe kadar “CHP’nin İstanbul Belediye Başkan adayı seçmene kuran okuyacak” denilseydi kimse inanmazdı.
AK Parti’nin kampanyasına benzer bir modelle CHP İstanbul’da AK Parti ile yarıştı.
Bu da muhafazakarlaşmanın en bariz örneğiydi.
***
AK Parti’nin KKTC ile ilgilenen “kadroları” bir süredir aynı muhafazakar yapıyı KKTC’ye de taşımak için çalışıp duruyorlar.
Dünkü yerel seçim sonuçları kaldıkları yerden aynen devam edeceklerine işaret ediyor.
CHP’yi muhafazakar alana çekenler, benzerini Kıbrıs Türklerine de yapacaklarını zannediyorlar.
Fakat fena halde yanılıyorlar.
Şimdiki CHP yönetimi sapsa da Kıbrıs Türkü CHP’yi kuranların ideolojisi ve yaşam biçiminden asla sapmayacaktır.
Bu da böyle biline…
