‘’Kayserilinin bilet hayaline’’ benzemesin - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 23, 2024
Köşe Yazarları

‘’Kayserilinin bilet hayaline’’ benzemesin

Cenk UzunoğluCenk Uzunoğlu

Yıllar önce İstanbul’a seyahat etmek için otobüs terminaline giden Kayserili yolcunun bilet talebi ile ilgili hikâye iş hayatında yeri geldikçe dinlediğim ve anlattığım bir anekdottur.

 


Kuyrukta sıra bizim Kayserili’ ye geldiğinde gişedeki memura İstanbul’a gitmek için bilet talebini:

 

 ‘’Hem şoför arkası hem cam yanı hem de 25 kuruş olsun’’ diye iletmiş.

 

Görevli de haklı olarak;

 

 ‘’İstanbul’a mı gitmek istiyorsun yoksa nereye gittiği önemli olmayan kendince keyifli, güvenli ve ekonomik bir otobüs yolculuğu ile vakit mi geçirmek istiyorsun?’’ diye sormuş.

 

AB çatısı altında iki devlet görüşünü savunanların havasını ve yazdıklarını okuyunca aklıma bu anekdot geldi.

 

İki devletli çözüm hükümet programına girmiş olsa da söylemlerin içerisinde olmaması gereken geniş boşluklar ve eksiklikler var.

 

AB çatısı altında iki devlet çözüm modeli önerisinin hayal olabileceğini düşündürten unsur da haklı olarak bundan dolayıdır.

 

Şu ana kadar düşünülüp söylenmeyenlerin en azından makul bir kısmı ile ilgili bilgi vererek açıklık getirilmezse iki devletli çözümün hayal olduğu görüşünü öne süren siyasilerin ötesinde toplumda karşılığı olması da normaldir.

 

Bu anlamsız gizlilik halihazırda zor olan bu hedefe fayda değil zarar vermektedir.

 

Görünen tek dayanak, ki hayati önemi vardır, Rum liderin karşılığında ne talep edeceği bilinmese de ‘’galiba iki devletli çözüme fikren evet’’ diyebilir noktasıdır. Sırf bundan dolayı bu çözüm önerisi üzerinde ciddiyetle durulmasında elbette gereklilik vardır.

 

Yine de gündemi meşgul ettiği süreyi de dikkate aldığımızda gelinen noktada verilmeyen cevaplardan çok daha fazla sorulmamış sorular var bu yeni çözüm modeli ile ilgili.

 

Bunu eleştiri konusu yaptığımızda, tescilli hayal olduğunu yazdığımız federasyonu ve Akıncı’yı mı savunuyorsun noktasına konuyu getirmek son derece yanlıştır.

 

Bir görüşü eleştirirken diğerini savunur duruma sokulmak bunu öne sürenlerin çaresizliğinin su yüzüne çıkmasıdır. Her iki görüşü savunanlar için de bu geçerlidir.

Söylemekle oluyor olsa sorun hiç yok, o konuda parti ve siyasetçi gözetmeksizin üstümüze yok.

Haykırdığımız, savunduğumuz, istediğimiz konu eskilerin doğru ya da yanlış tabiriyle İngiliz’in hak, hukuku ile çözülecek olsa eninde sonunda hak yerini bulur diyerek sabır ile beklemek de mümkün.

Ama hepimiz de biliyoruz ki ülkelerin çıkarları ve o ülke çıkarlarının bir de öncelik sıralaması var.

Hayal gibi gözükeni gerçeğe dönüştürmek için ezber bozup sıralamada ön plana çıkmayı başarmak lazım.

Şu ana kadar AB çatısı altında iki devlet görüşünü savunanlarda bunu görmüyoruz. Seçimlere kadar göreceğimizi düşünmüyorum.

Hikayedeki Kayserili yolcunun bilet talebindeki beklentiyle konuya yaklaşıp bir de üstüne üstlük bu iki devletli çözüm modelini ‘’hele bir Anastasiades ile görüşmeye başlayalım da sonra bakarız’’ şeklindeki gizemli olduğu kadar bir o kadar da kibirli yaklaşım ile ‘’otobüs terminalinde’’ kala kalacağımız kesindir.

 

Hazmedip kabullenmekte zorlandığımız nokta Rum liderin olası oyalama taktiğine bizim de kendi içimizdeki çekişmeden dolayı Cumhurbaşkanlığı seçimlerine kadar ayak uydurmamızın beklenmesidir.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar