“Karma”Karışık Bir Seçimin Ardından - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 26, 2024
Köşe Yazarları

“Karma”Karışık Bir Seçimin Ardından

moreket
Ahmet Özyiğit
Ahmet Özyiğit

Bugün sayfamı, bu ülke için endişe eden, düşünen, üreten genç akademisyenlerimizden Yrd. Doç. Dr. Ahmet Özyiğit’e bırakıyorum. Seçim sonuçları hakkında bilimsel düzeyde, rakamsal bir analiz yapmış Özyiğit. Özellikle karmanın ve geçersiz oyların yarattığı sonuçlara vurgu yapıyor… Sonuçlar bana çok ilginç geldi, onun için paylaşmak istedim.

 “Şüphesiz şu an hemen her ortamda konuşulan konuların en başında geçtiğimiz günlerde geride bıraktığımız seçim maratonu gelir.


Seçim maratonu geride kaldı kalmasına ama seçimin yankıları öyle kolay geçecek gibi değil. Birçok konu var tartışılan:

1- Hükümet çıkmazı ve kim kiminle koalisyona gir(mey)ecek kavgası

2- Boykotçular ve sandığa gitmeyenler

3- Karma seçim sistemi ve yanan binlerce oy

Karma seçim sisteminin güzel bir yanı da var. Madem ki Meclis’teki şahsiyetler tüm ada insanını temsil ediyor, tüm ada insanı da istediği yerden istediği politikacıyı seçebilmeli. Bu, pozitif yönde bir adım. Fakat bu sefer de, normal şartlarda Lefkoşa’da yaşayan bir vatandaş 100 küsur kişi arasında karma oy kullanabilirken, yeni sistemde 400’ü aşkın kişi arasından seçim yapıyor. Hal böyle olunca insanların aklının karışması doğal. Zaten sonuç da ortada. Oyların %11.7’si geçersiz. Gelin bir adım öteye gidelim ve rakamlarla biraz oynayıp neyin ne olduğuna daha yakından bakalım:

Oyların %11.7’si geçersiz. Yüksek Seçim Kurulu rakamı bu. Yine diğer bir YSK rakamına göre, toplam geçerli oy sayısı 5,388,730. Tabii aklınız karışmasın. Nüfusumuz o kadar değil (şimdilik…). Bu rakam, mühürlerin aday sayıları ile çarpımı, artı karma oyların toplamını gösteriyor. Şayet bu oy oranına ek olarak bir de geçersiz olan %11.7 oy oranı mevcutsa, o zaman toplam oy oranı 6,102,752 olarak hesaplanabilir. Geçersiz oyların sayısı ise 714,022’dir. Bu rakam bir kenarda dursun.

Şimdi partilerin ne kadar oy aldıklarına ve bunların ne kadarının karma oylardan geldiğine bir bakalım:

 

  Toplam Geçerli Oy

(Mühür + Karma)

Toplam Karma Karma Oyların Parti Oyundaki Ağırlığı (%) Karma Oyların Partilere Dağılımı
UBP 1917228 82728 4.31% 20.38%
CTP 1130046 95546 8.46% 23.54%
HP 921510 78860 8.56% 19.43%
TDP 464090 73840 15.91% 18.20%
DP 422180 31630 7.49% 7.79%
YDP 375578 17928 4.77% 4.42%
TKP 144028 20278 14.08% 4.99%
TOPLAM 5388730 405810   100%

 

Sağ ve muhafazakar oyların çok önemli bir yüzdeliğinin mühürden, UBP ve YDP oylarının sadece %5’in altında bir bölümünün karma oylardan geldiğini görüyoruz. DP’ye bakıldığı zaman karma oy oranının UBP ve YDP’ye oranla daha fazla olduğu görülüyor. HP ve CTP, karma yüzdesinde benzer rakamlara sahip. İki partinin de %8-9 aralığında bir karma potansiyeli mevcut. En enteresanı ise TDP ve TKP. Her iki partinin de karma oy oranı diğer partilere oranla oldukça yüksek. TKP’nin genel oy oranı düşük kaldığı için buna çok bir anlam yüklenmeyebilir. Fakat TDP’nin oy oranının neredeyse %16’sı karma oylardan gelmiş.

Bu durumda, geçersiz oyların, geçerli oylara göre, parti eğilimlerinde bir fark yaratmadığı varsayımında bulunursak (yani geçersiz oylar özellikle bir veya birkaç partiye ait değil de geriye kalan geçerli karma oylar gibi bir dağılımı mevcutsa), ciddi miktarda karma oyun yanması en çok TDP’yi etkilemiştir.

Şimdi biraz daha rakamlarla oynayalım ve geçersiz karma oylar da geçerli olsaydı, hangi parti ne kadar oy almış olurdu onu öngörmeye çalışalım. Burada, yukarıda yazdığım varsayım üzerine bir hesaplama yapacağız.

Karma oyların miktarı genele oranla %11. Yani halkın %11’i karma oy kullandı. Bu da, toplam verilen oy miktarına baktığımız zaman, 671303 oyun karma olarak kullanıldığını gösterir. Geçerli karma oy miktarına baktığımız zaman, toplamda 405810 karma oy mevcut. Yani, 265493 adet karma oyun geçersiz olduğunu hesaplayabiliriz. Tüm bunlar YSK’nın verdiği rakamlar doğrultusunda yapılan  hesaplar. Eğer gerçek farklı ise onu bilemem.

Bu 265493 adet oyu, partilerin karma yüzdeliklerini göz önünde bulundurarak dağıtacak olursak, sonuç şu şekilde değişir:

 

  Toplam Geçerli Oy

(Mühür + Karma)

Oy Oranı Mevcut Oy Oranından Farkı
UBP 1971335 34.89% -0.68%
CTP 1192543 21.11% +0.14%
HP 973095 17.22% +0.12%
TDP 512409 9.07% +0.46%
DP 442862 7.84% +0.01%
YDP 387312 6.86% -0.10%
TKP 157276 2.78% +0.11%

Bu durumda, tüm karmaların geçerli olmuş olması durumunda da çok ciddi bir aritmetik değişiklik ön görülmüyor. TKP, TDP, CTP ve HP’nin oyları çok az da olsa yükselişte. UBP ve YDP’nin oyları az miktarda düşüşte. Bu kadar az bir oynama ile milletvekili sayısında bir değişiklik olması çok da mümkün değil. Bu yüzden, geçersiz sayılan karma oylar, eğer ki geçerli sayılan karma oylarla aynı eğilimde ise, bu oyların geçerli olması durumunda da Meclis aritmetiğinde ciddi bir fark olmayacaktı.

Yine de eğer kişilerin çekinceleri varsa, karma oyların en yoğun kullanıldığı partiler ve bu oylardan en negatif etkilenebilecek partiler ortada”. ..

 

YERİ KULAĞI VAR

SAFLAR NETLEŞTİ Mİ:

serdar-denktaşTDP’nin de UBP’yle kurmama kararının çıkmasından sonra, CTP-HP-TDP netleşti. YDP, “erken seçim şartı” falan dese de, koalisyon fırsatını kaçırmayacağını düşünürüm. Bir tek geriye DP kalıyor. Parti Meclisi Serdar Denktaş’a tam yetki verdi ama ne için orası belli değil. Tam bir pazarlık ortamı. DP’nin her zaman için taktiği budur, şaşmaz ama şaşırtabilir… Bu arada, DP Parti Meclisi’nde “DP ile ilgili olsun olmasın, tüm raporların soruşturulması” da alınan prensip kararları arasında sayıldı. Bunu da bir kenara not etmeliyiz…

ALGI OPERASYONU:

Birileri ısrarla UBP-HP koalisyon formülü üzerinden algı operasyonları yapıyor. Belli ki UBP oldukça sıkışmış, umduğu dağlara bir bir karlar yağıyor. Kalemşörleri “halk iradesine saygıdan” bahsediyor.

Toplumun yüzde 65’ininki irade değil mi? Belli ki kaybedecek çok şeyleri var. Keşke onlar da diğer partilerin tercihlerine biraz saygı göstermeyi becerebilseler…

SUCUOĞLU FORMÜLÜ:

Hükümet formülü ile ilgili bazı gazetelerin ortaya attığı “ Sucuoğlu Formülü” tutar mı bilemem ama, niye Sucuoğlu? Ondan daha eski ve çok daha fazla hizmeti bulunan örneğin bir Ersin Tatar veya Sunat Atun niye olmasın. Özellikle bakanlığı döneminde sağlığı içine soktuğu kaos ortadayken, “en çok oyu aldı diye otomatik olarak tercih mi edilecek? Bu, partiye uzun yıllar hizmet verenlere de ayıp. Fakat bakar mısınız, Partilerini birinci çıkaran Özgürgün’ü silmek için bir hafta bile beklememiş görünüyorlar….

 SORUŞTURMAYA ONAY VERSİNLER:

UBP’den “Bizim kimseden korkumuz yok” açıklamaları geliyor. Tamam o zaman, her türlü soruşturmaya açık olduklarını deklare etsinler. Hatta kendilerinin kuracağı bir hükümette dahi, soruşturmaya onay vereceklerini de söylesinler. Değil mi ama. Madem ki korkuları yok, en azından aklansınlar…

KİLİT PARTİ DP:

Seçimler öncesi birçoğumuzun ortak kanısı DP’nin baraja takılacağı, geçse bile bayağı zorlanacağı yönündeydi. Ama, her seçimde bu tür iddialara rağmen son anda herkesi şaşırtıp “kilit parti” olduğunu da eklemiştik. DP, bu seçimde de bizi yanıltmadı. Hükümet için hangi formülü düşünürseniz düşünün, DP’nin içinde olmadığı bir formül yok gibi. Sanki her seferinde tam bitti derken, küllerinden doğuyor.

 SAÇMALIĞA BAK:

Ben de bu saçma yorumlara deli oluyorum. Kuzey’de çözüm karşıtları kazanmış da, artık yollar ayrılıyormuş. Ya, sanki güneyde çözüm yanlıları var da. Önce Anastasiadis’ten duyduk, şimdi de objektif olması gereken ama olmayan Deutsche Welle’den.  Biz Anastasiadis’i de gördük. Sıkıyı görünce masaları nasıl devirip kaçtığını. Türk tarafının böyle bir tek tavrını göstersinler. Sağın en belirgin simgesi Eroğlu bile, 11 Şubat 2014 belgesini imzalayan kişidir. Ayrılık olursa, bu Kıbrıs Türklerinin çoğunluğu istiyor diye olmayacak, Kıbrıs Rumları çözüm istemediği için olacak.

 

 

ZİRVEDEKİLER

Tufan Erhürman: “Belli ki hata yaptık, yoksa bu şekilde sonuç ortaya çıkmazdı. Sahada uyguladığımız yöntem, özeleştiri yapacağımız şeylerdi…Yıllar içinde oluşan güvensizliği aşmayı başaramadık. Hükümet kurma noktasında biz devreye gireceksek, UBP’ye gitmeyeceğiz. Bu PM’nin aldığı bir karardır. UBP’nin hükümeti kurması ihtimal dahilinde. Ancak, bizimle kurması ihtimal dahilinde değil”…

 

DİPTEKİLER

Özen Hürses (Yüksek Adliye Kurulu Üyesi): “Memlekette yaklaşık bir aydır doğru düzgün icraat yok devlet dairelerinde memur yok alınan karar yok. Hiçbir iş yapamıyoruz. Seçimde görev yapan polisi, memuru, Yargıcı perişan oldu…Bir de hükümet krizi. Sanki de UBP ve vekilleri hepsi Aidsli hepsi …!!! Herkes temiz bir UBP kirli. UBP ye oy veren herkes de menfaatçi..!!! Kurmam da kurmam. !!!

Digomaya gidin.!!!”. Bunları söyleyen, tarafsız olması gereken hakimleri, savcıları atayan kurulun “partili” üyesi. Partizanlığı sonunda yargıya da bulaştırdık ya… Yargının bu üyeye de uygulayacağı bir yaptırım var mı? Yoksa artık bu kurullarda siyasi kimlikler bulunmasına son mu vermeliyiz…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar