İki toplumlu futbol maçı, o sahada mı olacaktı, bu sahada mı tartışmalarında, sanki elinde belge varmış gibi açıklamalar yapıp topa girenler oldu. Şu aşağıda yayınladığım mail, hepsine yanıt. ‘Mesele, siyasetin düzeyini düşürecek şekilde, bir cumhurbaşkan adaylığı kavgasına dönüştürüldü’ demiştik ya, bu mektubu okuduktan sonra aynen öyle olduğunu gördük. Okuyunca siz de göreceksiniz.
“Sevgili Cenk,
Umarım iyisin
Bütün taraflarla tartıştıktan ve iki liderin de Ara Bölge’den 500 metre uzakta bulunan, Kıbrıs Rum toprağındaki Pile Stadyumuna katılma prosedürlerini irdeledikten sonra Peace and Sport, FRIENDLY FOOTBALL DAY etkinliğini, ara bölgedeki Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk okullarının arasında bulunan Pile sahasına almaya karar vermiştir.
Etkinliğin faaliyetleri değişmeyecektir. Her şey planlandığı gibi kalacaktır. Davetiye ve Akreditasyon prosedürlerinde de bir değişiklik olmayacaktır. Protokol da etkinlik de aynen planlandığı gibi kalacaktır.
Pile’nin iki toplumunun belediye başkanlarıyla buluştuk ve onlardan da onay ve destek sözü aldık. Ayrıca iki futbol takımı da bu değişikliği onayladı.
Yukardaki bilgilendirmeden sonra bir an evvel Sayın Akıncı’nın ara bölgedeki futbol sahasında yapılacak FRIENDLY FOOTBALL PITCH’ geleceğinin onayını iletmenizi rica ederiz. Bildiğiniz gibi etkinliğin gerçekleşmesine iki günden az bir zaman kalmıştır ve hala daha birçok ihtiyacın organize edilmesi gerekmektedir.
Şimdiden teşekkürlerimi sunarım
İris Vlachoutsicos”.
Hala ikna olmayanlar için bir not daha, “asla konuşulmadı” diye iddia edilen ara bölgedeki saha var ya, o sahaya geçen haftanın içinde izleyiciler için oturma düzeni, güneşlikler falan da hazırlanmıştı. Onu da ekleyelim…
ÇEVRE İÇİN HARİKA BİR HABER…
Kafayı taktığım bazı meseleler vardır.
Okuyucuları sıkmak pahasına defalarca yazdım, yazmaya da devam edeceğim.
Bunlardan biri de genelde çevre, özelde atıklar konusudur.
Önceki gün güzel bir haber geldi.
Turizm Bakanlığı, Ticaret ve Sanayi Odalarıyla bir toplantı yapmış, tüm ambalaj atıklarının toplanması için, Sanayi ve Ticaret Odaları öncülüğünde yetkilendirilmiş kar gütmeyen bir kuruluşun oluşturulması konusunda görüş birliğine varılmış.
AB içinde de uygulanan bir model.
Yeşil Nokta olarak bilinen ve 1995 yılında “Packaging Recovery Organization Europe – PRO Europe” olarak kurumlaşan sistemde, ambalaj atıklarını, sanayiciler ve ticaret kuruluşlarının kurduğu örgüt, en ileri tekniklerle topluyor, halka eğitim veriyor.
Türkiye’de de yine aynı grupların üstlendiği Vakfın adı ÇEVKO. Onlar da Pro-Europe’a üye.
Hatta geçmişte bir çok kez hükümetleri ziyaret edip, KKTC’de de böyle bir faaliyetin başlatılması teklifinde bulunduklarını yakından biliyorum.
Bizimkiler televizyonlarda pozlar vererek, “yaptık yapacağız” falan dedilerse de, bürokrasimiz ve iş çevrelerinin isteksizliğiyle hayata geçememiş bir proje.
Nihayet bir görüş birliğine varılmış olması, gerçekten sevindirici.
Umarım bu kez de lafta kalmaz.
YERİN KULAĞI VAR
DOĞAL GAZ VE “ÇÖZÜM”:
Görüşmeler yeniden başlar mı, başlamaz mı bilmecesine ilişkin önemli bir işaret, dün yapılan Türkiye-Yunanistan Dışişleri Bakanları toplantısından çıkacaktı. Yunan Dışişleri Bakanı Katrugalos, “Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin de hakları var ve biz bunların farkındayız” dedi ve ekledi, “Çağdışı bir yöntem olan garantilerin devre dışı olmasından yanayız”. Siz buna bir de, “siyasi eşitlik” konusundaki tutumlarını ekleyin. İşte önümüze konulan iki ön şart. Bunları doğal gaz konusuna bağlayıp, çözüm olasılığını ortadan kaldırmanın planları…
CRANS MONTANA BİTTİ:
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kıbrıs’ta yeni bir müzakere sürecinin başlayabilmesi için öncelikle gayrı resmi görüşmelerde neyin müzakere edileceğinin değerlendirilmesi konusunda mutabakata vardıklarını söyleyerek, “Kıbrıs Müzakerelerinin Crans Montana’da kaldığı yerden devam etmesi söz konusu olamaz” dedi. Yani orada ele alınan harita ve güvenlik konularının artık geçerliliği yok…
VAR MI:
Kıb-Tek’in yeni zammını yazarken, “yayınlayın maaş skalalarını da öyle konuşalım” demiştim. Baktım, vatandaşın cebinden fazladan 4 kuruş çıkartacak olan maaş artışlarından hükümet ortağı Kudret Özersay da şikayetçi. “Elektrik zammı bizi de rahatsız ediyor. Bu kurum iyi yönetilmiyor. Kıb-Tek personel maaşlarının ele alınması gerekiyor” diyor. Nasıl iş bu? Kimi kime şikayet edelim?
NİYET BELLİ
UBP-CTP hükümetini su konusu iktidardan etmişti. Şimdi de benzer bir olay Kıb-Tek üzerinden yaşanacak gibi. Hükümetin “üçlü tarife” sistemine HP kanadı ciddi muhalefet yapıyor. Önceki gün kendilerine verilen tarifenin farklı olduğunu iddia eden HP Genel Sekreterinden sonra, şimdi de HP Genel Başkanı ve Dışişleri Bakanı Özersay “iyi yönetilmediğini” iddia ettiği Kıb-Tek maaşlarının mercek altına alınacağını açıkladı…
BİZİ GEÇTİLER:
Kuzey ve güney arasındaki karşılıklı geçiş sayısında Rumlar ilk kez bizi geçti. Ocak ve Şubat aylarında 316 bin 179 Rum kuzeye geçerken, aynı dönemde güneye geçen Türk sayısı 291 bin 967’de kaldı. Dövizdeki artış nedeniyle güney bize göre ateş pahası olurken, kuzey onlar için neredeyse bedava… Bu talep devam ederken, umarım piyasa orman kanunlarına bırakılmaz. Malum hassas bir konu, geldikleri gibi gitmeleri de mümkün.
ORMAN DAİRESİ DE NE YAPSIN:
Tarım Bakanlığı Dünya Ormancılık Günü dolayısıyla yayınladığı açıklamada, “Orman varlığımız 36000 hektardan, 76000 hektarlara ulaşmış, bugün ülke yüzölçümünün %23’lük kısmını oluşturacak duruma getirilmiştir. Hedefimiz, bu oranı %30’a çıkarmaktır” derken, Orman Mühendisleri Odası ise, Orman Dairesi’nin yetersiz kaldığını, gerekli denetimlerin yapılamadığını söylüyor. Zaten çevreye ve ormana önem verseydik, 2003’de yasa çıkarıp, alçak orman alanlarını ona buna peşkeş çekmezdik. Daire’nin bu durumda olması da doğal, tam bize göre. Yine de siyasi iradelerin bu umursamazlığına rağmen, özveriyle çalıştıklarını kabul etmek lazım…
ZİRVEDEKİLER
Serdar Denktaş: “Maaşlar konusunda bir sıkıntı yoktur, ama yatırımları çoğaltmak için yardıma ihtiyacımız var. Ben burada oturduğum müddetçe, maaş ödeme sıkıntısını Maliye Bakanlığı çeker, ama halka çektirtmem. Halkı boşu boşuna kuşkuya sokmasınlar”…
DİPTEKİLER
Kuzey-Güney Suç Ticareti: İki taraftan birinde suç işleyen, diğer tarafa geçtiği anda yırtıyor… İki taraf arasında devlet gelirlerine karşı kaçakçılık suçu bolca işleniyor. Farkında mısınız, şu son dönemde uyuşturucu satıcılarının da malları güneyden getirdiği haberleri sıkça yayınlanıyor. Bunlar beni rahatsız ediyor ama, iki tarafın yetkililerini gerektiği kadar rahatsız etmiyor galiba…
