Kadının ‘emanet’ olduğu asla söylenmemeli - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 19, 2024
Köşe Yazarları

Kadının ‘emanet’ olduğu asla söylenmemeli

Kemal Akkan BatmanKemal Akkan Batman

Kime kimin emanet edileceği ‘eğitim’ göstergesidir.

Keşke bir sokak köpeği biz erkeklere ‘emanet’ edilse,


Keşke bir ağaç ölmesin diye bizlere emanet edilse,

Keşke Afrika’daki açlık ve yokluk içinde yaşam savaşı veren çocuklardan bir tanesi ‘geçici’ olarak, yaşam hakkı garanti altına alınana kadar biz erkeklere emanet edilse,

Herhangi bir av hayvanı, av boyunca korunması ve sonrasında doğal ortamına bırakılmak üzere bize emanet edilse,

Carette Caretta’lar yok olmamak için biz erkeklere emanet edilse… ve korunmaya muhtaç herhangi bir varlık biz erkeklere emanet edilse; o da geçici bir süreliğine.

TC Diyanet İşleri Başkanı ‘Dinimize göre kadınlar emanettir’ demiş*.

Herkes istediği gibi konuşabilir, düşünebilir; yargılamıyoruz.

Fakat ‘emanet’ sözcüğü ataerkil sosyal yapının bir kavramıdır. Türk Dil Kurumu Sözlüğü emanet kavramını: ‘Birine geçici olarak bırakılan ve teslim alınan kişice korunması gereken eşya, kimse vb inam, vedia’ olarak tanımlanmaktadır.

Bu tanım ile yukarıda aktarılan ‘kadınların emanet olma’ iddası bileştirildiğinde, kadının ‘eşya’ ile eşdeğerde olduğu bile anlaşılır.

Her kavram insan zihninde alt kavramlar ile birlikte yapılandırılır ve söz konusu yapılandırma bazı durumlarda tehlikelidir. Emanet kavramı da zihin haritasında beraberinde ‘hıyaneti’ de kapsar.

Kadın eşya değildir o nedenle de asla emanet edilemez. Çocuklara asla bu tür iddialar aktarılmamalı. Bilinç altına kadının emanet olduğu, korunması gerektiği hiç bir zaman ama özellikle de çocukluk döneminde aktarılmamalı.

Kadın erkek rollerinin, ‘cinsiyet’ ile alakalı rollerden arındırılarak, erkeğin kas gücü olarak daha üstün olması nedeniyle, kadının ona emanet edildiği söylenmemeli.

Emanet sözcüğü hıyanetle birlikte vardır çünkü. Hatta emenet edilen eşya veya kimselere karşı hıyanet edilmemesi de arkasından ifade edilir.

Böyle bir ifade, ‘emaneti’ alanın, hıyanet etmeyi aklına kazımaktan başka bir işe yaramaz.

Aslında kim kime emanettir? Biyolojik açıdan erkek de kadın da ‘kadına’ emanettir. Biyolojik olarak kadına doğmadan önce 9 ay 10 gün, erkek de kadın da ‘kadına’ emanettir.

Kadın 9 ay 10 gün boyunca biyolojik olarak kendisine ‘emanet’ edilene hıyanetlik yapmaz; onu korur. Hem de her türlü tehlikeye karşı.

Doğduktan sonra da ne yazık ki eşitlikçi olmayan kadın – erkek rollerinin hüküm sürdüğü toplumlarda, ‘kadın’a  ‘çocuğun eğitiminden anne sorumludur’ rolü yüklenmekte.

Çocuk okula gidene kadar Türk toplumlarında anneye emanettir. Konuşma ve pek çok değer yargısını anneden öğrenir, kadın ona hıyanetlik yapmaz; onu eğitir.

Sonrasında okulöncesinden üniversiteye kadar genel olarak Türk toplumlarında çocuğun eğitimi anneye emanettir. En iyi şekilde çocuğunun okulu ile ilgilenir onu eğitir; hıyanetlik yapmaz.

Kadın hıyanetlik yapmaz; ancak eğitimden yoksunluk nedeniyle kadına hıyanetlik yapılır. Çocuklara ‘kadın sana emanettir’ dendiği anda, bazı kişilerin beyinlerindeki solmuş gri renkli hücrelerin üzerine ‘hıyanet’ yazılır.

Günü geldiğinde bilince çıkar ve kadına hıyanetlik yapılır. Nasıl mı? Hıyanetliğin her türlüsüyle; boğazı kesilir, tecavüz edilir, dövülür, satılır, pazarlanır, eve kapatılır, geleneksel roller yüklenilerek vs… kadına hıyanetlik yapılır.

Kadın hıyanetlik yapmaz ama erkek önce emanet edildiği muhteşem canlıya gün gelir hıyanetlik yapar. Eğitimsizlik de buna hizmet eder; eğitim gerekli.

*http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ahmet-hakan/diyanete-soruyorum-kadinlar-bu-erkeklere-mi-emanet-edilecek-41311988

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar