Hükümet Programından Seçtiklerim... - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Mart 28, 2024
Köşe Yazarları

Hükümet Programından Seçtiklerim…

Köş, MoreketMehmet Moreket

Program, yine iyi niyetli, ideal hedeflerle dolu. Önemli olan ne kadarının uygulanabileceği ama kabine üyelerinin işe heyecanla girmiş olmaları umut veriyor.

Programın içinde, yıllardır hedef olarak konulup da yapılmayanların dışında,  yeni söylemler dikkatimi çekti.


Mesela; “Siyaset kavramının yolsuzluk, usulsüzlük, hukuksuzluk, partizanlık gibi kavramlarla birlikte anılır ve siyasetin sorunlara çare üreten değil, sorun yaratan bir faaliyet olarak algılanır hale gelmesi ciddi bir meseledir ve siyasete duyulan güvendeki aşınmayı durdurmak için çalışmak bu hükümetin başlıca görevleri arasındadır”. Bunu bir sorun olarak saptayan ve mücadele edeceğini duyuran ilk hükümet bu oldu galiba. Bunların gündemin baş sıralarına oturmuş olması acı ama gerçek işte…

Polis Örgütünün sivile bağlanması konusu, UBP’li iktidarlarda dahi hedef olmuşken, bu hükümet çok daha cesur bir yaklaşımla geldi. Deniyor ki, “Polis ve Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı yürürlükteki mevzuata göre Başbakanlığa bağlıdır. Dolayısıyla Başbakanlık ülkedeki kamu düzeni konusunda siyasi sorumluluğu üstlenmiş olan makamdır ve bu hükümet döneminde bunun fiilen hayata geçirilmesi için gerekli çalışmalar yapılacaktır”. Sloganlar üzerinden politika yapmak yerine benimsenen bu tavır bir çoğunu şaşırtmış olsa da, gayet makul. 4’ünün de aynı politikada uzlaşmış olması çok daha önemli.

Yine bu hükümetle sorunlar ve hedefler arasına giren yeni bir kavram var. O da laiklik vurgusu. Eğitim bölümünde de Vakıflar konusunda da “din ve vicdan özgürlüğü ve laiklik ilkesi” öne çıkarılıyor. Bir önceki hükümetin, Anayasa öngördüğü halde “korumaya” cesaret edemediği bir kavram…

“Taşınmaz Mal Komisyonu’nun yeni ve makul bir finansman modeli ile desteklenmesi için tedbirler alınacaktır” deniyor. Bu daha önceleri tüm finansmanı Türkiye tarafından karşılanırken, son dönemde KKTC’den de katkı istendiği için, tıkanmış bir konu. Ben bu cümleden, Rum malları için KKTC’nin fon ayıracağını anladım. Uygulamada göreceğiz ama, bu bir çeşit şerefiye vergisi olacak galiba…

Ülkeye giriş çıkış koşulları, kara para aklama, yolsuzluk, insan kaçakçılığı ve insan ticareti, terörizme karşı mücadele konuları ülkeyi sarmalına alan ciddi tehditler. Bu konularda uluslararası kriterlerin benimsenmesi, Türkiye ile ikili anlaşmalar öngörülüyor. Yalnız, “Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Yasası yasallaştırılacaktır” diye bir cümle gördüm ki, bu yasa var ve 2008 tarihli. Acaba güncellemeden mi bahsedilmek istendi?

“Birleşik Krallığın AB’den çıkışına ilişkin süreç yakından takip edilecek ve KKTC’den yapılacak olan ihracat bağlamında uzun yıllardır karşı karşıya kaldığımız izolasyonun ortadan kalkması için bu gelişmenin bir fırsata dönüştürülmesi için politika geliştirilerek diplomatik girişim yapılacaktır” deniyor. Bu madde, bazı hukukçuların, “İngiltere AB’den çıktığına göre, ABAD kararının da dışında kaldı, o halde bize ambargoyu kaldırabilir” düşüncesi temelinde konmuş görünüyor. Ama bunun mümkün olmadığını savunan hukukçular da vardı tabii.

Sürpriz bir madde, “samimiyet testine bağlı bir vicdani ret hakkı”… İki ucu kirli değnek. Nerede duracağı belli olmayan, kriterlerini belirlemek bile zor olan bir çetrefilli konu…

E-vergi konusu önemli. Kayıt dışı ekonomiye vurulacak bir darbe. Keşke bir an önce hayata geçse… Ortaya atıldığı tarihten bu yana tam 20 yıl geçti ama daha e-devlete bile geçemedik ki…

Bir yeni hedef daha; “yabancı işgücünün kademeli bir şekilde sınırlandırılması”… Hah şöyle… Nihayet kral çıplak diyen birileri çıktı. Yalnız yabancı işgücünün takip ve denetimi konusunda somut bir hedef göremedim. Ne de olmasa en büyük sorunlarımızdan biri.

Sağa sola bakmadan, kışkırtmalara gelmeden, Mehmet Ali Talat’ın dediği gibi “bir bütün halinde hareket ederek”, başta koydukları özveri ve iyi niyetle devam ederlerse, yapılmayacak iş yok…

 

YERİN KULAĞI VAR

KRİZ ÇIKAR MI?:

Cemal ÖzyigitKabinedeki en zayıf bakanlıkları Meclis Başkanlığı karışılığında kabul eden TDP, yasal olarak Hüseyin Angolemli’nin başkan seçilememesi üzerine bazı dairelerin kendilerine verilmesini talep edecek. İddiaya göre Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Özgürsel, Başbakanlığa bağlı Spor Dairesi’nin TDP’ye verilmesini talep edecekmiş. Cemal hocanın oturduğu Bakanlık zaten geçmişte, “Milli Eğitim, Gençlik ve Spor” Bakanlığıydı. Yani hocanın özel bir talebi yok, sadece eskiye dönüş isteniyor…

 

TALAT UMUTLU:

talatBir çoğunun “yürümez, bir iki ayda bozulur” dediği dörtlü koalisyon için ikinci Cumhurbaşkanı Talat oldukça umutlu. Partiler sen-ben kavgasına girmez,  koordineli ve uyumlu bir çalışma yapmayı becerirlerse erken seçim ihitmalinin de ortadan kalkacağını savunan Talat, herkesin ilkelere sahip çıkması halinde koalisyonun başarılı olacağını kaydetti…

 

HEP GÜNDEMDE:

Zaroğlu’nun Her konuşması olay oluyor. Seçim sürecinde söylediği iddia edilen sözler, seçimlerden sonra CTP milletvekili Doğuş Derya’ya savurduğu gazete ile gündem olan YDP milletvekili Bertan Zaroğlu, bir türlü uslanmıyor. Artık vekil oldu, sözlerine ve tavırlarına dikkat eder dedik ama, yanılmışız. Son olarak mahkemede bir kadına yönelik sarf ettiği laflar sonrası yeniden gündeme taşındı. Artık bir dernek başkanı değil, o yüce Meclis’in bir üyesi olduğunu unutmamalı.

İNŞALLAH LAFTA KALMAZ:

Bu sayfayı takip edenler bilir, sorunlarımızın temelinde “denetimsizlik” olduğuna inanırım. Denetim yapıp da birileriyle papaz olmak istemez siyasiler… Şimdi baktım, yeni bakanlar inşaattan, sağlığa, denetimden bahsediyorlar. Hep derim ya, zor iş değildir buralarda başarılı olmak. Biraz cesaret, biraz kararlılık…

BARİ BUNU YAPIN:

Seçimler öncesi hükümet ortaklarından bazıları bet ofislerle ilgili çok iddialı laflar etmişler hatta, ikitdara gelirsek “bet ofisleri kapatacağız” diye sözler de vermişlerdi. Şimdi dört partili bir hükümet var, bet ofisler konusunda orta yol bulmaları lazım. Kumarhane, bet ofis, piyango konularını birleştirmekten söz ediyorlar. Başbakan, bir konuşmasında rapor beklediğini söylemişti. En azından sokak aralarında, ailelerin oturduğu apartman altlarındaki ofisleri kaldırabilirler…

SATMAK YASAK(MIŞ): 

Tükenme tehlikesiyle karşı karşıya bulunan ve koruma altında olan nergis çiçeğinin toplanması ve satılması yasalarımıza göre yasak. Ancak bu yasağı takan yok. Çıkın ana yola, yol boyunca ellerinde demet demet nergis satan çocuklar görürsünüz. Nergis satmanın ceremesi,  asgari ücretin 4’te biri kadar para cezasıdır. Ama denetim olmayınca, istediğin cezayı koy, neye yarar…

 

ZİRVEDEKİLER

Mete Tümerkan: “Anastasiades’in niyeti kendi kamuoyuna şov yapmaksa boşuna uğraşmasın, enerjisini gidip başka şeyler için harcasın. Kıbrıs meselesinde Crans Montana’dan sonra her şey değişmiş durumdadır. Son şansı orada cömertçe harcayan Anastasiades yeniden bir şans istiyorsa, önce herkesi yapacakları ve ortaya koyacakları ile gerçekten bir çözüm istediğine inandırmalıdır. Gerisi boşuna uğraştır”…

DİPTEKİLER

Tarım Dairesi’nin Hızı: Tarım Dairesi, AB’nin Eylül 2017’de yasakladığı zirai mücadele ilacı Iprodione kullanımının 8 Haziran 2018 tarihinde sonlandırılacağını açıkladı. Niye şimdi değil de, Haziran’da? Yeteri kadar zehirlenmedik mi? Yoksa eldeki stoklar tükensin diye mi? Bu arada, dünyada zehirli yumurta haberlerine konu olan ve yasaklanan böcek ilacı “fipronil” de hala KKTC’de yasaklılar listesinde değil. Bunun için de biraz daha zehirlenmemiz mi gerekiyor?

 

Foto Gündem

zorlutöre
Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nun dün yapılan toplantısında, Meclis Başkanlığı’na CTP Mağusa Milletvekili Teberrüken Uluçay, Meclis Başkan Yardımcılığı’na ise UBP Lefkoşa Milletvekili Zorlu Töre seçildi
Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar