Hayatın günden güne fabrikasyon ürünlere dönüştüğü çağımızda, el sanatları ve eski zanaatkarlar yok olmaya yüz tutuyor. Arif Nurak, Lefkoşa Bandabulya yanında bulunan atölyesinde unutulmaya yüz tutmuş bir meslek olan kunduracılığı yaşatmaya çalışıyor
Hayatın günden güne fabrikasyon ürünlere dönüştüğü çağımızda, Arif Nurak, Lefkoşa Bandabulya yanında bulunan atölyesinde unutulmaya yüz tutmuş bir meslek olan kunduracılıkla uğraşıyor. Ülkemize yurtdışından gelen hazır ayakkabıların mağazalarda yerini almasıyla unutulan meslek kunduracılık sayılı kunduracının mesleği yapmasıyla ayakta duruyor.
Mesleği amcamdan öğrendim
Kunduracı Arif Nurak, 1958’de Vadili Köyü’nde doğduğunu söyleyerek , “Amcamın ayakkabıcı olmasıyla mesleğe duyduğum merak ve ilgi, ilkokul çağımda beni mesleği öğrenmeye itti. İlkokul ve ortaokul yıllarımda, 10 yıl kadar her gün okul çıkışı amcamın yanına giderek hem mesleği, hem de mesleğin püf noktalarını öğrendim. Askere gidip geldikten sonra kendimi mesleğin içinde buldum ve 40 yıldan bu yana aynı yerde aynı mesleği yapıyorum” diye konuştu.
Mesleğe olan talep azaldı
Mesleğe olan ilgi ve talebin azaldığını söyleyen Arif Nurak, “mesleğe başladığım zamanlarda her bölgenin bir kunduracısı vardı. 30 seneye yakın bir süredir mesleğe olan merak ve ilgi azalmış durumda. Fabrikalarla birlikte ayakkabı yapımına olan ilgide azalınca mesleğimi sadece ayakkabı tamirine yönelik yapmaya başladım” dedi.
Müşterilerimin çoğu kadın
Genellikle kadın müşterisi olduğunu söyleyen Arif Nurak, “Benim müşterilerimin geneli kadındır, kendine bakmayı seven ve ayakkabıya para harcayan kadınlar. Yaş aralıkları 15’ten 40’a kadar gider. Erkek ayakkabılarında tamir azdır. Daha çok kadınlar ayakkabılarının topuklarını tamir ettiriyor” diyerek konuştu.
Kardelen GÖKSU
