EKSİK OLAN NEYDİ? (BULDULAR: AVRUPAİ ÇÖZÜM!) - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 20, 2024
Köşe Yazarları

EKSİK OLAN NEYDİ? (BULDULAR: AVRUPAİ ÇÖZÜM!)

      Yıllardır periyodik aralıklarla  sürdürülen müzakerelerde, tüm çabalara karşın çözüme varmak mümkün olmadı!    Ta 1993’den beridir! Eğer adanın resmen İngiliz’e devredildiği 1923 Lozan Anlaşmasını “başlangıç”   alırsanız aradan 92 yıl geçti dersiniz! Yani bir asırdır Kıbrıs siyasi çözüm sancıları çekmektedir! Ki bunların sonuncusu Annan  planıydı. Az kaldı gerçekleşiyordu da kimseler ne kadar “kalıcı”  olduğunu bilemezdi! Dolayısıyle insanın aklına şu geliyor: “Demek ki tüm çözüm planlarında kimselerin görüp yerli yerine koyamadığı bir “alternatifi” yahut “çözümü sağlayacak bir “sihir”  eksikliği vardı ki sonuca gidilemediydi…
MÜJDE! O “MUCİZEYİ” BULDULAR:  Önce feylesof Eide seslendirdi, bir kelâmla geçiştirdik. Sonra ardından bir haber daha uçuruldu: “Güney’deki Rum kadınları örgütlenmişler, Kıbrıs’ta “Avrupai” bir çözüm sağlamak için devreye girmişler! Kuzey’deki kadınlarımız da bu haber üzerine hareketlenerek demişler ki “biz de bu Avrupai çözüme destek vermek istiyoruz.”
Bu haberleri işittiğimde  “hah”  dedim. İşte bir asra yaklaşan çözüm sürecinde “aranıp da bulunamayan o sihirli çözüm mucizesi:”  “Avrupai çözüm!”
ÖYLE DE NASIL? Şimdi de başladım Avruppa’yı düşünmeye. Biliyorsunuz, bugünkü sınırlarına gelene dek iki dünya savaşı yaşadı. Yeni ülkeler yeni sınırlar oluştu! 1989-1991’de  Demir Perde olarak adlandırılan ve komünist rejimle yönetilen Sovyetlere bağlı ülkeler, zamanla bağımsızlıklarını kazandı. Bu süreç kolay olmadı. Çok kan çok göz yaşı aktı. Ve Biliyoruz: Şimdilerde  “Avrupa Birliği” adı ile 28 ülkeden oluşuyor. Tutun ki bir “kıta federasyonu.”    Fakat Tüm ülkelerin   ayrı sınırları, ayrı  bayrakları, milli marşları, gelenek görenekleri var! Zaman zaman dalaşıyorlar bile! Mesela Çekoslovakya gibi olanları “federasyonken” anlaşarak güle oynaya ikiye ayrılıyor bir “Slovakya” doğuyor! İngiltere’nin euroya güveni yok dışında kalıyor! Yugoslavya Federasyonu yıkılırken   beş ayrı devlete bölünüyor, ardından Bosna Hersek sorunu çıkıyor. O da bir federasyona tutunuyor ama sürtüşmeler bitmiyor, ayrı devlet sancısı koyuveriyor…
AB TABİ Kİ BÜYÜK BAŞARIDIR: Ancak Kıbrıs gibisi siyasi sorunlara örnek olacak siyasi özelliği ile değil, çözüm olursa Türk tarafının da üyesi olacağı bir Birlik özelliğinde!    Üstelik dikkatinizi çekerim. Avrupa ülkelerinin Avrupai özellikleri  “dilleri, dinleri, kültürleri, ulusal kimliklerinin sembolü olan bayrakları ile    milli marşları bir tamam, Avrupa İnsan Hakları Müktesebatı ile koruma altına alınmışlıklarıyla kendi içlerinde bağımsız ve egemen oluşlarıdır…”
Dolayısıyle Kıbrıs’ta Avrupai çözüm olsa olsa  “iki bölgeli, iki toplumlu,  siyasi eşitliğe dayalı Türk ve Rum halklarının “Kuzey’de ve Güney’de kendi ulusal kimlikleri ve bağımsızlıkları ile oluşturacakları bir federal sistem olur…”         **********      ÇÖZÜM OLURSA: (ÖZEL SEKTÖRÜ BEKLEYEN GÖREVLER VE MÜEYYİDELER!)
Adanın iki yakasındaki insanlar için ekonomik yönden “çözüm beklentilerinin”  farklı olması olağandır. Tutun ki Türk halkı için izolasyonlar kalkacak,  dünyaya açılırken AB’e üye olmanın kazanımında “uluslararası ilişkiler” başlayacak,  ticaret ve sanayi hacmi artacaktır.
OYSA. Rum tarafının böyle bir  beklentisi yoktur çünkü tanınmış devlet ahkâmlarında uluslar arası ekonomik ilişkilere sahiptir. Dolayısıyle Güney’in de beklentisi çözümün olması halinde “Kuzey’de bir pazara daha sahip olmasıdır!” Ya da Kuzey’deki mülklerine dönüp yeni bir ekonomik potansiyel yaratmasıdır…
TİCARET ODAMIZ NE DİYOR: Son zamanlarda Sn. Toros “çözüm” diyor da bir şey demiyor!  Tabi çözümün Kıbrıs Türk ticareti ile ekonomisini nasıl ayağa kaldıracağını düşünüyor. Hele AB’ye üyelik söz konusu oldukta… Ancak yazalım:  Çözüm olduktan ve Kuzey de AB’ye girdikten sonra federasyondaki Ortak Maliye ve Ekonomi de gündeme gelirken bir önemli konu daha gelecektir gündeme: 
BİR: Çözümden sonra KKTC kanunları değil, tamamen AB müktesebatına dayalı kanunlar kurallar geçerli olacaktır.
İKİ: Buna göre bankalardan ticari müesseselere kadar her bir mali ve ekonomik “kurum” AB ve Uluslararası  denetimlere tabi olacaktır.
ÜÇ: Bu cümleden olmak üzere mesela sendikasız özel sektör olamayacaktır.
DÖRT: Kaçak işçi çalıştırılamayacak, çalıştırılan işçilerin ek mesaileri, tatil günleri mesaileri, çalıştırıldıkları her fazladan saat için ücrete tabi olacaktır!
BEŞ: Hiçbir işyeri keyfi olarak “çalışanı” işinden atamayacaktır.
ALTI: Her yıl gazetelerde de yayınlandığınca “neden özel sektör vergi vermiyor” soruları  yerine hakçasına alınan vergilerle,  verilmediğinden dolayı “yasal kovuşturmalar” gelecektir.
YEDİ. Damping, kara para aklama, vergi kaçırma,  dolandırıcılık “büyük suç” sayılacaktır!
KISACA: Çözüm olursa ve de AB’li olursak ve “Avruppalı”  gibi yaşayıp iş yapacaksak, O AB’nin ve tabi “kanunlarla kurallarının” hukuğu oluşturan üstünlüğü ile hareket etmek zorunda kalınacaktır… Buna Rum’la ekonomik işbirliği hayallerini değil, rekabetini de eklediniz miydi çözümü bir defa değil, bin defa düşünün çünkü “tanınmış AB üyesi devlet olmak şaka değildir!
     ***********
KISACA TAKILDIĞIM: (MALİYEMİZ BOZUK ÇALIYOR!)

Eğer tanınmış devlet olsaydık, Uluslar arası Derecelendirme ve değerlendirme kuruluşları Mood’s yahut Fitc KKTC’yi çoktan “iflas etmiş”  olarak ilan eder, “mali ve ekonomik yönden “karantinaya alırdı”  
Çünkü: Merkez Bankası Risk Merkezi verilerine göre bireysel krediler büyürken artık kişi başına 18 bin TL borcumuz varmış. Bireysel krediler 3 milyar 582 milyon TL’yi bulmuş. Bireysel kredilerle kredi kartları borçlarının mahkemelik olan ödenmemiş borçları 267 milyon TL’ye ulaşmış.. Fakat ille de sektörlerin kredileri: 12 milyar 440 milyon ile şampiyonluğa oynuyor!
DURUMLAR FECİ. İlk defa “taşıma suyla değirmen döndürdüğümüze” sevindim! İyi ki varsın Türkiye dedim. Yoksa hangi devlet bu borç batağında boğulmazdı! Vesselam veresiye yaşıyoruz veresiye…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar