Eğitim Planlamamız da Allahlık... - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Nisan 25, 2024
Kategorisiz

Eğitim Planlamamız da Allahlık…

Köş, MoreketMehmet Moreket

Baro sınavlarını geçip kayıt olanların listesi yayınlandı. Tam 37 kişi…

Sınav yılda 2 kez yapılıyor, demek ki, her yıl 80’e yakın yeni hukukçu katlıyor mesleğe.


Son on yıldan fazladır bu böyle. Özel üniversiteler sürekli üretiyor. Ve ne yazık ki, çoğu meydana gelen enflasyonla asgari ücretin çok altında, avukatların yanında çalışıyorlar. Sonuçta ailelerinin eline bakarak. Bir çoğunun hiç bir geleceği yok. Kapağı devlete atabilirlerse ne ala….

Aynı zamanda, YÖK de Türkiye üniversitelerinde KKTC’ye bu yıl için ayırdığı kontenjanları açıkladı.

Eğitim Bakanlığı’nın sitesine girip, kontenjanlara baktım, bir tuhaflık var gibi…

Sürekli söylenen bir eksiğimiz var değil mi, istatistik kurumumuz yok…

Onun için ne adam gibi planlama, ne adam gibi envanter çıkarabiliyoruz. İhtiyaçlarımız belli değil.

Sağlıkta da böyle, eğitimde de, her alan için.

Ama bakın lütfen, istatistik aktuarya bölümü için sadece 1 kontenjan ayrılmış.

Yine en büyük ihtiyaçlardan biri, çevre mühendisliği, sadece 1 kontenjan.

Zehirden kırılıyoruz ama, tek bir gıda mühendisiliği kontenjanı var…

Ya en can alıcı meselemiz, suyun tarıma verilmesi… Ha oldu, ha olacak. Tarım alışkanlıklarımız değişecek. Ama Tarımsal Yapılar ve Sulama bölümüne 1 kontenjan…

Tıp için 14 kontenjan. Yeterli mi..?

Buna karşılık, sanki eksiği varmış gibi 5 tane psikoloji, yine tonla öğretmenlik kontenjanı…

Eğitim Bakanlığı “kontenjanlar belirlenirken Devlet Planlama Örgütü ile Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığının  ortak çalışması neticesinde  kontenjan talepleri yapıldı” diyor.

Yani talep bizden gitmiş…

Neymiş o zaman, eğitim planlamamızda da iş yokmuş.

Şu listeye bakınca insan, memleketin ihtiyaçlarıyla örtüşmediğini net olarak görüyor.

Düşünün bir de kontenjanların dışında kayıt yaptıranlar da olacak, yerli üniversitelerde okuyacak olanlar da. Bunları engelleyecek bir yaptırım yok…

Ortalık yine hukukçu, işletmeci, eczacı, öğretmen dolacak…

Sonra da hepsi diplomalı işsizler takımına kaydolacaklar…

 

 

KORE’DE İLGİNÇ GELİŞMELER…

Önce tam 40 yıl boyunca Japon hakimiyeti…

İkinci Dünya savaşı sonrasında Japonlar savaşı kaybedince, , tam da kurtulduklarını sanarken, Kuzey ve Güney olarak bölünme…

Kendilerinin tamamen dışında, başkalarının çıkarları için bir bölünme. Soğuk savaşın kurbanı oldular. Aynı ırktan, aynı dilden, aynı dinden insanlar… Tıpkı Almanya gibi…

Dünyanın en stratejik bölgelerinden birindeydiler. Suçları buydu. 1950’de Sovyetler, Güneye doğru yürüdü ve o korkunç savaş başladı. Büyük güçlerin hakimiyet savaşında, 3 yıl sonra geride tümüyle  harap iki Kore kaldı…

Kuzey, kapalı dikta rejiminden şimdilerde ufak ufak çıkmaya başlarken, Güney, dünyanın en büyük endüstri bölgelerinden biri oldu zenginleşti…

Bugünlerde, Kuzey ve Güney Kore arasında 70 yıl sonra yeniden yakınlaşma başlıyor. Önce liderler arasında bir telefon bağlantısı kuruldu. Bir ay kadar sonra da Kore yarımadasını nükleer silahlardan arındırma ve kalıcı barışı sağlama adına Güney ve Kuzey Kore liderlerinin bir araya geleceği açıklandı. Bu buluşma bugün oluyor…

Bakalım kendi kendilerine nereye kadar varabilecekler. Bundan da kuşkuluyum doğrusu. Daha bir kaç ay evvel Kuzey Kore liderini “deli” ilan eden Trump da, kendisiyle buluşacağını duyurdu. Malum ABD Kuzey Kore’yi nükleer silahlar konusunda tehdit etmekteydi. Şimdi iki Kore, bu silahların sınırlandırılması konusunda uzlaşıyor.

Ben böyle bir bölünmeyi kırk yıldan fazladır yaşayan bir ülkenin yurttaşı olarak bu buluşmayı ve sonuçlarını merakla bekliyorum. İlginç ve sürpriz gelişmeler bunlar…


YERİN KULAĞI VAR

LEFKOŞA’YA TALİP ÇOK:

Lefkoşa Belediye Başkanlığı için mevcut Başkan Mehmet Harmancı’ya rakip olarak UBP, Hasan Sertoğlu’nu aday gösterirken, DP de Lefkoşa’da Okyay Sadıkoğlu’nu aday göstermeye hazırlanıyor. Meclis’in yeni partisi YDP, ‘yarışta ben de varım’ dedi ve Kemal Altuncuoğlu’nu aday olarak açıkladı. Bu durumda bağımsızların dışında dört parti Kaptan Köşkü için yarışacak…

 

İLK KEZ OLACAK:

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çeler, “1 Mayıs’ta herkes tatil olsun. Emekçiler gününü tüm emekçiler kutlayabilsin diye görüşmeler başlattık. Birlikte hareket edersek herkes 1 Mayıs’ta off olacak ” paylaşımı yaparak 1 Mayıs’ın gerçek sahipleri işçiler için umut oldu. Genelde özel sektörde çalışanların büyük çoğunluğunun tatil yapmadığı 1 Mayıs İşçi Bayramı için tarafların anlaşması halinde, belki de ilk kez tüm ülke çalışanları tatil yapacak…

 

HİÇ YOKTAN İYİDİR:

Sendikalar başta olmak üzere hükümetin hazırladığı yeni müşavirlik yasasıyla ilgili her kafadan bir ses çıkıyor. Anayasaya aykırılığından tutun da, yeni yasanın çare olmayacağına kadar. İkinci Cumhurbaşkanı Talat ise, “Reform budur, devrim budur, bu önemli bir değişikliktir. Ben bu hükümeti ve bu Meclis’i bu nedenle kutluyorum” diyerek yasaya destek verenler kervanına katıldı… Hiç yoktan iyidir deyip, devam edelim.

 

HAYDİ HAYIRLISI:

Medyada emek hırsızlığına karşı ilk adım atıldı. Gazeteciler Birliği bünyesinde kurulan Medya Takip Hukuk Bürosu, “çalıntı haberler” başta olmak üzere kurumsal medyaya haksız rekabet yaratan hukuk dışılığa karşı mücadele edecek. Bugüne kadar köpeksiz köy bulduklarını sanan, kimliği, künyesi bile belli olmadan ona buna saldıran, çıkar için kurulan siteler artık hukuki takip altında. Ama yetmez. Basın Yasası da acilen güncellenmeli, bir basın meslek örgütü kurulmalı ki, kim gazeteci, kim değil belli olsun. Sektör de hukuki zemine kavuşsun.

 

ENİ MEYDAN OKUDU:

Kıbrıs açıklarında Türkiye’nin karşı çıktığı doğalgaz arama faaliyetlerinde İtalyan ENİ şirketi, “paramı orada bırakmayacağım” diyerek arama çalışmalarına devam edeceklerini açıkladı. Şirketin şu ana kadar 700 milyon euro harcadığını ve başarıya ulaşana kadar çalışmalarını sürdüreceklerini belirtti. Akılları varsa, bu işin tek taraflı yürmeyeceğini anlar, adam gibi politika yaparlar.

 

GÜZEL OLMUŞ:

Lefkoşa Belediyesi’nin yol çalışması, Arasta’nın kuzey bölümünde tamamlanmış. O bölüm ki, belki yüz metrelik bir yol olmasına karşın, her gün binlerce turistin gelip geçtiği bir yer. Daha doğrusu geçmeye çalıtığı… Zira bir süredir oradaki bir kaç işletme, masa sandalyeleriyle yolu tamamen kapatmıştı. Dün baktım, çizilen bir hattın içine çekilmişler. Gazeteci olduğumu bilen bir esnaf arkamdan bağırıyordu, “az kaldı, yeni başkan bitirecek bunu”diye. Aman Sayın Harmancı, sakın geri adım atmayın…


 

ZİRVEDEKİLER

Prof. Dr. Aziz Sancar:“Ben politikacı değilim, ama Kıbrıs çok çekti. Bunun için Kıbrıs’a gelmek benim için büyük bir sevinç kaynağıdır. Bilim, ülkelerin kalkınması ve bekası için en temel unsurdur. Kıbrıs’ta gördüklerimi gerçekten çok beğendim. Kıbrıs gerçekten iyi bir durumda. Türkiye’deki kadar kavga gürültü yok. Bu da önemli…”.

 

DİPTEKİLER

Rumlar Artık Saçmaladılar: Denizde Navtex, havada NOTAM savaşları sürüyor. Rum Yönetimi son günlerde arkası arkasına NOTAM yayınlıyor. Neymiş, bölge Ercan havalimanı tarafından kontrol ediliyormuş. Bu politikayı da ileri götürmeye çalışacağı anlaşılıyor. Ve bu ülke bir AB ülkesi, sözde insan haklarını savunan bir topluluk. Ne yapalım yani? E, uçmayalım da. İsterse denize de ambargo koysun, kalalım bu adanın içinde yok olalım, bu mudur? GKRY son dönemde AB’den aldığı destekle haddini epeyce aşmış durumda. Oradan bakınca çaresiz mi görünüyoruz acaba..?

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar