Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Mehmet Ali Talat Hükümet uygulamalarının yargıya taşınmasına kızan Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş’ı yerden yere vurdu
DENKTAŞ ÜLKEYİ MİRAS SANIYOR: Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş’ı ülkeyi miras gibi görmekle suçlayan Cumhuriyetçi Türk Partisi Genel Başkanı Talat, “Serdar Bey ülke babasından miras kaldı sanıyor. Bunlar yarın mahkemeleri de kapatır” dedi
PADİŞAHLIK DEVRİ Mİ…: Serdar Denktaş’ın “hükümet kararları mahkemeye verilmeye devam ederse, İyi İdare Yasası’nı yeniden ele alacağız” açıklamasına kahkahalarla güldüğünü söyleyen Talat, “Nerede buldun bu yetkiyi…Memleketin sahibi sanıyor ya kendini. Padişahlık devri mi bu? Padişahlar bile her istediğini yapamazdı. Bunlar yarın mahkemeleri de kapatır! Bu sahip sendromudur” diye konuştu
DİSİPLİN TEDBİRİ OLACAK… CTP’deki tartışmaların geçmişe oranla azaldığına dikkat çeken Talat, birçok gerginliğin fikirsel değil kişisel çekişmelerden kaynaklandığını ifade etti. Yapılacak tüzük düzenlemesi ile çekişmelerin geride kalacağını anlatan Talat, disiplin tedbiri almaktan da çekinmeyeceklerini kaydetti.
Baykan Gürses ÖZDAĞ
Hükümetin aldığı birçok kararı yargıya taşıyan Ana muhalefet partisi lideri Mehmet Ali Talat, Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş’a sert çıktı, “Serdar Bey, ülkeyi babasından miras aldı sanıyor” dedi. Serdar Denktaş’ın “hükümet kararları mahkemeye verilmeye devam ederse, İyi İdare Yasasını yeniden ele alacağız” açıklamasına kahkahalarla güldüğünü söyleyen Talat, “Nerede buldun bu yetkiyi…Memleketin sahibi sanıyor ya kendini. Padişahlık devri mi bu? Padişahlar bile her istediğini yapamazdı. Bunlar yarın mahkemeleri de kapatır! Bu sahip sendromudur” diye konuştu.
CTP’deki tartışmaların geçmişe oranla azaldığına dikkat çeken Talat, birçok gerginliğin fikirsel değil kişisel gelişmelerden kaynaklandığını ifade etti. Yapılacak tüzük düzenlemesi ile çekişmelerin geride kalacağını anlatan Talat, disiplin tedbiri almaktan da çekinmeyeceklerini kaydetti.
Soru: CTP’yi yeniden toparlamak amacıyla bu göreve geldiniz, gelirken de yeniden aday olmayacağınızı söylediniz. Göreve başlarken ne buldunuz, Genel Başkanlığı bırakırken nasıl bir CTP bırakıyorsunuz?
Talat: Göreve başladığımda CTP içinde çok büyük çalkantılar vardı. Herkes her yerde konuşabilir, görüş ortaya koyabilirdi. Biri diğerinin başarılı olmasını engellemeye çalışıyordu. Kötü bir hava vardı. Şu anda geldiğimiz aşamada hala bazı tartışmalar dışarıya sızıyor. Bazı tartışmalar sosyal medyada yayınlanabiliyor ama o zamanki gibi değil. Çok daha iyi bir noktadayız. Bunu engellemek için bazı düzenlemeler yaptık. Yeni bir tüzük yaptık. Tüzüğün izin verdiği ve vermediği eylemleri belirledik. Tüzüğü daha belirgin hale getirdik. Bütün bu düzenlemeleri bir noktaya getirdik. Bundan sonra yeni dönemde yeni bir CTP ve süreçler yaşanacak. Bir ara MYK’da alınan kararlar anında dışarıya yansırdı. Benim dönemimde bu son buldu. Biz 10 gün bakan değişimlerini tartıştık, kimse duymadı. Bunun gibi birçok olayda kimse duymadı. Parti içinde, parti organlarında yapılan çalışmaları dışarıya yansıtmak minimum düzeye düştü. Parti Meclisinden bir miktar sızmalar oldu ama o da çok fazla değil. Sosyal medya neredeyse hep CTP ile çalkalanırdı.
Soru: Bu tartışmaları bazı kişi veya kişiler özellikle mi tartıştırdı?
Talat: Hayır. CTP’nin düzeni bozulmuştu. Hatta bana ‘CTP’ye dönüyorsun ama eski CTP’yi bulamayacaksın’ demişlerdi. Halbuki durum şu anda çok kötü değil. Evet tartışmalar var. Disiplin dışı işler de oluyor. Onlar da bu önümüzdeki dönemde yeni tüzükle daha da toparlanacak
Soru: Bu tartışmalar fikirsel olmaktan çok kişisel oldu. Doğru mu bu?
Talat: Doğru. Zaten sıkıntı da oradadır. Belli oranda fikirsel çatışmalar da vardır ama o kavga düzeyinde değildir. Tehlikeli olan bireysel çatışmalardır. Onlar bireyseldir.
Soru: Sizin döneminizde bu konuda ne yaşandı?
Talat: Benim dönemimde minimum seviyeye indi
Soru: Son günlerde yeniden alevlendiği görülüyor ama…
Talat: Yeniden alevlenmesinin sebebi Mağusa’da ortaya çıkan ve tek adaylı seçimle sonuçlanan gelişmelerdir. Ki o da muhakkak bu kurultaydan sonra gerekli tedbirler alınarak düzeltilecek.
Soru: Tedbir derken neyi kastediyorsunuz?
Talat: Disiplin tedbirleri…
Soru: Bugüne kadar işletemediniz mi bu mekanizmayı?
Talat: Telkinle yaptık tüm yaptıklarımızı. Disiplin mekanizmasını çalıştırarak yapmadık, yapamadık. Yapamamış olmamızın bir sürü nedeni vardı. Hem tüzükte yeterince eylemler ve karşılıkları belli değildi. Hem de aynı zamanda partinin o eski özlediğimiz geleneği dağıldığı için kontrol etmek çok zordu. Ve neredeyse bütün organlar bu bölünmenin içindeydi. Onlardan ciddi şekilde kurtulduk.
Soru: Anlayıştan mı kişilerden mi?
Talat: Anlayıştan… Ben partinin başına dönerken benim bile sanki bir gruptan olduğumu iddia edenler oldu.
Soru: Neden fikirsel tartışmalar daha öne çıkamadı?
Talat: Bir bölünme oldu. Benim partide olmadığım dönemde ciddi bölünmeler yaşandı. Kişiler temelinde oldu. Sebep buydu.
Soru: Görevi bırakırken nasıl bir CTP bırakıyorsunuz?
Talat: Toparlanmış bir CTP. Örneğin Tufan Erhürman’ın başkanlığı konusunda hiç kimsenin itirazı yoktur. Bu da önemli bir avantajdır. Benim gelişim örneğin Özkan Yorgancıoğlu’na karşı gibi görünürdü. Burada öyle bir şey de yoktur. Dolayısıyla Tufan Erhürman’ın daha rahat olacağını düşünüyorum.
Soru: Bu gruplaşmaları ortaya koyanlara bunun aslında partiye zarar verdiğini anlatamadınız mı?
Talat: Binlerce defa söyledim. Açıkça anlattım. Neden bu noktaya geldiğimizi ve nasıl çıkacağımızı da anlattım. CTP daha önce fedakarlığı paylaşırdı dedim. Ne zaman ki CTP iktidar olmaya başladı, artık menfaat da dağıtılabilir ve paylaşılabilir bir potansiyel doğdu. Öyle oldu demiyorum ama öyle bir potansiyel doğdu. Bu potansiyel doğunca partide hali ile bozulmalar başladı. Benim partiye dönüşümde en öne koyduğum husus CTP hiçbir şekilde menfaat sağlama organı olmayacaktı. Ve yapmadım. Örneğin hiç kimseye münhalsiz iş vermedik, hiç kimseyi müşavirlik hakkı kazanacak türde 3’lü kararname ile müdür yapmadık. Kimseye menfaat sağlamadık. Tufan Erhürman da aynı şeyi söyledi. Bu partide artık yerleşiyor. Eskiden olduğu gibi partililer “bana şunu, bunu” noktasından uzaklaşıyorlar.
Soru: Menfaat paylaşımı partiyi böldü derken ne demek istediniz?
Talat: Böldü değil. CTP’deki bozulma denir ya… O dönemlerde CTP muhalefetteydi. Menfaat sağlama potansiyeli yoktu. Ama hükümete gelince daire müdürleri, müdürler, müsteşarlar, istihdam olanakları doğdu. Sonuçta bunlar partinin menfaat dağıtma potansiyeline sahip olması nedeniyle oldu. Bu da insanlarda haliyle bozulma yarattı. Ama bu partinin genetiğinde değil davranışında oldu. Genetiği sağlamdır CTP’nin. Ben partinin başına gelirken genetiğini yeniden tesis etmek iddiası ile geldim. Menfaat dağıtmayacak parti dedim. Her şey münhalle, sınavla ve likayatla olacak dedim. Ve bunu yaptık. Partinin mali durumu sıkıntılıydı, iyi bir noktaya getirdik. Ben bu 1 yılın sonucundan son derece mutluyum. Bu 1 yıl içinde çok sıkıntılarım oldu ama sonuçtan mutluyum. Batık bir parti devretmiyorum, bu çok önemli.
Soru: Genel Başkanlığı devretmenizle aktif siyaset yaşantınızı noktalıyor musunuz?
Talat: Yok. Niçin bitsin. Partiye döndüğüme göre arkadaşlara yardımcı olacağım.
Soru: Sonraki dönemlerle ilgili bir hedefiniz var mı?
Talat: Başka bir hedef belirleyecek bir durum yok.
Soru: Olursa?
Talat: O zaman parti değerlendirecek.
Soru: Yeniden ve yine CTP hedefini koydunuz yeni dönem için. Nedir hedeflenen?
Talat: CTP yeniden örgütlülüğünü pekiştirerek, disiplinini sağlayarak, birliğini sağlayarak yeniden yenilikleri topluma taşıyacak bir CTP hedeftir. Hükümet de icraatlarıyla muhalefet yapacak her şeyi veriyor. Böyle bir hükümet düşman başına…
Soru: Hükümet kararlarını yargıya taşıyorsunuz. Niye bu kadar tartışmalı karara imza atıyor hükümet?
Talat: Bütün yaptıkları yasa dışı. Ne yaparsa yasalara tosluyor. Ve acı acı ‘mahkeme yoluyla siyaset yapılıyor’ diye şikayet ediyorlar. Bundan utanması gereken hükümettir. Bu kadar yıldır nasıl karar alacaklarını öğrenemediler. Serdar Bey, ülkeyi babasından miras aldı sanıyor. Sahibidir buranın, istediğini yapar zannediyor. Yok, yapamaz. Yasalar ve kurallar var. Şimdi yeni bir şey söylemiş, kahkahalarla güldüm. Demiş ki böyle giderse İyi İdare Yasası’nı da değiştireceğiz. Böyle bir şey olabilir mi. Emirnameleri kaldıracağız dediler. Nerde buldun bu yetkiyi? Dedim ya memleketin sahibi sanıyor kendini. Nerede bu bolluk? Padişahlık devri mi bu? Padişahlar bile her istediğini yapamazdı. Bunlar yarın mahkemeleri de kapatır! Bu sahip sendromudur. Kurultaydan sonra sokakta muhalefeti daha ciddi şekilde hayata geçireceğiz. Her şey Meclis’te ve yaptıkları kanun dışı işleri yargıda düzelterek yürümeyecek, sokakta da yürüyecek. Sokakta da düzeltilecek.
Soru: Yeni dönemde CTP toplumsal olaylara çözüm üretme modellerini de tartışıyor mu?
Talat: Onun üzerinde de çalışılıyor. Bütün organlar değişecek. Bugün böyle bir yol haritası hazırlamak doğru olmaz. Bunu yeni organlarıyla yeni CTP yapacak.
Soru: Hükümetin vatandaşlıklarla ilgili kararlarını da yargıya taşıdınız. Bu konuda hem toplumsal hem de CTP açısından büyük bir hassasiyet var. Serdar Bey gerekirse 5 bin-15 bin kişi vatandaş yapılabilir diyor.
Talat: Onu bile bilmez. Sahibidir ya buranın, yasaları istediği kadar çalıştırır, getirir götürür. Kim engelleyecek ki canım onu? Onlar oy kullanacak. Elbette benim söz hakkım var. Sosyal haklardan yararlanacaklar. Uyum, ne kadar olacak? Yoksa bizi mi ona uyduracak? İşte görüyoruz Türkiye toplumu ile bizim aramızda ciddi fark var. Türkiye Anayasa Mahkemesi ezanın sesi kısılamaz diye karar aldı. Ama onlarda böyle kararlar alınır, bizi de ona uydurmaya çalışırlar. Biz de buna karşı direniriz. Sonuçta yapılan nedir, vatandaşlıklar dağıtılarak hem kültürel yapının değişmesi hedeflenir hem de aynı zamanda özellikle sağ partilerin bundan oy alacağı beklenir. Yaptırmamak boynumuzun borcudur. Bizim uyumlu bir vatandaşlık uygulamasına ihtiyacımız vardır.
Soru: UBP ile hükümet kurmanız çok tartışıldı. Partiyi devralırken hükümetten aldınız, muhalefette bıraktınız. Bunu bir başarısızlık olarak tanımlıyor musunuz?
Talat: Bizim UBP ile hükümet kurmamız benim tek başıma kararım değildi. Parti Meclisinin kararıydı. Çünkü DP ile hükümetten bizimkilerin ağzı yanmıştı. UBP ise o dönemde ne dedikse kabul etti. Ondan sonra ayak sürüdüler. Sonra da şaibeli şekilde çekildiler. Yamalı bohça bir azınlık hükümeti kurdular. Bizim için kötü olan onların hükümetten çekileceğini bilmeyişimizdi. Çekileceklerini bilseydik önümüzde bulunan ve yapmamız gereken çok şeyi hızlanıp bitirirdik. Bizim eksikliğimiz oldu bu. UBP’nin böyle bir davranış içine gireceğini doğrusu bilemedim. İktidar da olduk muhalefet de…1996’da iktidarda aldım muhalefette bitirdim. Sonra da muhalefette aldım iktidarda bitirdim. Siyaset böyledir.
Soru: Görev sürenize dair bir pişmanlığınız oldu mu?
Talat: Ben parti içine yöneliktim. Hükümette oluşumuz da parti içine yönelik çalışmaları bir miktar engelledi. Onlarla da ilgilenmek zorundaydık. Temelli olarak benim hedefim parti içi birliği sağlamaktı. Onu yüzde yüz tamamlayamadık ama bundan sonra tamamlayacak ortam da doğmuş oldu.
