Çarpık düzenimizin bir kesiti, elektrik sorunu... - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 19, 2024
Köşe Yazarları

Çarpık düzenimizin bir kesiti, elektrik sorunu…

Önceki gün 4 saat süren elektrik kesintisi, bizim yaşta olanlardan çok, gençleri çılgına çevirdi. Sosyal medyada yayınlanan mesajlar, hükümeti ti’ye almaktan, hakarete kadar gidiyordu.
Günümüzde dünyayı birebir yakından takip eden, çoğunluğu yurt dışına gidip gelen gençler, kendi ülkesinin geri kalmışlığına isyan ediyor. Peki acaba bu geri kalmışlığın nedenlerini de hiç düşünüyorlar mı? Ben de bunu merak etmekteyim. Ya da ülkenin bu durumdan kurtulması için biraz olsun kafa yoruyorlar mı..?
Bizim nesil ve bizden öncekiler, çocuklarımıza kötü bir miras bıraktık orası kesin. Ancak bu böyle sürüp gidebilir mi? Gitmez. Gitmemeli.
Gençler, “Biz bunları hak etmiyoruz” derken, hak ettikleri sistemleri kurmayı da düşünmeli artık…
Bu konulara kafa yorduklarını farz ederek, kendimce neden bu devirde hala 4 saatlik elektrik kesintilerine maruz kaldığımızı bir kez daha not edeyim istedim.
Sadece 1974 sonrasını kendi kendimizi yönettiğimiz dönem olarak kabul etsek bile aradan kırk yılı aşkın bir süre geçti.
Kırk yıl, bir devletin toparlanması için fazlasıyla yeterli bir süredir aslında.
Hem demokrasi açısından, hem ekonomik açıdan, hem de sosyal yönden.
Oysa, 1974’te ada genelinde sahip olduklarımızın çok üstünde bir ekonomik varlığa kavuştuk. İçi hammaddelerle dolu yüzlerce fabrika, küçük işletmeler, yüz binlerce dönüm narenciye bahçesi, tarım arazisi ve bir o kadar da zeytin ağacı, binlerce yatağı olan oteller,  terk edilmiş yerleşim yerlerinde milyonlarca dolarlık servet, 3 liman ve bir havaalanı…
İlk on yıl, dağıtımla geçti. Haksızca, adaletsizce, plansızca bir dağıtım. Kapanın elinde kaldı.
Ekonomik varlıkların önemli bir kısmı, zamanın romantizmiyle “Kamu İktisadi Teşekkülleri” denilen KİT’lere devredildi. O günlerde liberalizmden daha bahsedilmezdi. Hele hele Ecevit’in ideolojisiyle…
Başlangıçta niyet iyiydi. Kontrol devlette olacaktı. Ama bunu planlayanlar, Kıbrıslının bu mal varlıklarını seçimlerde partizanlık uğruna batıracağını hesap etmemişlerdi. Başta Sanayi Holding olmak üzere kurulan KİT’ler bir bir yok oldu. Düşünün ki, 1975’de 52 fabrikayla kurulan Sanayi Holding, ürettiği üstün kaliteli ve modern ürünlerle 1982 yılını, zamanın parasıyla 2 milyon Türk Lirası karla kapatmıştı. Bu o zaman için büyük bir rakamdı. Peki bu ekonomik faaliyet neden durdu? İşletmeler partizan istihdamlarla hantallaştırıldıkları için, daha doğrusu ekonomik akılla yönetilmedikleri için…
Geçelim…
Ya Türkiye’den akan milyarlarca dolar?  Slogan hep şu oldu; “Nasıl olsa Türkiye bir çaresine bakar”, “Nasıl olsa kaynak gönderir”… 40 yılın mentalitesi, ne yazık ki bugün hala devam etmekte.
O kaynaklar aktarıldı. Yıllarca.
Ama kaçta kaçı kalkınmaya harcandı? Ekonomistler bunu pekala bilirler. Kayıp çok büyük.
Sonuç, 40 yılda temel sağlık, eğitim, ulaşım, enerji ve iletişim altyapısı bile doğru dürüst olmayan bir devlet. Herkes internette, herkesin elinde binlerce liralık elektronik aletler, telefonlar, ama elektrik bile yok…
Kimse kendini soyutlamasın. Sağcısı, solcusu, gelen giden, siyasette yer alan herkes suçun bir parçasıdır… Ve tabii tüm bunları bile bile aynı insanları seçmeye devam eden bizler. Hepimiz bu batağın sorumluluğuna ortağız.
Yönetime geleni kolayca içine alan, partizanlığa, adam kayırmaya, devlet kaynaklarını yandaşa menfaat olarak dağıtmaya dayalı bir sistemdir bu. Uyması kolay, direnmesi zordur.
Şimdi şu elektrik kesintilerine kızan gençler, sizler acaba bu sistemi yerle bir edip, yenisini kurmaya hazır mısınız?
Hazırsanız, umutlanalım, ama değilseniz, sizin de şikayete hakkınız yok…

 


YERİN KULAĞI VAR
HELE BİR DENESİNLER:
Ekonomik krizde olan Güney Kıbrıs’ta, üst düzey yetkililerin maaşlarının yarısı kesiliyormuş. Bizde de aynı uygulama olur mu diye sormayacağım. Hele de milletvekillerimizin, “yaz tatili süresince maaş almamaları” yönündeki TDP milletvekili Zeki Çeler’in önerisine nasıl tepki koyduklarını gördükten sonra, konusu bile edilmez…

ADAMLAR İŞ, BİZ KAVGA YAPIYORUZ:
Seçim startının verilmesiyle birlikte, adayların birbirlerine yönelik iddiaları da havada uçuşmaya başladı. Meclis’te kavga, trafikte kavga, hükümet ortakları arasında kavga. Bu kavgalardan fırsat bulup da oturup vatandaşın işini yapacaklar. Bizimkiler kavga ederken birileri de bizim adımıza iş yapmayı sürdürüyor. TC Orman ve Su İşleri Bakanı KKTC’ye gelecek olan suyla ilgili olarak 4 projenin tamamlandığını açıkladı. İyi ki de bize bırakmadılar. Kavga gürültü arsında nasıl fırsat bulup da bu kadar işi yapacaktık… 

ADAYLARIN DİKKATİNE:
Binlerce kişi canını dişine takarak saatlerce ülkeyi temizlemek için uğraştı durdu. Hani fena da olmadı, o çirkin görüntüler biraz olsun azaldı. Tek üzüntüm yerel seçimler dolayısıyla adayların dağıtacağı broşürlerin tekrardan ortalığı kirletecek olması. Bütün adaylardan ricamızdır. Lütfen temizlenen çevreyi kirletmemeye, broşür ve tanıtım kartlarını olur olmaz yerlere bırakıp da binlerce kişinin temizlediği çevreyi çöplük alanına çevirmemeleridir…

LEFKE’DE ÖZTOPRAK SESLERİ:
Eski tarım bakanlarından Lefke belediye başkan adayı Hüseyin Öztoprak, Mehmet Zafer’in yıllardır süren başkanlığına son vermek için kolları sıvadı. Yıllardır borç batağı içerisinde olan Lefke Belediyesi için vatandaşın ya tamam, ya da devam diyeceğini belirten Öztoprak, “Bu iş böyle devam edemez. Seçmenin 29 Haziran’da bu kötü gidişe dur diyeceğine inanıyorum” diyor… 

KİRLETMEYİN, KİRLETENİ CEZALANDIRIN:
Çevre Plaformu’nun “Let’s Do It” kampanyası sonuçlandı. En çok çöp torbası doldurulan yer tabii ki Lefkoşa… Diğerlerinden alan olarak daha geniştir denmesin. Yeni yerleşim alanları ve nüfusları ile Girne ve Mağusa da Lefkoşa’ya yetişti. Lefkoşa’nın durumunun nedenleri ve sonucu gayet açık. Tartışılacak tarafı yok. Kampanya organizasyonu, yayınladığı açıklamada, vatandaşlara “Artık kirletmeyiniz”, yetkililere de “Kirleteni cezalandırınız” mesajı veriyor. Zaten kampanyayla yaratılmak istenen algı da buydu herhalde. Herkesin mesajı almış olmasını dileyelim…

ÇILDIRTAN, AKSA:
Bizzat uzmanlarından dinledik ve defalarca da yazdık; AKSA’nın hizmet verdiği bölgelerde, Kıb-Tek’le sürekli bir uyum sorunu yaşanmakta, bu da kesintilere neden olmakta. AKSA sorunu gidermek için gerekli olan yatırımı yapmıyor. Benzer durum önceki gece ada genelinde yaşandı. O AKSA ki, özelleştirilmeyle Kıb-Tek’e talip olduğu iddia ediliyor. Benim Kıb-Tek yönetiminden bir ricam var. AKSA’nın faaliyete başladığı günden buyana yaptıklarını ve yapmadıklarını bir bir ortaya döksünler. Ne kadar yatırım yapmış bir görelim…

ZİRVEDEKİLER
Zeki Çeler: TDP Milletvekili Çeler, herkesin bildiği, ama görmezden geldiği bir konuyu bugün Meclis gündemine taşıyor. Çeler bugün Meclis Genel Kurulu’nda hükümete “Yerel seçimlerde Belediye Başkanı olan bazı adayların propaganda çalışmaları için yaptıkları harcamalar”ı soracak. Aslında konu ciddi. Halihazırda başkan olan adayların, propaganda için belediye kaynaklarını kullanıp kullanmadıklarının da denetlenmesi şart…

DİPTEKİLER
Trajikomik Hallerimiz: Önceki gün bir Telekomünikasyon Dairesi çalışanı, şöyle bir tweet attı; “An itibarıyla ADSL sistemi devreye girmiştir”… Tam da aynı anda elektrikler gitti. Ülke genelinde tam 4 saat süreyle. Ne ADSL kaldı, ne wi-fi… Büyük törenlerle açılan fuar bile karanlıkta kaldı. 40 yılda ülkemizin geldiği duruma baktık ve ağlanacak halimize güldük…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar