Bu ucube rastlantı değil - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mart 29, 2024
KıbrısManşet

Bu ucube rastlantı değil

girne

1962 yılında Fransızlara yaptırılan Kıbrıs Turist Gelişimi Çalışması, planlamanın yapılmaması durumunda, Girne kıyı şeridinin bugünkü ucube görünümüne kavuşmasının kaçınılmaz olduğu tespitinde bulundu

KAPSAMLI PLANLAMA: Girne kıyı şeridinin nasıl planlanacağına ilişkin ana fikirleri içeren “Kıbrıs Turist Gelişimi Çalışması”nda, kapsamlı planlamanın yapılmaması halinde oyun oynayacak ya da güneşlenecek alanlara yer kalmayacağı, işgal edilmiş bir kıyı şeridinin ortaya çıkacağı, yürüyüşün mümkün olmadığı ve çitlerle çevrilmiş evler, mahvedilmiş bir çevre uyarısı yapıldı


 

GELİŞİM PLANI: Kıbrıs Turist Gelişimi Çalışması’nda, Girne ve Lapta arasındaki kıyı bölgeleri için detaylı bir Gelişim Planı yapılması öneriliyor. Gerekli turistik tesislerin tam konumları hakkında ayrıntılı programların oluşturulması, inşa edilmemiş, açık sitelerin ön görüsünün yapılması, deniz veya dağ görünecek şekilde aralıklar bırakılması gerektiği üzerinde duruluyor

öntaç düzgün

 

Havadis ÖZEL

Kıbrıs Cumhuriyeti’nin talebi ile 1962 yılında Fransa Dışişleri Bakanlığı tarafından, Kıbrıs’ta turizmin geliştirilmesine yönelik yapılan “Cyprus Study of Tourist Development- Kıbrıs Turist Gelişimi Çalışması”nın Girne öngörüleri arasında, planlamanın yanı sıra, plansızlığın yol açabileceği tehlikelere de dikkat çekildi. Doğudan batıya 62 mil uzunluğunda Girne kıyı şeridinin dağın bitiş noktasından denize kadar olan bölümünün, nasıl planlanacağına ilişkin ana fikirleri içeren plan adeta, planlama yapılmaması halinde ortaya çıkacak durumu tarif ederken, bugünkü yapıyı tasfir etti. Planlamanın yapılmaması halinde düzensiz yapılaşmanın, estetiğe uymayan sıkıştırılmış ve işgal edilmiş bir kıyı şerindinin ortaya çıkacağı öngörüsünü içeren “Cyprus Study of Tourist Development- Kıbrıs Turist Gelişimi Çalışması” oyun oynayacak ya da güneşlenilecek alanlara yer kalmayacağı uyarısında da bulundu. Kıbrıs Turist Gelişimi Çalışması,  Girne ve Lapta arasında kalan tüm kıyı bölgesi için detaylı bir Gelişim Planı yapılmasını da önerdi.

 

Kapsamlı planlama olmayınca kaçınılmaz olanlar:

  • Düzensiz yapılaşma
  • Oteller ve deniz arasında bir gün ansızın biten inşaatlar
  • Sıkışık, estetiğe uygun olmayacak şekilde sıralanmış ve sahili işgal eden kabinler
  • Oyun oynayacak ya da güneşlenecek alanlara yer kalmaması
  • Mahvedilmiş bir çevre, kökünden sökülmüş ağaçlar, yürüyüşün mümkün olmadığı ve çitlerle çevrilmiş evler

 

 

Girne’nin batı sahil şeridi Vasilya köyünden itibaren birbiri ardına giden kayalık yanaklar, dar plajlar ve küçük burunlar sunar. Şimiden, “lokanatalar” buralara yayılmış durumdadır. Bu işletmeler nadiren yeterli olduğu gibi, keyfi planlanmış, kirletilmiş ve hatta bazıları temiz de değildir. Yine de bir çoğu (ilerideki turist gelişiminin stratejik noktaları olması sebebiyle) son derece ilgi çekici yerlerdir. Bu ilgi çekiciliği ise buraların ne yazık ki kolayca bozulmasına sebep olabilir.

 

Girne ve Lapta arasında kalan tüm kıyı bölgesi için detaylı bir Gelişim Planı hazırlanmalıdır. Plan, gerekli turistik tesislerin kurulumunun yanı sıra tam konumları hakkında ayrıntılı programlardan oluşturacaktır (halk plajları, resturantlar, cafeler, iskeleler, kayık evleri, park alanları vs.). Böylelikle sahil ve Girne denizi hayatın merkezi ve şevki haline gelecektir. Planda inşa edilmemiş açık sitelerin ön görüsü de yapılmalı, deniz veya dağ görünecek şekilde aralıklar bırakılmalıdır. Bu, yeni sahil yolu projesi ile birlikte çalışılabilir.

 

Girne’nin ve bölgenin gelişimi için yeni bir Turistik Sahil Yolu zaruridir. Yol; geniş ve hızlı, tüm köyleri atlayan, yakın çevrenin karakterinin korunduğu, inşaat regülasyonlarının kesinlikle sert olduğu ve yol boyunca denizin, zeytin korularının ve dağ yamaçlarının görüneceği şekilde planlanmalıdır. Yol, Kaplıca boyunca, Büyükkonuk üzerinden Karpaz Yoluna kadar uzatılabilir. Günün sonunda, bu iki turistik bölge arasında direkt bir bağa ihtiyaç duyulacaktır.

 

Yolun seyri çeşitli yerlerde değiştirilmelidir:

  • Karaoğlanoğlu by-pass edilecek,
  • 6-10 mil arası Karava ve Lapta köylerinden kaçınmak için denize çok yakın yol inşaa edilecektir.

Girne’nin doğusuna doğru önerilen tatil yerleri, geniş el değmemiş bölgelerle çevrili olmalıdır. Bunun için de Girne ve Barış-Acapulco plajları ( 6 Mil) arasındaki sahil için başka bir detaylı plan’a ihtiyaç duyulacaktır.

 

Bu planda ön görülenler:

  • Deniz kenarında sadece villaların olacağı inşaat alanları
  • Geniş koruma alanları
  • Çatalköy’den 3. ve 6. Millerinden itibaren kaçınmak için direkt olarka denizin üzerinden gidecek yolun inşası.

 

Esentepe ve Dhavlos arasında yol sürüşü kolaylaştırmak için geliştirmelidir. Mümkün olduğu yerlerde deniz ile görüş sağlanmalıdır. Çevreyi korumak için binaların yapılması önlenmeye önem gösterilmelidir. 3 ana tatil köyü yanında, bu yol şunlara da hizmet edecektir:

 

  • Esentepe’de çok güzel bir site (çakıllı sahil). Dağ evleri ile 200 yataklı oteller.
  • Avla, küçük sahil. Yolun altında bir restaurant.
  • Küçük Erenköy, doğal liman geliştirilerek, iskele ve restaurant eklenmesi. Girne’ye bot seferleri için terminal. Ada’nın etrafında dönecek turlar
  • Ayia Marina, Lefkonuk yolunun kavşak noktası. Küçük bir cafe ve kamp alanı.
  • Tenios, hoş bir sitede sahil.Otel, Dhavlos tatil alanına yakından bağlı olmalı, yürüyüş mesafesinde.

 

Ada’nın en ağır turist trafiği Lefkoşa – Girne arasındaki yolda gerçekleşmektedir. Bu güzergahta, bu yıl başlanan, yolun genişliğini ve zeminini geliştirme çalışmaları mümkün olan en yakın zamanda yolunun tümünü kapsayacak şekilde genişletilmelidir. Lefkoşa – Girne arasındaki mesafeyi araba ile 15 dakikaya düşüren bir yol acilen gereklidir. Bu yol sayesinde Lefkoşa’da kalan turistler Girne’ye yemek yemeye, denizi görmeye rahatlıkla gidebilecektir.Böylelikle Girne, Lefkoşa için de bir spor ve yaratıcılık merkezi olacaktır.

 

Boğaz’dan çok da uzak olmayan bir mesafede, St. Hilarion’un sırtlarını süpüren yol Girne’nin ve sahilin çok müthiş bir görünümünü sunmaktadır. Yeni yol sayesinde bu manzara 15 dakikaya kısalacaktır. Lefkoşa ve Girne arasındaki bu “çekim merkezi” (belki de bir gazino ile) lüx oteller ya da son dönemlerde Doğu ve Batı’nın toplantılarının gerçekleşeceği,  partilerin yeni bir çekim merkezi olarak kullanılmak üzere inşa edilecek Kongre Binaları için ideal olacaktır.

 

Daha sonraki aşamalarda, Girne sahili turistik yoğunluğun tehditi altında kalırsa, özellikle de Lefkoşalılar için, Ayia Irini’nin kuzeyinde devasa bir halk plajı hazırlanabilir. Yakınlarda, bir site köy kulübü için ayrılmıştır.

 

Dağ yolu

Bu güzergâh sadece bu bölge için degil, tüm ada için büyük bir turistik atraksiyon olmalıdır. Girne bölgesi oldukca değişken olmakla beraber, Trodos daglarından daha fazla karakter ve şiddetli engebelere sahiptir. Hali hazırda yapılmış ve iyi planlanmış orman yolları üzerinden dağ sırtını neredeyse tüm uzunlugu boyunca her iki tarftan da takip etmek mümkün: Magusa körfezi aşağıda uzanır, sonrasında Girne sahili uzak ufuktan görunen Tauros daglarıyla gorülür; daha da ileride güneşle balçıklanmış Mesarya ovası Bellapais ve Lapta’nın yogun zeytin koruluklarıyla büyüley,c,bir zıtlık oluşturur.

 

Mevcut yollar, gerçek turistik yolların standardına getirilmelidir. Kantara ve Phlamoudi kaşvakları arasında inşa edilmiş yolun kesitine, planlamasında gösterilen özenden dolayı özelikle değinilmelidir. Bu yollar boyunca, sıra sıra ağaçlar hiçbir koşulda ekilmemelidir. Böylesine sevimli bir ortamda, yol manzaraya, yer şekillerine ve mevcut ekili arazilere doğallıkla uymalıdır; yol, her durumda görüşü engelleyecek, tekdüzeliği aşikâr olan bir “çit”le tanınmamalıdır.

Bu güzergâh sadece bu bölge için değil, tüm ada için büyük bir turistik çekim merkezi olmalıdır. Girne bölgesi oldukça değişken olmakla beraber, Trodos dağlarından daha fazla karakter ve şiddetli engebelere sahiptir.

Hali hazırda yapılmış ve iyi planlanmış orman yolları üzerinden dağ sırtlarının neredeyse tüm uzunluğu boyunca her iki taraftan da takip etmek mümkün: Mağusa körfezi aşağıda uzanır, sonrasında Girne sahili uzak ufuktan görünen Toros dağlarıyla görülür; daha da ileride güneşle balçıklınmış Mesarya ovası, Bellapais ve Lapta’nın yoğun zeytin koruluklarıyla büyüleyici bir zıtlık oluşturur.

 

Şu iki bölüm değiştirilmeli veya tamamlanmalıdır:

Geçitkale’den geçen yol Malounda’ya kadar uzayıp ardından da boş araziye devam etmemelidir. Ara yollar geçişte olmalıdır.

Buffavento üzerinden Pentadaktylos’tan Bellapais’e kadar olan bölüm oluşturulmalıdır.

Yolun tamamı boyunca ciddi koruyucu önlemler alınmalıdır. Geçtiği orman, sınıflandırılmalı ve dağların zirve alanı, binalaşmaya yasaklanan yönetmeliklere göre düzenlenmelidir.

 

Yolun geçtiği orman sınıflandırılmalı ve dağların zirve alanı “yapı yasağı yönetmeliği” altında olmalıdır. Sadece birkaç turistik pavyonlar onaylanmalı ve eğer mümkünse, yolun iki tarafından görülen yolun kuzeyinde deniz, güneyde de uzanan arazi kısmından da yararlanılmalıdır.

 

Manzaranın güzelliği yol boyunca ya da yolun yakınında bulunan arkeolojik alanlarla süslenmiştir:

–          Kantara Kalesi

–          Kantara Resort: Küçük bir tatil merkezi. Plan taslaklaştırılmalıdır. 500 yataklı bir hotel ve villalar için yüz alanı yarım mil kare ile sınırlanıdırlmalıdır. Dhavlos’la bağlantılı olmalıdır.

–          Olympos: Dağ eteklerine, yoldan çok uzak olacak bir şekilde bir restaurant. Yakınlarında piknik alanları

–          Antiphonitis Manastırı: Yenile restore edilmiş, touristik pavyon ve tepede kurulacak piknik yeri

–          Halevga, Dağ İstasyonu: Girne yamacında, gelecekte inşa edilecek küçük bir yerleşim merkezi için 30 dönümlük bir alan tahsis edilebilir; Genel Turizm Gelişim Planı’nın son aşamalarında Site Planına göre geliştirilecek 500 yataklı (otel ve villa) içerecek bu merkez, Alakati plajı ile bağlanacak şekilde planlanmalıdır.

–          Pentadaktylos: Küçük bir plato rafının üzerinde dik kaya duvarları olan ve yükselen ince bir zirve üzerine daha sonra planlanacak küçük bir dağ spor merkezi.

–          Buffavento Kalesi: Yol çok yakınından geçmemeli ve yürüyerek tırmanmaya mahal vermeli

–          Ayios Chrysostomos Manastırı: Mesarya’ya bakan bir açı

–          Bellapais Köyü: Belki de Kıbrıs’taki en iyi Frank köyü. Manastırdan görüntü kesinlikle engellenmemelidir. Eski evler küçük turist odalarına çevrilmelidir. Doğu cephesinde restore edilecek odaların, köyde kalan ziyaretçilerin buluşabileceği kamusal mekanlar olarak (oturma odaları, kütüphane vb.) kullanılması mümkün olur mu? Tepedeki yol, köyden uzak tutulmalıdır. Yol plan provası yapıldığında, köyün korunması ve genişletilmesi için çeşitli bölgeleri belirleyen küçük ölçekli Kalkınma Planı ile bağlantı kurulmalıdır.

–          ST. HILARION CASTLE: Girne’deki üç kalenin en iyi korunanı. Burada kısa bir süre önce küçük bir turistik pavyon kuruldu. Burası “son et lumière” (geceleri aydınlatılmış tarihi binaların sunumu vs. tarzında sunumu) en uygun yerlerden biri değil midir?

–          Prophitis Elias: Buraya, piknik, spor ve çeşmenin bulunduğu alanın yanına bir cafe-resturant kurulabilir

–          Selvili Tepe: Sırtın son zirvesi, 3,000 ft’den fazla  yükselmektedir. Burası (Lapithos,  Kormacit Burnu, Güzelyurt Körfezi, Trodos ve Mesarya’yı gören) geniş bir panorama sunmaktadır. Buraya manzarası birinci sınıf olan bir resturant kurulmalıdır. Buraya, Çamlıbel Yolu ve Lefkoşa arasında hızlı bir iletişim sağlanabilir. (İngilizce’den çeviren: Erdoğan Garip)

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar