Antioksidanlar ve beslenme - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Nisan 25, 2024
BeslenmeSürmanşet

Antioksidanlar ve beslenme

Övünç SeldenÖvünç Selden

Antioksidan, vücudumuzda hali hazırda bulunduğu gibi beslenme ile de alabildiğimiz bir kimyasal maddedir. Beslenme yoluyla aldığımız en önemli antioksidanlar A, C, E vitaminleri ve selenyum’dur. Bu vitaminleri vücudumuza aldığımızda yaptıkları en önemli şey, çoğalmasını istemediğimiz serbest radikallerin oluşumunu önlemesidir. Sağlıklı beslenmek  ve serbest radikallerin hastalıklara neden olduğu olumsuz etkilerinden korunmak için ORAC değeri yüksek meyve ve sebzelere günlük beslenmede yer vermek gerekiyor. Bir bitki ne kadar doğal ortamda yetişmişşe ,o denli kaliteli ve yoğun antioksidan üretmektedir.

Hücrelere zarar veren serbest radikallerle savaşan antioksidanlar hem hastalıktan korunmak hem de yaşlanmayla gelen olumsuz etkileri geciktirmek konusunda önemli bir rol oynuyor.


Antioksidan’ın faydaları nelerdir?

 

Antioksidanların en önemli faydası, insan sağlığını tehdit eden serbest radikallerin neden olabileceği tüm rahatsızlıklara karşı vücudumuzu korumasından geliyor. Özellikle kalp ve şeker hastalıkları,kanser ve bulaşıcı  hastalıkların önlenmesinde etkilidir. Antioksidanları bir tedavi aracı olmaktan ziyade bu tarz rahatsızlıklara yakalanmamak için bir önlem niteliğinde düşünmek gerekir.

Serbest radikaller, daha geç yaşlarda karşılaşılması beklenen hastalıkların kimi durumlarda daha erken yaşlarda ortaya çıkmasına sebep olabiliyor, bu anlamda serbest radikal oluşumunu engelleyen antioksidanlar yaşlanma belirtilerini de geciktirmektedir.

Antioksidanlar genellikle birçok sebze, meyve, ceviz, fındık, bitkisel yağlar, kırmızı ve beyaz et, balık, tahıl gibi gıdalarda bulunur. Antioksidan türlerine göre gıdaları sıralarsak;

Sağlıklı besinler ve güçlü antioksidan içeren besinler

  • A Vitamini ve Karotenoid: Havuç, kabak, brokoli, tatlı patates, domates, kara lahana, kavun, şeftali, kayısı
  • C Vitamini: Turunçgiller ve narenciyeler, brokoli, yeşil biber, yeşil yapraklı sebzeler, çilek, domates
  • E Vitamini: Fındık ve ceviz gibi sert kabuklu yemişler, yeşil yapraklı sebzeler, bitkisel yağlar
  • Selenyum: Balık ve deniz kabukluları, kırmızı et, tahıl, yumurta, tavuk, sarımsak

Bunların dışında bazı fotokimyasalları ve vitamin-benzerleri vardır.

  • Flavonoid ve Polyphenol: Soya sosu, kırmızı şarap, mor üzüm, nar, kızılcık, çay
  • Likopen: Domates ve domates ürünleri, greyfurt, karpuz
  • Lutein: Brokoli, kivi, brüksel lahanası ve ıspanak gibi koyu yeşil sebzeler
  • Lignan: Keten tohumu, yulaf ezmesi, arpa, çavdar

 

 

Hangi antioksidan içeren besinler hangi hastalığa iyi geliyor diyenler için asağıdaki liste faydalı olabilir:

  • Brokoli, lahana, brüksel lahanası, karnabahar gibi besinler kanser ve kalp hastalıklarını önlemeye yardımcı olabiliyor.
  • Ispanağın içerisindeki lütein maddesi vücuda güç kazandırıyor. Ispanak yiyen insanlarda iki yaygın göz hastalığı olan katarakt ve sarı nokta hastalığı gelişimi daha az görülüyor.
  • Domates, ten lekesi dejenerasyonlarını ve kataraktı önlüyor, ilerleyen yaşlarda zihinsel fonksiyonların sürdürülmesine yardımcı oluyor. Likopen içeren domates, karoten ailesinin de bir üyesi. Beta-karoten içeriği ile diğer meyvelerden iki kat daha güçlü.
  • Böğürtlen ve tüm üzümsü yiyecekler lif, mineral, vitamin ve iyileştirici antioksidan içeriyorlar.
  • Sarımsak, kalp sağlığını korumak, kolesterol seviyesini dengede tutmak, yüksek tansiyonu düşürmek ve serbest radikallere karşı mücadele etmekte etkili bir besin.
  • Kırmızı üzüm, resveratrol ve kersetin maddeleri içeriyor. Bu kuvvetli antioksidanlar kalp sağlığını desteklemeye yardımcı, kandaki pıhtılaşmayı azaltıcı, kan damarlarının açık ve esnek olmasını sağlayıcı özelliğe sahipler.
  • Havuç, karoten içeriğiyle kanser, kalp hastalıkları ve romatizmaya karşı koruyucu olabiliyor.
  • Soya, kolesterolü düşürme ve kemik erimesini engellemeye yardımcı oluyor ve menopozun etkilerini azaltıyor.
  • Ayrıca çalışmalar tahılların bağışıklık sistemini desteklediğini, Alzheimer hastalığının ilerlemesini yavaşlatabileceğini, romatizma tedavisinde etkili olabileceğini gösteriyor.
  • Antioksidan çay, Yeşil Çay!

Yeşil çay içerisindeki E vitamini sayesinde harika bir antioksidan kaynağı ama onu diğer bitkilerden ayıran esas madde EGCG (Epigallokateşin Gallat), diğer bütün antioksidanlardan daha etkin bir şekilde serbest radikallere saldırarak kanserli hücre gelişimini önlemeye yardımcıdır.

Sonuç olarak beslenmede çeşitlilik ilkesine uyulması antioksidan savunmanın güçlenmesinde esasdır.

Sağlıkla Kalın

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar