Petrol ve silah tekellerinin sadık hizmetkarı Trump, Ortadoğu’daki karanlık işlerinden vakit ayırıp bu kez Latin Amerika’yı ateşe verdi.
Daha kısa bir süre önce yüzde altmışın üzerinde oy alıp, yeniden Venezüella devlet başkanlığına seçilen Sosyalist Maduro yönetimini tanımadığını ve devlet başkanının aslında rakibi Guaido’nun olduğunu ilan etti.
Yani Trump, Venezüella halkının iradesine rağmen bir nevi darbe girişiminde bulundu.
Venezüella’nın politik ve ekonomik serüveni bu köşe yazısının sınırlarını elbette çok aşar ve buna yeltenecek değilim ama muhalif lider ve Trump tarafından Venezüella Devlet Başkanı olarak atanan Guaido’nun “tipine” baktığınızda aslında durumun ne olduğunu hemen anlayabilirsiniz.
Fit görünümü ve sürekli sıvadığı kollarıyla beyaz gömleği ve hizmet ettiği misyonu ile Batı kökenli bir şirketin işbirlikçi CEO’su tavırlarıyla aslında Trump’ın “oğlanı” olduğu hemencecik anlaşılır.
Kendisi, sosyalistlerin yani efsane başkan Chavez ve şimdiki başkan Maduro’nun hataları nedeniyle bir zemin elde etti.
Üstelik bir muhalif açısından çok iyi bir zemin elde etti.
Venezüella petrol zengini bir ülke.
Tıpkı Ortadoğu’daki şeyh yönetimlerinde olduğu gibi sırtını petrole dayamış.
Ama bir ciddi farkları var;
Ortadoğu şeyhleri, babadan oğula geçen yönetimleri ile sırtlarını Amerika’ya dayamış kanlı işbirlikçilerdir.
Venezüella halkı, uzun yıllardır Sosyalist liderleri seçip göreve getirmektedir.
Venezüella’nın toplam gelirlerinin yüzde doksanı petroldendir.
Ve malum Sosyalist yönetimler sosyal devlet projeleri yürütmektedirler.
Vakta ki dünyada petrol fiyatları dramatik bir şekilde düşmeye başladı Venezüella da hızla fakirleşti.
O kadar ki yıllık enflasyon milyon rakamı ile telaffuz edildi.
Binlerce vatandaşı, açlık sınırına dayandıkları için komşu ülkelere toplu göçe başladı.
Amerikancı muhalefet için gün doğdu.
Amerikancı muhalefet Trump’ın maddi ve manevi desteği ile Maduro’yu seçimler yoluyla devirmeye çalıştı.
Başaramadı.
Sonra, suikast yapmaya yeltendi.
Başaramadı.
Trump’ın ambargolarından medet umdu ama yine başaramadı.
Son marifeti ise kendi “oğlanını” başkan ilan etmek oldu.
Başaramayacaklar.
Çünkü Venezüella halkı “açlıktan ölürüm ama Amerikan emperyalizmine boyu eğmem” gibi kararlı bir duruş sergiliyor.
Bizdeki Amerikan hayranlarının dikkatine…
