Nadire BAHADİ
[dropcap style=”circle” bgcolor=”#0065ad”]M[/dropcap]ağusa Suriçi esnafı, Derinya Kapısı’nın hemen açılması için “Açın şu kapıyı” sloganıyla eylem yaptı. Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS), Mağusa İnisiyatifi ve Yeni Kıbrıs Partisi’nin (YKP) de destek verdiği eylem, dün sabah saat 09.30’da, Mağusa Suriçi girişindeki tarihi Kara Köprüsü’nde gerçekleşti. Suriçi’ndeki dükkanlarını kapatarak eyleme katılan yaklaşık 60 esnaf, Derinya kapısının önemli olduğunu belirterek siyasilerin refaha destek ve çözüme katkı için verdikleri sözleri tutmalarını istedi. Suriçi esnafı adına eylemin organizasyonunu üstlenen Yılmaz Parlan, Derinya Kapısı’nın hem ülke turizmi ve ekonomisi hem de Kıbrıs Sorunu çözüm süreci için oldukça önemli olduğuna değindikten sonra Derinya mücadelesinin 13 yıldır devam ettiğini ifade ederek “barışın daha fazla beklememesi için açın şu kapıyı” dedi.
“Köprüler insanları buluşturur”
Suriçi esnafı adına konuşan Yılmaz Parlan tarih boyunca köprülerin insanları birleştirdiğini söyleyerek köprülerin Kıbrıs’daki toplumlar için umut ve hayat olduğunu dile getirdi. Derinya Kapısı için 13 yıldır devam eden bir mücadele olduğunu belirten Parlan son bir yılda yürüttükleri kampanyalar sırasında, insanlığın yeni gezegenler, yeni galaksiler keşfettiğini, gezegenlerde uydular aracılığıyla canlı yayın yapıldığını ve solar sistemle dünyayı dolaşabilen uçak üretildiğini ancak KKTC’nin bir Derinya Kapısı’nı açamadığını kaydetti. Suriçi esnafının Derinya Kapısı için düzenlediği eyleme destek veren KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, Mağusa İnisiyatifi aktivisti Okan Dağlı, YKP Genel Sekreteri Murat Kanatlı da açıklamalarda bulundu.
Parlan: AB’nin gönderdiği paraların üzerine yatıldı
Eylemde Mağusa Suriçi esnafı adına basın açıklaması yapan Yılmaz Parlan, Kıbrıs konusunun 43 yıldır, Derinya Kapısı açılma mücadelesinin ise 13 yıldır devam ettiğini dile getirerek buna rağmen siyasilerin oturdukları yerden “bekleyin” dediğini kaydetti. Statükonun ve ona bağlı siyasetçilerin toplumun para kazanmasını ve özgürleşmesini istemediklerini ifade eden Parlan, AB’nin bu kapıların açılabilmesi için 2 milyon 100 bin Euro para gönderdiğini, ancak çivi bile çakılmadığını ve paranın üzerine yatıldığını savundu. Şimdi de AB’den yeni 2 milyon 500 bin Euro istendiğini söyleyen Parlan, Mağusa halkı olarak Kıbrıs’ta barışa katkı yapmak, ekonomik sıkıntıları aşmak için fırsatlar yaratmak ve iki toplumun işbirliğinden kazançlı çıkacağını yaşayarak göstermek için var güçleri ile çalıştıklarını belirtti. Davetleri üzerine kendilerini ziyarete gelen siyasiler tarafından verilen sözlerin tutulmadığını dile getiren Parlan, siyasilerin kendilerine verdikleri sözleri basın yoluyla yanıtladıklarını ve artık esnafın yüzüne bakmaz hale geldiklerini kaydetti. Siyasilerin “Derinya kapısının açılması konusu Kıbrıs sorununun çözümü demek değildir” demeye başladıklarını belirten Parlan, Derinya kapısının en derin konu edildiğini ve AB tarafından destek projelerinin onaylanmasına rağmen zorluklardan bahsedilmeye devam edildiğini söyledi. “Bize verilen sözleri tutmayanların sözüyle anlaşmaya cesaret etmek kolay değildir” şeklinde konuşan Parlan, refaha destek ve çözüme katkı için verilen sözlerin tutulmasını istediklerini kaydetti. Derinya kapısının Kıbırs için önemli olduğunu söyleyen Parlan, “kapıyı açmadıkları sürece siyasilere sempati ile bakmayıp ellerini sıkmayacağız” dedi.
Elcil: Mağusa’nın birleştirilmesi beraberinde çözümü tetikleyecek
Mağusa Suriçi esnafının eylemine destek veren KTÖS adına açıklamalarda bulunan KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, Mağusa Suriçi Esnafının yaptığı eyleme sendika olarak tam destek olduklarını kaydetti. Mağusa’nın yüzde 90’ının adanın kuzeyinde Türk kontrolünde, yüzde 10’unun ise güneyde olduğunu söyleyen Elcil, buna rağmen Mağusa’nın yarım bir şehir olduğunu ifade etti. Bu yıl yapılan bir araştırmayı örnek gösteren Elcil, geçen yıl Protaras ve Derinya bölgesinde elde edilen toplam turizm gelirinin 1,5 milyar TL olduğunu, Mağusa Türk tarafında elde edilen gelirin ise 50 milyon TL olduğunu kaydetti. Ekonominin toplumlular için önemli olduğunu ifade eden Elcil, ekonomi ve ticaret olmazsa devletin varlığını sürdüremeyeceğini dile getirdi. Mağusa’nın birleştirilmesinin önemine dikkat çeken Elcil, bu birleşmeyle beraber tetiklenecek olan sadece ekonominin değil adadaki çözümünde tetikleneceğini kaydetti. “Eğer biz Derinya kapısını, Maraş’ı açmazsak ve bununla ilgili bir faaliyet devam etmezse Kıbrıs sorununun da çözümü mümkün olmayacak” diyen Elcil, siyasilerin yalanlarla toplumu uyutmaya devam edeceğini savundu.
Dağlı: İstimlak sorunu olduğunu söyleyenler yalancı
Eyleme destek gösteren Mağusa İnisiyatifi aktivisti Dr. Okan Dağlı sert açıklamalarda bulundu. Mağusa’da Derinya kapısının açılmasının hayati bir öneme haiz olduğunu belirten Dağlı, Derinya Kapısı’nın hem esnaf için, hem de iki toplumun yakınlaşması için çok önemli bir kapı olduğunu vurguladı. Dağlı, Kıbrıs’ta bir çözüm sürecinin devam ettiğini ancak barış sürecinin bir şekilde hayata geçemediğini ifade etti. Barış sürecini en fazla destekleyen kentin Mağusa olduğuna vurgu yapan Dağlı, Mağusalılar’ın iki toplumun yakınlaşmasına büyük katkı koyduğunu söyledi. Bu kapının açılmasını istemeyenlerin de iki toplumun yakınlaşmasından korktuğunu belirten Dağlı, “barıştan korkuyorlar ve bu kapıda da AB’nin, Rumlar’ın arkasına saklanmaya çalışıyorlar. Biz mert birini arıyoruz. Çıksınlar birisinin arkasına saklanmadan bu kapının neden açılmadığını bize anlatsınlar. Biz karşımızda dürüst insan arıyoruz” şeklinde konuştu. Dağlı, 2003 yılında 1 gecede geçişlerin başlatıldığı gibi Derinya kapısının da akşamdan sabaha kadar açılabilecek bir kapı olduğunu ifade ederek, iddia edildiği gibi bu yolun istimlak sorunu olmadığını ve istimlak sorunu olduğunu söyleyenlerin ise yalancı olduğunu belirtti.
Kanatlı: Askersiz bir Mağusa mümkün
Eylemde Yeni Kıbrıs Partisi adına ise bir konuşma yapan YKP Genel Sekreteri Murat Kanatlı ise, YKP olarak yıllardır bu mücadeleye destek verdiklerini ve destek vermeye de devam edeceklerini belirti. Konunun yalnızca Derinya değil aynı zamanda Maraş’ın yeniden birleştirilmesi olduğunu ifade eden Kanatlı, Mağusa’nın atıl kalmış durumda olduğunu ve askersiz bir Mağusa’nın da mümkün olduğunu düşündüklerini söyledi. Geçen hafta katıldıkları bir panelde Lefke’de ufak tefek mayın sorunu olduğunu ama Derinya’da herhangi bir mayın sorunu olmadığı bilgisi verildiğini belirten Kanatlı, tescilli ve mayın sorunu olmayan, geceden sabaha açılabilecek olan bir yolda halen daha sorunlar olmasına anlam veremediklerini söyledi.
