Sağlık açısından elimizde 2 önemli gerçek vardır;
Birincisi coronavirüsün Kuzey Kıbrıs’ta temizlendiği gerçeğidir.
Dolaşımda değildir ve dolayısı ile birbirimizi bulaştırma tehlikesi de yoktur.
İkinci gerçek ise şudur;
Coranavirüs bulaşıp da hastanede yoğun bakıma alınan 5 hastadan 4’ü öldü.
Elimizde hastaların epkrizleri yoktur ve bu yorum bir miktar eksiklik içerebilir ama yoğun bakım adeta öteki dünyaya açılan kapı gibidir.
5 kişi idi, 1 kişi aramıza geri dönebildi.
*
Ekonomik açıdan ise elimizde 2 değil binlerce acı gerçek vardır.
İşlerini veya gelirlerini kaybeden 10 binlerce insan adeta açlık sınırında yaşamaktadırlar.
Açılan birçok sektör iş yapamaz durumdadır.
“İkinci dalga gelecek” korkusu ile parası olanlar da harcama yapmamaktadır ve piyasada nakit para dönmemektedir.
Bu durum da katma değer açısından ekonomiye vurulan en büyük darbedir.
30 bin öğrenciyi geri getirelim, 200 bin turisttin gelmesi için formüller bulalım diye uğraşanlar Güney Kıbrıs’ta henüz vakaları devam ettiği ve Türkiye’de durumun giderek ağırlaştığı gerçeğine toslamaktadır.
Bizim dışımızdaki bu gerçeklerin anlattığı şudur;
Daha bir süre kendi kendimizle yaşayacağız.
Yüksek risk (ikinci dalga) içerdiği için kapılarımızı kapalı tutacağız.
Kapalı tutacağız çünkü coronavirüs kabusuyla bir daha yüzleşmek istemiyoruz.
5 hastanın girip de dördünün öldüğü gerçeği hafızalarımıza kazındı.
***
Adam paralı ve havalı imiş.
Para kazanırken eğlenmeyi de çok seviyormuş.
Sosyal medyada fenomen olan Rus kadınların rol aldığı “hayırlı bayramlar hacı abi” videosu da ona aitmiş.
Sık sık buralar gelip Girne kıyılarında volta atıp, “original” kumarhane etkinliklerine katılıyormuş.
Tüm bunların yanında lütfetmiş marina ihalesine teklif atmış.
Hızlı yaşamının verdiği konsantrasyon bozukluğundan olsa gerek ihaleyi kazanamamış.
Ama ikinci gelmiş.
Birinci gelen yani ihaleyi kazanan mevcutken ve resmi olarak ihaleden çekildiğini bildirmemişken, hükümet edenler ihaleyi kaybedene özel uçağı ile KKTC’ye gelme izni verdi.
4’ü kadın toplam 9 kişi “teknik heyet” adı altında geldiler.
Ercan havaalanı kapalı olduğu için itfaiyeci kapısından içeri alındılar.
Sonrası bir dolu tevatür;
Karantina koşullarına uydular mı?
Karantina odasından dışarı çıktılar mı?
Kumarhaneye girdiler mi?
Otele götüren şoförden otelde hizmet eden görevlilerden, kumarhanedeki kurpiyerlere kadar kimlerle temas ettiler?
Marina alanında “incelemeler” yaptıkları söyleniyor da ihalenin sahibi Lapta Belediye Başkanı “benim bunlarla görüşmem etik olarak doğru değil nitekim görüşmedim de” dedi. (tam da sorumlu devlet adamı tavrı)
Peki biz bu rezaleti niye yaşadık?
Yetkililer hep bir ağızdan konuşuyorlar ama kusura bakmasınlar durumları şudur;
“Konuştukça batıyorsunuz.”
***
Benim merak ettiğim şudur;
Hani o videoda “hayırlı bayramlar hacı abi” diyen Rus kadınlar vardı ya.
Gelen uçakta onlar da var mıydı?
Eğer varsalar, “hayırlı gidişler Ersin ve Kudret abi…”
