Yerel seçim deyip geçmeyin... - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 27, 2024
Köşe Yazarları

Yerel seçim deyip geçmeyin…

Yerel seçimlerle ilgili süreç hızla ilerlerken bazı partilerdeki bilinmezlik de sürüyor.
20 Mayıs partilerin aday belirlemesi için son gün. Yani partilerin önünde pek bir zaman kalmadı. Haftalar önce  adaylarını belirleyen ve çalışmalara başlayan CTP dışındaki diğer partiler, bazı bölgelerde aday bulmakta zorlanırken, bazı bölgelerde ise bağımsız adaylara destek vererek sorunu çözmeye çalıştılar…
Hükümetin büyük ortağı CTP, 26 bölgede kendi adayını gösterirken, sadece 2 bölgede bağımsız adaylara destek vereceğini açıkladı…
Hükümetin diğer ortağı DPUG ise, 28 belediyenin sadece 16’sında kendi adayı ile yarışacağını, 5 bölgede de bağımsız adaylara destek vereceğini açıklarken, 7 bölgede aday göstermedi…  
Ana muhalefet UBP ise, 24 bölgede kendi adayları ile yarışa girerken, 3 bölgede aday göstermedi. UBP sadece Girne’de “bağımsız” adaya destek vereceğini açıkladı…
TDP ise birçok bölgede aday göstermezken, büyük ilçelerdeki adayları ile şansını zorlamaya çalışacak…
29 Haziran seçimlerinin bir başka özelliği ise, yanlışım yoksa 95 bağımsız adayın yarışacak olması… Rakamın bu kadar yüksek oluşunun nedeni ise, adaylık taleplerinin partileri tarafından kabul görmeyenlerin, şansını bağımsız aday olarak denemek istemeleri ve UBP-DPUG iş birliğinin suya düşmesidir diye düşünüyorum. İttifakın bozulmasıyla birçok partili aday, bağımsız çıkarak, partiler arası sağlanamayan mutabakatı sandıkta gerçekleştirmeyi amaçlıyor. Özellikle Lefkoşa’da DPUG’nin, Mağusa’da ise UBP’nin hala daha aday belirlememesi, aslında iki parti arasındaki ittifakın gayrı resmi olarak, hiç olmazsa bu iki bölgede yapılacağının işaretini de veriyor…
Ancak her iki gizli ittifaka tabanlarının pek de sıcak bakmadığını bilmeyen yok. Dün toplanan UBP Parti Meclisi, birilerinin baskısıyla Mağusa’da aday çıkartmayıp, Arter’in desteklenmesi için karar üretmiş de olabilir. Ancak bu zorlama ve UBP ile  DPUG’nin bu gayrı resmi ittifakı, sandıkta beklentilerinin aksine ters etki yapabilir… Şu da bir gerçek ki, seçim sonuçları, olumlu da olsa, olumsuz da olsa, ısrarcı olan tarafların hanesine yazılacak.
CTP’de, son genel seçimlerde yaşanan kavgaların bu seçimlere yansıyıp, “intikam alma” olayına dönüşeceğini pek sanmıyorum. Zaten CTP disiplini ve üyelerinin partilerine olan bağlılıkları, böyle bir durumun ortaya çıkmasına izin vermez. Aksine, CTP bu seçimlerde mevcut sayılarını katlayarak çıkmanın planlarını yapıyor ve, “ en az 14 belediye” diye kendilerine hedef koyuyor…
Halbuki gerek DPUG, gerekse UBP yönetimleri CTP kadar rahat değil. Her iki parti içerisinde otorite ve idari yönde çatlakların olduğunu hepimiz biliyoruz. Bunlara ilaveten UBP’nin büyük bir mali sıkıntı içinde olduğu da malum…
İşte böylesi bir ortamda partilerin alacakları sonuçlar sadece adaylar için değil, parti yönetimleri için de oldukça önem arz etmektedir. Hepsi de çok iyi biliyor ki, seçimlerde alınacak oylar onları koltuklarından edebileceği gibi, daha da sağlamlaştırabilir…
Neticede sonuçlar ne olursa olsun, hangi parti kaç belediye kazanırsa kazansın, seçim sonrası bazı partilerde iç hesaplaşmalar ve krizler yeniden ortaya çıkacaktır. Hatta daha da ileri gidip, 29 Haziran yerel seçim sonuçları mevcut hükümette dahi bir krize neden olabilir…
Onun için kimse “bu seçimler yerel seçimlerdir” gibi bir düşünceye kapılmasın. Çünkü alınacak sonuçlar, birçok yeni krizi de beraberinde getirecektir…  

 


YERİN KULAĞI VAR

İZİNDEYİZ:
TBMM’nin çalışmaları iptal edildi, anladık… Hem Bakanların, hem bölge milletvekillerinin Soma’yla ilgili yapacak işleri var. Ama bizimkilere ne oldu? Saygı duruşundan sonra “İzindeyiz” dediler ve Meclis’i tatil ettiler. Sosyal medyada bir yorumcu “Eve gidip ağlayacaklar mı?” diye soruyordu. Haksız mı? Ha bir de Başbakan, Yardımcısı ve Maliye Bakanı’nın Soma’ya gidişleri… Onun da anlamını çözemedim. Burada kalıp, ölenlerin yakınları için yardım kampanyası organize etseler, daha hayırlı bir iş yaparlardı… 

SÖZÜN BİTTİĞİ AN:
Soma faciasından kurtarılan bir işçinin sedyeye alınırken, “çizmelerimi çıkarayım, sedye kirlenmesin” sözü, işçiye verilen değeri gözler önüne seriyordu. Aslında yadırgamamak gerek işçinin bu sözünü. Zor şartlarda 3-5 kuruşa, hiçbir emniyet güvencesi olmadan çalıştırılan işçi, “değersizliğini” o kadar kanıksamış ki, yatacağı sedyenin bile, kendinden daha değerli olduğuna inandırmışlar kendisini…

DENETİM SÜREKLİ OLSA, ZEHİRLENMEZDİK:
İşte zehir yer yerde… Ondan sonra da ürünlerde yine zehir çıktı diye dizimizi dövmekteyiz. Bu ilaçların, üretici görünümündeki canilerin zulasında olduğunu herkes biliyordu. Hep birlikte gıda yasası filan diye bağırıp durduk. Oysa, bu zehirlerin kullanımı zaten yasak, cezası da belli. Eksik olan, her yerde olduğu gibi  denetim. İşte bir günlük sıkı bir denetimle Güzelyurt ve Mağusa’da yüzlerce kutu yasaklı ve tarihi geçmiş zehir bulundu. Denetim ada geneline yayılsa, herhalde inanılmaz sonuçlar çıkacak. 

OTOMASYONU BOŞ VERİN:
Sağlık Bakanı Ahmet Gülle, tüm hastanelerin ve eczanelerin otomasyon ağıyla birbirine bağlanmasının planlandığını söylemiş. Hastanelerde doktor hemşire eksiği tavan yaparken siz otomasyonu boş verin sayın bakan. Vatandaşın tek isteği, hastanelerde insan gibi muamele görmek, aradığı ilaçları bulmak. Bunları başarın, bu bize yeter de artar bile…

AYIP OLUYOR:
Cemal Bulutoğluları döneminde hesapsızca harcanan milyonların hesabını sormayan UBP’nin Lefkoşa Belediye Başkan adayı Kemal Deniz Dana, katıldığı bir TV programında Kadri Fellahoğlu’nun harcadığı 160 bin liranın peşine düşmüş ve nereye harcadığının hesabını vermesini istemiş. Sayın Dana Lefkoşalının haklarını savunmak, ödediği paraların nereye harcandığını öğrenmek istiyorsa, önce bu hesabı partisinin Belediye Başkanı Cemal Bulutoğluları’na sorsun. Bir aday, 3-5 oy fazla almak için bu durumlara düşmemeli…

GİT KIBRIS’A HAPİSTEN KURTUL:
Türkiye’nin Hatay ilinde çok sayıda çalma, çırpma suçu işlediği ve 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırıldığı belirtilen Sane Kara KKTC’de yakalanmış. Tutuklanan Sane Kara’ya bazı arkadaşları, “Git Kıbrıs’a hapisten kurtul” demişler, o da kapağı buraya atmış. KKTC’nin dıştaki imajına bakar mısınız..? Dünya burayı, kaçakçıların, hırsızların cenneti olarak görüyor…

 

ZİRVEDEKİLER
Anastasiades, AKEL, PEO ve Politis: Rum Yönetimi Başkanı Nicos Anastasiadis ile AKEL partisi ve PEO Sendikası Soma’da ölen madenciler için taziye mesajı yayınladılar. Politis Gazetesi ise, haberi Türkçe “Acınızı Paylaşıyoruz” başlığıyla verdi. Böyle bir günde gösterdikleri duyarlılık unutulmayacak… 

DİPTEKİLER
LC 714 Plakalı Araç Sürücüsü: Dün Girne’de trafikte seyir halindeki LC 714 plakalı araç sürücüsünün dikkatsiz sürüşü birçok aracı tehlikeye attı. Kulağında cep telefonu, hiçbir işaret vermeden şerit değiştirerek, arkasındaki araçları tehlikeye atan söz konusu araç sürücüsü, kendisini uyaranlara ise, “Haydi, in arabadan kavga edelim” diyerek efelenmeyi de ihmal etmedi. Böyle sürücüler olduğu müddetçe, siz trafikte ne önlem alırsanız alın, hiçbir faydası olmaz. Önemli olan kafaların değişmesi…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar