Bayram sevincim biraz buruk nedense. Düşünüyorum da “Bir ülke yaratsak yeniden” diyorum.
İltimasın olmadığı, hak ve hukukun gerçekten üstün olduğu bir ülke.
Bu ülkede “Demokrasi” tüm kuralları ile çalışsa. İsteyen sağa sola zarar vermeden istediği gibi protesto eylemi yapabilse. Politikacı yalan söylemese hiç. “Dün dündür bugün ise bugün” demese. Sendikacı “haklar ile gaspları” ayırt edebilse.
Hatta kuracağımız ülkede, seçilmiş vekiller anlamış olsalar diyorum oraya halkı temsilen belli bir dönem için gittiklerini ve politikacılığın ömür boyu sürecek bir meslek olmadığını.
Emeğin sömürülmediği, ödenen paranın da karşılığının alındığı bir ülke yaratsak sil baştan…
Yeşil ormanlarla örtülü olsa dört bir tarafı, ağaçlar hiç yanmasa bu ülkede.
Gençlik iş bulabilse hemen ülkemizde. Okulu bitirdikleri günün ertesinde aileler “ne olacak bu çocuk?” demeye başlamasalar. Anneler babalar çocuklarına iş bulacak diye ona buna minnet etmek zorunda kalmasalar. Uzak diyarlara göç etmese umutlarımız…
Sağlam bir ekonomisi olsa devletimizin. Herkes kazandığı ile rahat bir şekilde geçinse. Vatandaş, daha devlet istemeden vergisini, hem de hiç kaçırmadan götürüp verse.
Üretsek durmadan. Topraktan hasat fışkırsa. Atölyelerimiz de tornalar hiç durmasa. Kitaplar yazsak besteler çıkarsak devamlı. Ve bunları dünya ile paylaşabilsek.
İyi okullarımız olsa… Zengin fakir ayırımı olmaksızın hepimiz bu okullara el ele gidebilsek. Hastanelerimiz de güzel yüzlü hep gülümseyen hekimlerimiz ve hemşirelerimiz olsa.
Memurlarımız işlerini sevse… Devlet dairelerinde vatandaş işini şip şak halletse…
Petrol ürünlerine her hafta zam yapılmasa. Benzin sudan ucuz olsa… Su deyince aklıma geldi. Kuraklıktan inlemesek, İki damla yağmur yağınca da “Eyvah sel gelecek” diye korku dolmasa yüreğimiz.
Yediğimizi içtiğimizi bilsek. Emin olsak aldığımız her ürünün devletimiz tarafından kontrol edildiğini. Sofralarımızda zehir ile beslenmeyi engellesek. Topraklarımızda satılan her yiyeceği her suyu güvenle kullansak.
Birde öğrensek artık alkollü araç kullanmamak gerektiğini. Arabada cep telefonu ile konuşmamak lazım geldiğini. En önemlisi süratin gerçekten felaket olduğunu…
Yollarımız geniş ve emniyetli olsa…
Manhester United , Barcelona hade onlardan vazgeçtim Galatasaray gelip Atatürk Stadında bir maç yapsa bizim çocuklarla…
İnsanlarımız anlasa sigaranın sağlıklarına ne kadar zararlı olduğunu ve hiç içmeseler onu. Uyuşturucu Baronları, bu ülkenin ismini dahi bilmese…
Şehirlerimiz tertemiz kalsa hep. Belediyelerimizin huzurlu çalışanlarının tek derdi, bireyi oldukları şehrin daha güzel olması için fikir üretmekte zorlanma olsa…
Bu ülkeye giren çıkan belli olsa. İnsanlar soygunları, kavgayı, tecavüzü sadece filmlerde görse…
İsteyen istediği gibi ibadet etse. İsteyen cami, isteyen cem evi, isteyen kilise yapsa. Ama bunları, toplum mühendisliği ya da dini siyasete araç olarak kullanma hevesi ile değil sadece ibadet için oluştursa…
Limanlarımız “Cruz”larla dolsa. Hava alanımız tüm dünyadan misafir kabul edebilse.
Olmaz mı yani? Çok mu ütopik bu ülke?
İyi bayramlar…
