Gazeteci Selim Sayarı, Türkiye’nin hamlelerine karşı Güney Kıbrıs ve Yunanistan’ın karşı hamle olarak bölgedeki aktörleri yanına çekmeye çalıştığını kaydetti
Gazeteci Selim Sayarı, Türkiye’nin KKTC’den aldığı yetkiyle 2018’de doğalgaz sondajlarına başlayarak Doğu Akdeniz’deki hidrokarbon alanlarında etkin rol oynamaya hazırlandığını ifade etti. Kıbrıs Rum kesimi ve Yunanistan’ın ise bölge ülkeleriyle işbirliği yaparak karşı ittifak oluşturma çabasında olduğunu kaydeden Sayarı, AB üyesi Rum kesimi ve Yunanistan’ın, bölgedeki en büyük doğalgaz rezervlerine ve doğalgaz sıvılaştırma tesislerine sahip olan Mısır’ı yanlarına alarak, İsrail, Lübnan ve Ürdün’ün de katılımıyla güçlü bir bölgesel işbirliği oluşturmayı hedefllediğini kaydetti.
“Yeni kaynaklar enerji denklemi oluşturdu”
Sayarı, zirveye katılan Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’ın, Yunanistan ve Kıbrıs Rum kesiminin, Mısır, İsrail, Lübnan ve Ürdün’le işbirliği anlaşmaları yaparak Doğu Akdeniz’de bir istikrar unsuru haline geldiğini söylediğini ifade ederek. Çipras’ın Rum kesimi ve Yunanistan’ın üstlendiği rolü, bölge açısından çok önemli bir gelişme olarak nitelediğini belirtti.
Sayarı değerlendirmesinde devamla şöyle konuştu: Gözlemcilere göre, Doğu Akdeniz’in güneyindeki hidrokarbon kaynakları konusunda Rum kesimi, Yunanistan ve İsrail arasında varolan işbirliğine, bölgede yeni keşfedilen en büyük doğalgaz yataklarının sahibi Mısır’ın da eklenmesiyle ortaya yeni bir enerji denklemi çıkacak. Bu denklemde bölge ülkeleri Lübnan ve Ürdün de yer alıyor.
“Hedefleri Afroditteki gazı Mısır’a satmak”
Gazeteci Sayarı, değerlendirmesine devamla şu ifadeleri kullandı: “Rumların öncelikli hedefi, Afrodit adını verdikleri 12. parseldeki doğalgazın tamamını deniz altından boruyla Mısır’a satmak ve bu yolla Mısır’ın kendi doğalgaz açığını bir süreliğine de olsa karşılamasını sağlamak. Rumlar yeni parsellerdeki kuyulardan ilerde daha büyük doğalgaz rezervlerine ulaşacaklarını öngörüyor.
Sonraki aşamalarda Mısır’daki doğalgaz sıvılaştırma tesislerinin devreye sokularak Doğu Akdeniz’in güneyindeki doğalgazın sıvılaştırılması ve Yunanistan’la Rum kesiminin güçlü tanker filosuyla sıvı doğalgazın “LNG” olarak Avrupa pazarına taşınması düşünülüyor.”
“Türkiye halen daha en uygun yol”
Sayarı, Türkiye’deki Ceyhan boru hattının, bölgedeki tüm doğalgazın Avrupa’ya sevkiyatı için en ekonomik ve en güvenli tek seçenek olarak durmaya devam ettiğini ifade ederek “Bölgedeki tüm doğalgaz, Kıbrıs üzerinden boru hattıyla Türkiye’ye taşınırsa, ulaşılacak düşük maliyet sayesinde pazarda rekabet şansı bulabilecek.
Bu durum, ilerde bölgenin en büyük doğalgaz üreticisi konumuna yükselecek Mısır ve İsrail’i Türkiye ile işbirliğine yöneltecek en önemli unsur olarak değerlendiriliyor. İsrail daha şimdiden doğalgazın taşınması konusunda Türkiye’nin en mantıklı seçenek olduğu görüşünü dile getiriyor.
Rum kesimi ve Yunanistan’ın başını çektiği ittifak, Ceyhan’ın bu cazibesine alternatif yollar bulmayı da amaçlıyor.
Rum kesimi ve Yunanistan, Türkiye’ye karşı bölgesel ittifak çabalarında Ankara’yla bölge ülkeleri arasındaki siyasi sorunları kullanıyor. Kıbrıs sorunu başta olmak üzere, Mısır’la Türkiye arasındaki ilişkilerin henüz normalleşme seviyesine ulaşamamış olması, Türkiye-İsrail ilişkileri için halen süren siyasi çabalar, Rumların elindeki en büyük koz olarak gösteriliyor.”
