Uluslararası İlişkiler uzmanı öğretim üyesi Hayriye Kahveci, Güney Kıbrıs, İsrail, Mısır ve Yunanistan’ın özellikle enerji konusunda beraber hareket etme çabası, bölgede ciddi bir güç olan Türkiye’ye karşı oluşum olarak niteledi
ARAMA AÇIKLAMALARI TETİKLİYOR: HayriyeKahveci, özellikle son dönemde Türkiye Cumhuriyeti Enerji Bakanlığı tarafından Doğu Akdeniz bölgesinde sondaj faaliyetlerinin başlatılacağına dair yapılan açıklamaların geçen gün Lefkoşa’da gerçekleştirilen ve Güney Kıbrıs, Yunanistan ve Mısır’ın katıldığı bu tarz süreçlerin tetikleyicisi niteliğinde olduğunu söyledi
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Kuzey Kıbrıs Kampüsü Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Hayriye Kahveci, Kasım 2014’de Kahire’de gerçekleştirilen ilk üçlü zirveden sonra geçtiğimiz günlerde Lefkoşa’da Mısır, İsrail ve Güney Kıbrıs arasındaki beşinci zirvedeişbirliği antlaşmalarının devamı, ülkeler arası işbirliklerindegelinen aşama gibi konuların ele alındığını söyledi.
Kahveci, enerji, göç, turizm , çevre, kültürel mirasın korunması, bilgi ve iletişim teknolojileri, tarımvediyaspora konularında ortak işbirlikleri geliştirmek için bir deklarasyonyayınlandığını da belirtti.
Kahveci, genel anlamda üç ülkenin jeopolitik bir stratejik blok oluşturma çabası olduğunu kaydederken 2014’den günümüze gelinen süreçte böyle bir etkin bloğun pratik anlamda hayata geçirilemediğini belirtti. Kahveci, bu tarz anlaşmaların karşılıklı iyi niyet beyanı olma özelliği taşımakla birlikte taraf ülkelerin başka devletlerle ayrı ayrı ilişkileri bu birlikteliğin etkinliğini sınırlamakta olduğunu açıkladı.
“Türkiye’nin arama açıklamaları bu süreçleri tetikliyor”
Kahveci, özellikle son dönemde Türkiye Cumhuriyeti Enerji Bakanlığı tarafından Doğu Akdeniz bölgesinde sondaj faaliyetlerinin başlatılacağına dair yapılan açıklamaların bu tarz süreçlerin tetikleyicisi niteliğinde olduğunu söyledi.
Üçlü zirveye taraf ülkelerin liderlikleri açısından bakıldığında bu tarz girişimlerin kendi iç siyasi propaganda mekanizmalarında kullanılabilecek girişimler olarak değerlendirilebileceği ifade eden Kahveci, “özellikle son günlerde İran, Türkiye ve Rusya arasında gerçekleştirilen zirve çerçevesinde de uluslar arası ilişkiler ve devletler arası güç dağılımları arasındaki yeniden yapılanma girişimlerinin bir parçası olarak kabul edebiliriz” diye konuştu.
“Türkiye ile stratejik ortaklık alanlarının genişletilmeli”
Kahveci, Kıbrıs Müzakerelerin özellikle güneydeki başkanlık seçimleri ile ilintili olarak durağan bir döneme girmesi ve Kuzey Kıbrıs’ın tanınmamış bir ülke olarak uluslararası arenada yeterliliklerinin sınırlı olması nedeni ile böylesi bir uluslararası ortamda yapabileceği tek şeyin bahsekonu alanlarda ve özellikle enerji konusunda Türkiye ile stratejik ortaklık alanlarının genişletilmesi olabileceğini belirtti.
Kahveci cümlelerini şöyle bitirdi: “Bu bağlamda son yıllarda gündemde olan elektrik enterkonneksiyonuna ilişkin işbirliği çalışmaların bir an önce tamamlanması ve İsrail, Mısır ve Kıbrıs liderlikleri tarafından kurgulanmaya çalışılan stratejik bloğun zayıflatılmasına yönelik adımlar atılması gerekmektedir. Çünkü herşeyden önce bu zirve tarzındaki girişimler uzun vadede Kıbrıs Sorunu’nun kalıcı bir çözüme ulaşabilmesi önünde engeller olarak karşımıza çıkmaktadır.”
