Tek eksiklik - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 19, 2024
Köşe Yazarları

Tek eksiklik

İngilizlerin adaya gelişinde imar işlerine başladıkları ve bu çerçevede trafiği de düzenledikleri, belirli yerlere roundabout’lar koyduklarını dünkü yazımızda belirtmiştik.


Ahalimiz kurallara uyan bir ahalidir.
Kırmızı yanarsa durur.
Yeşil yanarsa geçer.
En çok turuncuda bocalar.

Çemberler ilk yapıldığında henüz at arabaları, eşek, katır ve atlar yollardaydı.
Eşeklerle bile trafik kurallarına uyulurdu.
Sarayönü’nden nice eşekli yolcu yeni düzen karşısında şaşmamıştır.
Şimdiki Mercedesler gibi…

Düzene uymak iyi bir şeydir.
İnsanların belirli kurallarla ahenk içinde yaşamasını sağlar.
Ki, hukuk tarifi de beş aşağı beş yukarı budur.
Fakat bizim cemaatimiz kendisini düzene fazladan kaptırmıştır.
Eşekli dönemde de, Mercedes’li dönemde de.

Haberlere göre,
Baş imam Arnavutluk’a cami yaptı,
Karşılığında da Türk okullarının kapatılmasını istedi.
Meğer, o okullar paralelcilerinmiş.
İmam kulaklarına fısıldamış onların terörist olduklarını.
Zavallı Arnavutlar, bir cami karşılığında ne hallere düştüklerini düşündüler.
Ama dik durdular.
Bir Arnavut vekil “Ben insan öldürmeyen bir terör örgütü görmedim” dedi.

Ama Arnavutların derdi onun bunun terör örgütü mü, paralelci mi, sunni mi, hırsız mı, yüzsüz mü olduğu değilmiş.
Onların derdi,
Bir cami karşılığında böyle bir şeyin nasıl olur da istenebilmesiydi.
Kendi ülkeleri bağımsız bir ülkeydi sonuçta.

Biz Arnavut değiliz…

Denildiğine göre Arnavutluk Avrupa’nın en fakir ülkesidir.
Bilmiyorum ama belki de en onurlu ülkelerinden biri de.
Baş imam oradan ayrılınca, Arnavutluk parlamentosu toplanır ve
İmamın cami meselesini tartışır.
Bir iktidar vekili yaptığı konuşmada, önerilen okulların kapatılması isteğini parlamentonun ret etmesini ister.
Tek bir gerekçeyle.
“Biz Türkiye’nin sömürgesi değiliz” diyerek.

Ortak noktalar var.
Bir zamanlar onlar da Osmanlı yönetimindeydiler, Kıbrıs da.
Onlara da dayatma var, Kıbrıs’a da.
Onlar da Müslüman, burası da…

Ayrıldığımız nokta ise ta İngiliz döneminden günümüze her şeye uyum gösterilmesidir.
Bize kapat dediklerinde kapatırız,
Aç dediklerinde açarız.
Ezan Türkçe olsun,
Yok Arapça olsun derler,
Bize uyar yaparız.
Temel atalım dediklerinde, baretler hazır.
Buraya külliye lazım,
Şuraya ve şuraya cami,
Üniversitelere ilahiyat fakültesi…
Yaparız.
Suyunuz tuzlu Manavgat suyu içiniz derler,
Ta Manavgat’tan su gelecek, bekleriz.
Musa’nın denizleri yardığı gibi denizler yarılacak…
Nedir bunun karşılığı diye sormayız…
Sanki,
Şey,
Bilmem ama,
Sömürge mi desem…

Bu durumda,
Buradaki tek eksiklik,
Mecliste Arnavut olmaması mı desem?..


Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar