“Bu sokağı çok sevdik” - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 16, 2024
KıbrısManşetRöportaj

“Bu sokağı çok sevdik”

 

 


HK Ajans

[dropcap style=”circle” bgcolor=”#0065ad”]B[/dropcap]u hafta sizleri  Lefkoşa Dereboyu Kumsal’da bulunan Little İtaly’e götüreceğiz.  Küçük bir mekanda farklı tatlar bulacağınız sıcak bir ortam. İncecik pizza hamuru üzerinde farklı tatlar denemek için iddeal bir mekan. Dereboyu’ndaki bu sokakta 4 farklı konsepte 4 dükkanı yan yana bulabilirsiniz. Burada mekan sahipleri dayanışarak çalışıyor ve mümkün olduğunda birinin sattığını diğeri satmıyor ki bir birilerine destek olabilsinler.

Daha önce de bu dükkanlardan Delatte’yi sizlere tanıtmıştık. Bu hafta da İtalyan lezzetlerini bulabileceğiniz Little İtaly’e götürüyoruz sizi. Mekan sahibi OKAN TEVİ 1980 Manisa doğumlu. Evli ve bir çocuk babası.

15 yıldır KKTC’de yaşıyor.15 Yıl önce buraya İzmir’den çalışmak üzere gelmiş ve bir daha geri dönememiş. Kendisi ülkemizi sevip buraya yerleşmiş. Özellikle diyet, vejeteryan veya vegan ve glutensiz pizza yemek istiyorsanız mutlaka buraya uğrayın diyoruz. Tabii ki, nutellalı pizzayı da unutmamak gerekiyor.

Tevi, macerasını Haber Kıbrıs Ajans’tan Selda İçer’e anlattı.

SORU: Siz Little İtaly’nin işletme sahibisiniz? İlk olarak şunu soralım. Neden Little İtaly?

TEVİ: Aslına bakarsanız ben yaklaşık 15 yıldır bu sektörün içerisindeyim. Daha önce de yine benzer bir yerde işletme müdürlüğü yaptım. Restorantçılıkla hep iç içe idim. Bir Beach Clup’da idim. Son dönemlerde Kıbrıs halkının İtalyan mutfağına ilgisini gördüm. Orada pizza satışlarımız artmıştı. Dolayısıyla, “ bir gün kendime İtalyan restoranı açacam”dedim. Öyle bir hayalle başladı ve iki yıl içerisinde de gerçekleştirdim hayalimi. Tamamen Kıbrıs halkının İtalyan mutfağına olan ilgisinden doğdu Little İtaly.

SORU: Ne kadar zamandır Kıbrıs’ta yaşıyorsunuz?

TEVİ: 15 yıl oldu. Ben tamamen iş amaçlı buraya geldim. Türkiye’de İzmir’de de restorantcılıkla uğraşıyordum daha sonra Girne’ye geldim. Çalışmaya başladım ve Kıbrıs’ın havasını, yaşamını sevip burada kalmaya karar verdim. Herşey İzmir’e çok benziyor. Daha sonra evlendim, çocuğum oldu artık buralıyım.

“Bu sokağı çok sevdik” (3)

SORU: Bulunduğunuz bölgede 4 dükkan dip dibesiniz. Hepiniz de küçük mekanlar. Bunu nasıl yorumlamak lazım?

TEVİ: Bu tamamen tesadüf. Biz burayı açtığımız zaman bizim yanımızda bir sandüviç dükkanı ve onun yanında da bir bar vardı. Burayı ben yoldan geçerken gördüm. Bir depo idi burası. Bölge olarak burası çok hareketli. Konsept küçük ve bir ara sokak istiyordum her zaman. Dolayısıyla da burası bana çok cazip geldi.

SORU: Yan yana 4 dükkan olmanızın size artısı-eksisi nedir?

TEVİ: Her zaman artısı vardır. Hatta ben şunu da isterdim. Öyle bir sokak olsun ki, karşıda  restorant olsun, karşısında bar, cafe olsun ki insanları çeksin. Ne kadar mekan, o kadar insan. İnsanlar keşfetmeye geliyorlar şimdi. Herkesin kendine ait bir çevresi var. Burada işler tamamen çevre ile dönüyor.

Arkadaş ilişkileri, dostluk ilişkileriyle. İnsanlar arasında her zaman bir dayanışma sözkonusu. Ben burayı açarken de çevreme güvendim.

Yan tarafımdaki sandüviçci arkadaşım da öyle. Onun yanındaki Delatte de öyle. Biz, hep çevremiz üzerine inşa ettik herşeyi. Ortak, yemek arkadaşlarımız vardır. Bana geliyor yemeğini yiyor, Delatte’ye gidiyor, kahvesini içiyor, tatlısını yiyor. Dolayısıyla, bu sokağa geldiğinde bir gün içerisinde keyifle aktivitesini yapıp, keyfle gününü tamamlıyor.

Sabah gelip sandüviçini yiyen, öğlen kahvesini içen, akşam da yemeğini, yine bu sokakta yiyen insanlar oluştu ve, ağızlarında tek bir cümle var. “ Biz bu sokağı çok sevdik.”

Keşke diyoruz sokakta daha çok bu tip dükkanlar olsa. Ben yaptığım işe güveniyorsam, kendime inanıyorsam ve insanlar bunu taktir ediyorsa, demek ki doğru birşey yapıyorum. O nedenle yanımıza her türlü restoran açılabilir. Bundan hiçbir zaman gocunmam ben. Günün sonunda ilişkiler de önemli. Biz burada yan yana dükkanlarız.

Biz 3 dükkan sürekli bir birimize destek veriyoruz. Herkes emek harcayarak bu mekanları açtı. Bir şekilde bir birimizi desteklememiz lazım.

SORU : Ne kadar oldu mekanınızı açalı? Piyasayı nasıl değerlendiriyorsunuz?

TEVİ: 17 ay oldu. Ekonominin dengeleri burada açıkcası yok. Tamamen döviz odaklı yaşıyoruz. Dükkan kiramız döviz en basitinden. O nedenle inişler, çıkışlar çok etkiliyor. Dereboyu’nda olmak biraz zor. Herşeyin bir bedeli var. Dükkan sahipleri de haklı. Tek bir avantajımız var bizim restorant, bar, cafe işletmeleri her zaman kazançlarını nakit alırlar. Bizi de ayakta tutan budur. Çünkü vadeli  verilen birşey yok burada. Piyasa çok dengesiz.

“Bu sokağı çok sevdik” (2)

SORU: Siyasetin ekonomiyi ve sizin gibi küçük işletmeleri etkilediğini düşünüyor musunuz?

TEVİ: Tabii ki düşünüyorum. Bu konu çok derin. Bu dünyanın her yerinde böyledir. Türkiye’ye baktığınız zaman orada da böyle. Ekonomi bambaşka bir dünya ve onun dinamikleri karşısında hiçbirşey duramıyor.

Birilerinin menfaatleri olduğu sürece, bu durumlar böyle sürüp gidecek.

SORU: Türkiye’den gelip burada yatırım yapan genç bir girişimci olarak, piyasadan, ekonomiden memnun musunuz?

TEVİ: Birçok yere göre iyiyiz aslında. Burada dediğim gibi küçük bir yapı var. Bunun getirdiği faydalar var.

SORU: Little İtaly’e gelen müşteriler farklı ne gibi tatlar bulurlar?

TEVİ:  Bir kere Pizzamız tamamen İtalyan usulü ve ince hamurdan. Makarnalarımız, lazanyamız var. Kıbrıs’ta olmayan birşeyi yapıyoruz, nutellalı Pizza. Tiramisu yapıyoruz alışılmışın dışında.

“Bu sokağı çok sevdik” (5)

SORU: Vejeteryan pizzalarınızın çok çeşitli olduğunu biliyoruz?

TEVİ: Şimdi diyet menüler de yapıyoruz. Çünkü insanların hayatı neredeyse diyet oldu. Dolayısıyla, yaz aylarında özellikle insanlar hamur yemekten kaçınıyorlar. Bunlar için alternatifler ürettik. Hamursuz pizza yapıyoruz. Vejeteryan pizzanın üzerinde bulunan malzemenin tümünü koyuyoruz. Güveçe koyup fırına veriyoruz.

Günün sonunda hem yağsız, hem unsuz bir lezzet çıkıyor ortaya. Diyet yaparken, spor yaparken insanlar farklı sağlıklı tatlar arıyorlar. Biz de bu imkanları onlara sunmaya çalışıyoruz.

SORU: Şimdi hem vejeteryan, hem vegan olan insanlarımız var.

TEVİ: Onlar için de alternatiflerimiz var tabii ki. Hatta sırf bunun için gelen misafirlerimiz var. Onların reçeteleri var bizde. Onları uyguluyoruz. Hatta, glutensiz pizza da yapıyoruz. Ancak bunun için gelecek olan misafirin bunu bir gün önceden bize bildirmesi gerekiyor.

Çünkü, o hamurun dinlenmesi gerekiyor. Bizim duruşumuz şu: Olmaz diye birşey yok, sadece zaman alır. Herkesin talebine cevap vermeye çalışıyoruz.

SORU: İtalyan mutfağında olanları burada sunuyorsunuz diyebilir miyiz?

TEVİ: Bu çok iddialı olur. İtalyan mutfağı çok çeşitli. Bu metre karede bunları yapmak zaten mümkün değil. İlerki projemiz de budur. Eğer bir gün “Little İtaly” büyür ve “İtaly”, olursa, gerçekten İtalyan mutfağında olan her şeyi orada yapmaya çalışacağız.

“Bu sokağı çok sevdik” (1)

SORU: Şu anda içinde bulunduğumuz mekanın kapasitesi nedir?

TEVİ: Şu anda 50 kişilik oturma alanımız var. Sabah 11.00 akşam 23.00 arası hizmet veriyoruz. Akşam 23.00’de mutfak kapandıktan sonra şarap ve peynir tabağıyla misafirlerimiz gecesine devam edebilir.

Benim şu anda 5 personelim var. Kendim de mutfağa girerim. Kendi pizzalarımı kendim yaparım. Özetle, samimi bir ortamımız var burada.

SORU: Son olarak ne eklemek istersiniz?

TEVİ: İnsanlar bir birini sevsin. En önemlisi bu bence.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar