Cep’e bir mesaj.
Kutlu Doğum Haftası Başladı.
Ayrelli Festivali Gerçekleştiriliyor…
Aynı gün…
…
Pazar günü.
Ahali ne yapsın?
Kimisi Ayrelli Festivali’ne koştu, kimisi Kutlu Doğum’a.
…
Eskiden sinemalarda “İki Film Birden” vardı.
Genellikle biri yabancı biri de Türk filmiydi.
Afişler önceden hazırlanır, çığırtkanlar da sokaklarda anons yaparlardı.
…
Şimdi cep var.
Anında haberdar oluyorsunuz.
Bu yüzden en acı haberler bile kanıksanmakta!
Kim öldü, kim kaldı artık kimsenin pek umurunda değil!
…
O zamanlar bu teknoloji olsaydı, Zafer Sineması herhalde göstereceği filmleri SMS yoluyla ahaliye duyuracaktı!
Meccane günlerini düşünün artık!..
…
Dünyada İslamî kültüre göre yaşamak isteyenler, yaşamlarını teknolojiye uydurmak durumunda kalıyorlar.
Eskiden mikrofon mu vardı?
Hoca çıkar, cami şerefesinden çıplak sesle ezan okurdu.
Duyan duyar, duymayan duymazdı.
Gürültü de olmazdı.
Mikrofon çıkınca, imam dayanamadı, mikrofon kurdu.
Ayak uydurdu…
…
Camide namaz kılar diyelim.
Erkek erkeğe!
Ansızın, cebinden bir ses:
Bib bib!
Sessize koymayı unutmuş!..
…
Televizyonlarda görüyoruz.
Kapalı giyinmek ister.
Çoluğunu çocuğunu buna uydurur.
Sonra, mesele ideolojik hal alır, sıra seçime gelir, oya dönüşür!
Lakin, bakarsınız, sürdüğü ruj önde gitmekte; güneş vurduğunda ışıklar yaldızlaşmakta dudaklarında!
Kaşlar yay gibi alınmış.
Kuaförlerde manikür, pedikür tamam.
Altında kot pantolon.
Kimisine yakışıyor da nemelazım.
Gizem de var…
Sadece teknolojide değil, modadan da geri kalınmıyor…
…
Ama mesele bu değil.
Mesele ayrelli.
Kutlu Doğum Haftasına denk düşmüş!
Eskiden bu kutlu gün yoktu.
Ayrelli vardı fakat festivali yoktu.
Şimdi, iki kutlu gün bir arada!
Herhalde dini açıdan bir mahsuru yoktur!..
İsteyen Ayrelli Festivali’ne gitsin, isteyen Kutlu Doğum’a.
…
İki film bir arada!
…
Siz ayrelli yerken,
Ve kapı gındırıkken,
Her şey olabilir!
