Siyasetin büyük yalanları! - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Çarşamba, Nisan 24, 2024
Köşe Yazarları

Siyasetin büyük yalanları!

cenk dilerCenk Diler

Sadece iki büyük yalanınız ile yetineceğim.

KKTC Bakanlar Kurulunun, BÜYÜK YALANLARINDAN BİRİ: Devlet, Ekonomik ve Sosyal Ödevlerinin Sınırı ile ilgili Anayasa’nın 66’ncı maddesi “Devlet, bu Anayasa’da belirtilen ekonomik ve sosyal amaçlara ulaşmak ödevlerini, ekonomik gelişme ile mali kaynaklarının yeterliği ölçüsünde yerine getirir” hükmü uyarınca, ekonomik koşullar ve bütçe imkanlarındaki zorunluluğun ivediliği dikkate alınarak, bütçe giderlerinin %80’inin personel giderlerinden oluştuğu gerçeğinden hareketle, 2019 Mali Yılı’nda Esas Yasa kapsamında bağlanan gelir ve aylıklara, Ocak ve Temmuz aylarında olmak üzere yılda iki kez konsolide edilerek uygulanan Hayat Pahalılığı Ödeneği Hakkını düzenleyen değiştirilmiş şekliyle (12 ilgili yasaya) istinaden Temmuz 2019 ayında uygulanacak olan Hayat Pahalılığı Ödeneği’ne ilişkin yapılacak hesaplamada ortaya çıkacak yüzdelik artış oranının 2 (iki) puan eksiltilerek tasarruf sağlanması amaçlanmıştır.


Eminim ki aklınızda bu kararın gerçekleri yansıtmayıp, yalan olduğuna dair yüzlerce demeç dizilidir. Ne diyorlardı? Güya, YANLIŞ HESAP yapmışlardı!  Halbuki, maaşlardan kesintiyi sağlayan karar içerisinde bir yanlışlık yapıldığına dair hiçbir ibare yok! Her türlü gereksiz şeye para harcayan bu hükümet, tasarruf etmeyi, halkın ensesinden seçmiş. Bütçe giderlerinin %80’inin personel giderlerinden oluştuğu da YALAN üstelik. İnanmayan Maliye Bakanlığının resmi web sayfasına baksın! En ince hesap kitap ile bu giderler %35 bile değildir. Kim atmışsa %80 rakamını civcivleri aç bıraktığı aşikar.

“Minareyi çalacak olan kılıfını hazırlar” imiş! Acemi “siyasetçiler” sizi! Bunu bile beceremediniz. Orada 10 Bakan oturmuş, başlarında da 1 Başbakan var ve yanlış hesap, yalan bilgi veriyorsunuz halka!

BAŞKA BİR BÜYÜK YALAN: O kadar işinin ehli, liyakatlı, uzman kişi dururken, eski bir siyasiyi istihdam ediyorsunuz. Diyet dorcumuz var. Partizanlık yapıyoruz. O bölgenin de oyunu devşirmeye ihtiyacımız var. Ahbap çavuş ilişkileri bunlar, diyeceğinize, yine binbir dereden su getiriyorsunuz. Yok efendim; KTHY’nın batış nedenlerini araştıran komitede çalışmış. Çalıştı da sonuç ne oldu? İki defa oluşturulan komite çalışmalarını tamamlayamadan, raporları dışarıya sızdırıldığı için dağıldı! Digitec İletişim Limited ile ilgili kurlan komitede de görev almış! E? Almış da ne yapmış? Şimdi kendisini bu göreve atayan başbakan idi bu soruşturmayı açtıran, savcılığa şikayette bulunan. Benim firmam bu vergiyi ödüyor da o niye ödemiyordu sorunun esas temeli. Hatırlayın! Sonuçta ne mi oldu? Savcılık onbinlerce lira masraf edip Türkiye’den getirttiği uzman tanıkları mahkemede dinletmedi bile. Kimilerine göre 7 milyon lira, kimilerine göre 15 milyon lira duman olup uçtu! AB Uyum Yasaları’nı görüşmüşmüş! Kaç tane? Hangilerini? Siyasal Partiler Yasası ve Seçim ve Halkoylaması Yasası değişikliklerini hazırlamış! Seçim Yasası acaba bu garabet seçim yasası mı? Yüksek Mahkeme Başkanı’nın bile, bu yasa ile başka seçim yapmayın, dediği yasa mı? DAÜ Kuruluş Yasası’na ne demeli? Hala daha o antidemokratik yasa üzerinde uğraşılıp durulmuyor mu?. Katıldığı başka bir yasa çalışması olan; Uyuşturucu Bağımlıları ve Kullanıcılarıyla İlgili Yasa’nın kime ne yararı oldu ki?

Başardıkları ortada! Başaramayacaklarını varın siz hesaplayın. Milletvekilliği döneminde, esas işi olan kürsü ile bile, ender teması olan birinin hizmetlerine ihtiyaç duyuluyormuş!

“Ufak ortak Bakanları” ne diyor bu işe? Bakanlar Kurulu Kararları OY BİRLİĞİ ile alınmıyor mu? Yukarıda sadece iki örneğini verdiğim ucube kararlar alınırken, siz uyuyor musunuz? Neden itiraz etmiyorsunuz? Niye isyan edip kurulu terk etmiyorsunuz? Yoksa bu kararları “bugün bana yarın sana” kaygısı ile doğru mu buluyorsunuz?

Bu gibi kararlara imza attığınız için, toplum nezdinde itibar kaybedip, eski siyasetçilerden bir farkınız kalmadığından dolayı, partiliniz olup, pırıl pırıl, pırlanta gibi gençlerinizin de aynı kefede algılanmasına vesile oluyor, Uğur Çulhaoğlu gibi verilecek her türlü görevi fazlası ile hak eden değerlerin de yıpranmasına kapı açıyorsunuz.

Ayıptır, yazıktır, günahtır!

Bütün bu yapılan; suçlara, yanlışlıklara, kötü yönetime, kirli siyasete, bal gibi, siz de ortaksınız.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar