İngiltere’de 12 Aralık’ta erken genel seçimler var. Mecliste yer alan milletvekilleri Brexit konusunda anlaşamadıkları için Muhafazakar Parti başkanı, Başbakan Boris Johnson’un Brexit ile ilgili AB ile anlaşmasını onaylamadılar.
Başbakan kendi partisinin bazı milletvekillerinden bile destek bulmadı. Başbakan Boris Johnson da çareyi erken seçimde buldu ve İngiltere hızlı bir şekilde seçime gidiyor. Tabii ki seçim kampanyaları da hemen başlamış oldu.
Ana muhalefet partisi İşçi Partisi Brexit konusunda net bir karar veremediği için seçim propagandasını daha çok sosyal haklar üzerinden yürütüyor. “Şimdi gerçek değişim zamanı” şeklinde bir sloganla Muhafazakar Parti iktidarını devirmek istiyor.
Eğitimle ilgili de çok etkileyici bir video hazırladılar. Parti başkanı Jeremy Corbyn’in “The Best” diye başlayan ve eğitim adına yapılacakların anlatıldığı bu videoyu izlemekte yarar var. Özellikle bizdeki seçim stratejisi yürütenlerin dikkatle izlemesi gerekiyor. Çok etkileyici bir çalışma olmuş…
İşçi Partisi eğitimde can alıcı noktalara değiniyor. Benim de çok önemsediğim ve özellikle Kıbrıs’ta da sürekli dile getirdiğim bir anlayışı ortadan kaldıracaklarını söylüyor.
Ne diyor Corbyn? “Gereksiz SATS sınavlarını kaldırıp, her çocuğun sınavlara değil hayata hazırlandığı bir eğitim”. SATS sınavları, bizdeki kolej sınavı anlayışına yakın bir anlayışın ürünü ve çocuklar gereksiz bir şekilde bu sınavlara hazırlanıyor.
“Her çocuğun bir müzik aletini çalabileceği, drama ve dans ile ilgilenebileceği bir eğitimden” bahsediyor İşçi Partisi. OECD verilerine göre en kalabalık sınıflara sahip olan İngiltere’de Corbyn’in İşçi Partisi sınıflardaki öğrenci sayısını 30’un altına düşürmekten bahsediyor.
İngiltere’de devlet okullarında öğrenim gören her çocuk için aileler her gün yemek parası için iki sterlin ücret ödüyor. Benim gibi iki çocuğu olanlar her gün dört sterlin ödemek zorunda… Yılda 200 gün okula gidilse, her sene 800 sterlin yemek parası ödüyorum demektir. İşçi Partisi devlet okullarında ücretsiz yemek dağıtılacağını söylüyor. Ayrıca okulların ekonomik olarak destekleneceği bir planlamadan bahsediliyor. 2 ile 4 yaş arasında çocukları olan ailelere haftada 30 saatlik bir bakım hizmeti verileceğinin vaadini veriyor İşçi Partisi…
İşçi Partisi esas can alıcı noktaya üniversiteler üzerinden vuruyor. Yılda 9 bin sterlin üniversite harcı ödeyen veya borçlandırılan bir öğrenci için muhteşem bir fırsat sunuluyor. İşçi Partisi “herkes için ücretsiz üniversite eğitimi” diyor. Bir de buna ek olarak özellikle işçi sınıfı ailelerin çocuklarının gidebileceği bir üniversite eğitiminden bahsediyor.
Elbette Britanyalılar İşçi Partisi’nin bu vaatlerini gerçekçi bulur ve olabileceğine inanırlarsa İşçi Partisi, 2010’dan beri devam eden Muhafazakar Parti iktidarını devirebilir. İngiltere’de Tony Blair rüzgarının estiği 90’lı yıllar sonunda da 1997 yılında yapılan seçimlerde İşçi Partisi eğitimde önemli vaatlerde bulunmuş ve seçimi kazanmıştı. Tony Blair ile İşçi Partisi tarihte hiç olmamış bir şeyi başarmış ve üç dönem iktidarda kalmıştı. 1997-2010 arası süren İşçi Partisi iktidarı ve Tony Blair efsanesi de 2010’da son bulmuştu. Bugün Tony Blair’in adını anan yok. O yıllarda milletvekili olan ve partinin sol kanadında yer alan Jeremy Corbyn’in liderliğindeki İşçi Partisi bakalım özellikle eğitimdeki bu radikal çıkışı ile Britanyalı seçmenleri etkileyebilecek mi? Acaba bu vaatlerin yapılabilme olasılığı nedir? İngiliz maliyesi ekonomik olarak bu vaatler yerine getirebilecek bir genişliğe sahip mi?
Elbette İşçi Partisi bu vaatleri verirken mutlaka bazı hesaplamalar yapmıştır. İktidara gelirse bunları nasıl hayata geçirebileceğini de düşünmüştür. Seçimlere dört haftadan az bir süre var. Britanyalılar bakalım İşçi Partisi’ne iktidar yolunu açacak mı?
Hep birlikte göreceğiz…
