Şey… Ben bir aşık olayım en iyisi! - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 27, 2024
Poli

Şey… Ben bir aşık olayım en iyisi!

Eğer başlığa aldanıp aşık olmak üzerine bir yazı beklentisine girdiyseniz; olasılıklarınızı sınırlandırdınız demektir. (Başlığa bakıp önyargı ile okumayanları geçtim, zaten ben sizin bu yazıyı okuyabilme ihtimalinizi sevdim). Hayatta en büyük hazinemiz sınırsız olasılıklarımız olmasıdır. Ve eğer siz bu cümleyi okurken, “her konuda değil” dediyseniz, yazıyı da okumadan sınırlandırdınız demektir. Evet, her konuda değil belki… Bu da bir olasılık tabi…

Öğrencilik dönemlerinizi düşünürseniz (ya da eğer bir öğrenciyseniz), çoktan seçmeli sınavları sevenlerin çoğunlukta oluşunu bilirsiniz. Sınav testse eğer, cevap size sunulan 4 veya 5 seçenekten biri olmalı…(olmayabiliyor bazen – soruda hata olabiliyor mesela). Ancak hayatın akışında sınırlandırılmış seçenekler, çok da mutlu etmiyor insanı. Öyle ki, “Bırak beni boğulayım ihtimaller denizinde” diye şarkı sözüne bile taşınmış… Sınırsız olasılık derken kast edilen, herhangi bir temele dayandırılmamış olasılıklardır. “Ya budur, ya da şu olabilir” diyerek, başka ihtimal göremediğimiz konularda, “aklımın ucundan geçmemişti” cümlesini kurdurtan bir başka olasılık belirebiliyor aniden mesela… Biz, gerek deneyimlediğimiz yaşanmışlıklardan, gerekse çevremizden öğrendiklerimizden, hatta önyargılarımızdan oluşturduğumuz verilere bakarak olasılıklar üretmeye programlanmışız.


Potansiyel kavramı, yani var olan başka verilerden yola çıkarak, bir şeyin olabileceğini düşünmeniz; aslında varsayımlardan doğan bir sonuç algısı oluşturur. Bu da olasılıkları sınırlayan bir önyargıdır. Bir zamanlar çok istediğim bir arabanın benim olmasının ancak büyük bir borca girerek ya da piyango kazanarak benim olabileceğini düşünmüştüm. Daha da komiği, (hani yeni gelmişim adaya, param da yok ya) piyangodan bana çıkacağı inancına kendimi kaptırmıştım. Şimdi bakınca şımarıklık mı desem, çocukluk mu, delilik mi bilemiyorum; alamadığım piyango biletinin yasını tutmuştum! Babacığımın bana o siyasi parti biletini bir şekilde tedarik edişini unutamam… da bana çıkmadı ki o araba! Ben piyango biletini, arabanın benim olması için bir potansiyel oluşturduğunu düşünürken, aklımın köşesinden geçmeyecek bir şekilde arabanın bana gelebileceği ihtimalini hiçe saymıştım.

Olasılık arayarak ihtimallerinizi sınırlamayın! Başka bir siyasi partinin piyango çekilişi büyük ikramiyesi olan, aynı model araba, 3 ortaklı bir şirketin aldığı bilete çıktı. Ve satmak zorunda kaldıkları için, ikinci el fiyatına sıfır arabam oldu benim! O kadar da ağlayıp zırladım halbuki diğer bilet için! Peki, olasılık aramayın ne demek? Herhangi bir konuda ne gibi olasılıklarımız olduğuna odaklanıp, saplanıyoruz genellikle. İhtimalleri “aramaya” başladığımız anda, bunu limitleyip “potansiyel” e dönüştürmüş oluyoruz. Yani sürekli elde edeceğimiz “görüntü” nün nasıl bir şey olacağını görmeye çalışıyoruz; bu da olasılık olmaktan çıkıyor bir yerde. İhtimallerimiz, elde edeceğimiz görüntüye değil, farkına varabileceğimiz enerjiye bağlıdır.

Düşünsenize, hayatımız boyunca bir şeyler yaratmak için çabalayıp durduk. Ahşaptan bir sandalyeyi yapmaktan, ya da bir elbise dikmekten bahsetmiyorum. Bilimsel bir araştırmayı planlayıp yürütmekten, ya da bir proje oluşturup gerçekleştirmekten de bahsetmiyorum. Karar verip, o yolda emek harcayıp, çaba sarf edip yaptığımız ve başardığımız; asla yadsıyamayacağımız bir sürü şey var hayatımızda elbette. Hayat zordur, debelenip durur, sorunlarla boğuşuruz mesela. Ancak hayat hep ummadık anlarda şaşırtır bizi ya… Oysa akışa bıraktığımız, ne olacaksa olsun dediğimiz ve odaklanıp sorun haline getirmediğimiz dönemlerde hep mucizeler gerçekleşmişti. Bir yazı yazmak, bir beste yapmak, bir şiir yazmak deyimi yerindeyse “hade” deyince olmuyor (en azından benim zorla yaptığım hiçbir beste güzel olmadı)– “şey… ben bir aşık olayım en iyisi!” diyemiyorsunuz ki! Kalıplarla sınırladığınızda bozulmama garantisi olan çok fazla şey yok maalesef; kek var belki;o da garanti değil…

Size birisi “Hayatın tümü bana kolaylık, neşe ve ihtişamla gelir”, derse; “vay be bana niye gelmiyor böyle” diyebilirsiniz belki. Farkında olmadığımız olasılık ise ayrıntıda gizli; iyisi-kötüsü, acısı-tatlısı, “hayatın tümü”!

Çok klişe olacak belki, ve sevmem ya çok klişeleri… Hayat sürprizlerle dolu! O yüzden, belirsizlikler kötü olsa da, bazen boş verebilmeli insan! Çünkü iyi – kötü, doğru – yanlış yok aslında; kendi bakış açılarımız var.

Olasılıklarımız, olmasını beklediğimiz ya da olması için çabaladığımız şeylerden ibaret değil; kafa yorduğumuzdan ve bildiklerimizden ötede olan uçsuz bucaksız bir gökyüzü gibidir. İhtimaller denizine sorun cevap aramadan; cevabı bir gün bir şekilde gelecektir…

Dileklerinize sonsuz olasılıklar sunan; mutlu, sağlıklı, enerjik bir hafta sonu diliyorum…

 

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar