UBP-HP Hükümeti Cumhurbaşkanlığı seçimlerine doğru gidildiği bu günlerde, yeni istihdamlar yapma ve vatandaşlık dağıtma gibi bilindik yöntemlere başvurmak için alt yapı hazırlamaktadır.
Partizanlıkta kaşarlanmış UBP, “temiz siyaset, temiz toplum” diyerek halkı aldatan Halkın Partisi’ni de koltuk değneği olarak yanına alarak, partizanlık ve adam kayırma yolunda birlikte ilerlemektedir. Konu ile ilgili en güncel örnek Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde yaşananlar gösterilebilir. DAÜ Vakıf Yöneticiler Kurulu bir yandan DAÜ Rektörü’ne baskı yaparak yerine parti değiştirme şampiyonu UBP’li bir akademisyeni oldu bitti ile görevlendirmek isterken, diğer yandan ise DAÜ-Sen ile toplu sözleşme imzalamaktan kaçmakta ve DAÜ Bir-Sen ile 2020 yılına kadar imzalanmış toplu iş sözleşmesini de iptal ederek sarı sendika DAÜ Per-Sen’i üniversitede aktif hale getirmeye çalışmaktadır. Tüm bu yasadışı ayak oyunları ile kendine yandaşlarını istihdam edeceği, partizanlık ve seçimlerle ilgili çıkara dayalı alan yaratmaya çalışmaktadır.
Bilinmelidir ki, üniversiteler çağdaş düşüncenin ve bilimin merkezleridir. Özellikle devlete ait vakıf üniversitesi olan DAÜ’ye partizanlık bulaştırmanın yarattığı ekonomik yıkımı yakın geçmişte olduğu gibi yine emekçiler ve akademisyenler ödeyecektir. Yandaşlara istihdam sağlayarak ve ayrıcalıklar yaratarak oy avcılığı yapılmasına asla iznimiz yoktur. Bu çerçevede UBP-HP hükümetini uyarır, DAÜ Vakıf Yöneticiler Kurulu’nu yasalara saygılı olmaya davet ederiz.
DAÜ UBP’nin çiftliği değildir.
Saygılarımızla
