Kıbrıslılar, yaşadıklarını kaleme alma zamanının geldiğini düşündükleri için, anılarını, gördüklerini yazmaya başladılar.
Geçtiğimiz günlerde, iki arkadaşımın yazdığı kitaplar yayınlandı. Şu anda, her iki kitabı aynı anda okumakta ve Kıbrıs’ın yaşadıklarını farklı gözlerden irdeleme şansını değerlendirmekteyim.
Birinci kitap, Nevzat Sürmelioğlu’nun kaleme aldığı “VEFA BORCUM, KÖKLERİM VE BEN” isimli kiaptır.
Mavi Basım Yayın tarafından baskısı yapılan bu kitapta Dillirga ve özellikle Erenköy anlatılmakta ve nufüs yapısıyla ilgili veriler aktarılmaktadır.
Dillirga’nın adet, gelenek ve göreneklerinin yanısıra, Dillirga insanının gündelik hayatından yansımalar kitapta ayrıntılı olarak anlatılmaktadır.
VEFA BORCUM kitabı, Nevzat Sürmelioğlu’nun uzun yıllardan beri hazırlığını yaptığı bir kitaptır.
Bu eserde, Kıbrıs insanının gündelik yaşantısının yanısıra, Sürmelioğlu’nun TMT döneminden beri gözlemledikleri ve bizzat yaşadıkları da yer almaktadır.
Kitapta farklı insanların olaylara yaklaşım biçimi de aktarılmaktadır.
Bu kitapla birlikte, ikinci olarak okumaya çalıştığım kitap YALUSA’lı Elias Pandelides’in “SAVAŞ VE BİZ” kitabıdır.
Bilindiği gibi, Yalusa, şimdiki adıyla Yeni Erenköy, Karpaz bölgesinin en önemli köylerinden biri idi.
Elias da bu köyde doğmuştu. Ailesi Yalusa’nın en zengin ve köklü ailelerinden biri idi.
Elias, bu kitabı, içinde esen fırtınaların bir yansıması olarak yazmıştır.
Bu kitabın İNGİLİZCE ve Rumca Basımından sonra, KHORA YAYINLARI da kitabın Türkçe baskısını yayınlamıştır.
İzlem Bobmos tarafından Türkçeleştirilen kitap, Sevgül Uludağ ve Mustafa Keleşzade tarafından yayına hazırlanmıştır.
“Savaş Ve Biz” kitabı her Kıbrıslının kütüphanesinde yer alması gereken kitaplardan biridir.
Bu kitapta, iz bırakmış Kıbrıslıların, Kıbrıs çıkmazı sürecinde içinde yer aldıkları olaylar ve bu insanların çıkarttığı sonuçlar, farklı bir uslupla anlatılmaktadır.
Elias Bandelides, kitabın önsözünde “ Bu kitapın altında yatan tema, savaş karşıtlığıdır” demektedir.
Elias Bandelides’in temennisini de mutlaka buraya almalıyız.
“ Kıbrıs halkı, Elenler,Türkler,Ermeniler,Maronitler,Latinler,İngilizler ve etnik köken, din, cinsiyet ya da rengine bakılmaksızın meşru olarak Kıbrıs adasında yaşayan diğer herkes, barışçıl, birleşmiş ve gelişmekte olan bir adada yaşama hakkına sahiptir.”
Kitapta Sevgül Uludağ, Niyazi Kızılyürek, Halil Sadrazam ve Mustafa Balcıoğlu’nun yazıları da yer almaktadır.
Yukarıda bahsettiğim her iki kitap, Kıbrıs sorununa ilgi duyan her insanın kütüphanesinde yer almayı gerçekten hak etmektedirler.
Yakın tarihimizi yaşayan insanların anlattıkları, belge özelliğini taşıdıkları için de, ayrıca önemli bir kaynak olarak kalacaktır.
Bu tür kitapların çoğalması için, ilgimiz en büyük destek olacaktır.
