Şantaj da politikadır - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 23, 2024
Köşe Yazarları

Şantaj da politikadır

Erdoğan ÖzbalıkçıErdoğan Özbalıkçı

       Diplomaside, hedefe ulaşmak için, her araç kullanılabilir.

       Kıbrıs sorununda, tartışılacak yeni bir şey kalmadığının herkes farkındadır…


Bu tartışmaların 50 yıldan beri, farklı şekillerde devam ettiği ve bu tartışmalardan hiçbir sonuç alınmadığı  da kesindir.

       Rum tarafının, özellikle Anastasiadis’in, uzlaşılmış BM parametrelerini yeniden tartışmaya açması ve Montana sürecini yokuşa sürmesi, kendisine hiçbir şey kazandırmadığı gibi, bölgede farklı politikaların uygulamasının  da önünü açtı.

       Anastasiadis’in , Akıncı’ya ve Çavuşoğlu’na, iki devletliliği tartışmaya hazırım şeklindeki söylemi, kendisine ciddi şantaj politikalarını davet etti.

       Anastasiadis, kaypak, günübirlik politikalarla zamana oynayabileceğini ve ENERJİ SAVAŞLARINDA avantajlar kazanabileceğini sanırken, tam aksi bir sonuç elde edildi:

       Türkiye Doğu Akdeniz’deki ENERJİ araştırmalarında gemilerini göndererek, ve kararlı duruşunu sürdürerek, kendisine rağmen, Enerji’de adımlar atılamayacağını gösterdi.

       Son olarak da, Rum toplumunun büyük bir kısmının hassas olduğu Maraş konusunu yeniden GÜNDEME GETİREREK, Rum toplumu içerisinde önemli dalgalanmalar yarattı.

       Türkiye Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu,  Kuzey Kıbrıs’a yaptığı son seyahatinde, Rumların çizmek istediği görüşme zemininde artık görüşme yapılmayacağını, referans şartlarında belirli bir uzlaşma olmazsa, görüşme için bir zaman sınırlaması konmazsa, görüşme yapılmayacağını kesin bir dille açıkladı.

       Türkiye, son hamleleriyle, resmi olmayan 5’li konferansın toplanmasını ve yeni bir çerçevenin çizilmesini talep ediyor.

       BM koridorlarında, Rum Dışişleri Bakanı Hristodulidis’in “Geliniz, federasyon zemininde bu işi bitirelim” şeklindeki söylemi ve elini uzatması karşısında, Çavuşoğlu’nun, Kıbrıs Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı’nın elini sıkmaması ve bu teklifi ret etmesi, Türkiye’nin farklı bir politika izlediğinin de ilan edilmesidir.

       Kıbrıs Sorununda, Rumların zaman oynama stratejisi artık yenilgiye uğratılmıştır. Bu strateji ile Rumlar, DIŞ GÜÇLERİ Kıbrıs  görüşmelerinin merkezine davet etmiştir.

       Türkiye, son birkaç yıldır, DIŞ SORUNLARINI, gerektiğinde KUVVET stratejisini de ortaya koyarak , çözmeye çalışmaktadır.

       Kıbrıs konusunda da politikalar,  artık, güç faktörünü de devreye sokacak şekilde uygulanmaktadır.

       Kıbrıs Cumhuriyeti’ni paylaşmama ve Kıbrıs Türklerini dikkate almama politikaları Rumlara bir şey kazandırmadığı gibi, bu politikalar, Kıbrıs’ı her tür şantaja açık hale getirmiştir.

       Rumların şimdiye kadar izledikleri zamana oynama stratejisi büyük bir yenilgi alarak, Kıbrıs’ı DIŞA AÇIK müdahaleler dönemine sokmuştur.

       Türkiye, Rumların BM parametrelerinden uzaklaşma politikalarını iyi kullanarak, uluslararası arenada kendisini haklı kılacak politikaları adım adım yürürlüğe koymuştur.

       Türkiye bu yeni politikalarıyla Rumları, farklı bir uzlaşma çizgisine getiremezse, Doğu Akdeniz’de çatışmalar dönemi başlayabilir.

       BM yetkilileri bu yeni durumda, artan çelişkilerin yarattığı GERİLİMİ KULLANARAK, tarafları bir zemin etrafında toplama becerisini de gösterebilir.

       Artık açık olan bir şey vardır. Kıbrıs sorununda tarafların ZAMANA OYNAMA  politikaları yenilgiye uğramıştır.

      

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar