Sanata ilgi artıkça mutlu oluyor - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 26, 2024
Röportaj

Sanata ilgi artıkça mutlu oluyor

Sanat hayatındaki yolunda emin adımlarla yürümeye devam eden Kale, son yıllarda seramik sanatına ilginin artmasından da gayet memnun.

Havadis’e konuşan Kale, sanatın bir toplumun tanınmasına önemli bir unsur olduğunu söyleyerek, ülke sanatına sahip çıkılması gerektiğinin mesajını veriyor.


Seramik okumayı hiç düşünmedi…
Ülkenin başarılı seramik sanatçılarından olan Bedia Kale, üniversiteye başlarken seramik bölümü okumayı hiç düşünmemişti. Mimar Sinan Üniversitesi’nde iç mimarlık okumak isteyen Kale, puanı tutmasına rağmen Kıbrıslılara ayrılan kontenjanın dolması nedeniyle Marmara Üniversitesi’nde seramik bölümünü okumaya başladı. Kale ancak yine de iç mimarlık hedefinden vazgeçmeyerek üniversitedeki ilk yılında bir yandan seramik eğitimi alırken diğer yandan gelecek yıl için üniversite sınavına hazırlanmaya devam etti.
O dönemde zor yıllar diye söz eden Kale, Mimar Sinan Üniversitesi’nde iç mimarlık sınavında yedeğe kaldığını ve kendisinin bir üstündeki kişiye kadar Mimar Sinan Üniversitesi’ne alındığını anlattı. Bir yıl eğitimi aldığı seramik bölümünü sevmeye ve tanımaya başlayan Kale ikinci yıl seramik bölümünden vazgeçmedi.  Kale “Seramik, içinde heykel, grafik barındıran bir bölümdü. Ben bu bölümü okumaya başlayınca tanıdım ve aslında aradığım bölümün seramik olduğunu anladım” dedi.

İlgi artıkça mutlu oluyor…
Seramikçiler Derneği üyesi olan Bedia Kale, bu dernekte bulunan öğretmenlerin hem meslek liselerinde ve örgün eğitim verdiğini anlattı. Örgün eğitim alan bazı kişilerin üniversite de seramik eğitimi almış gibi başarılı eserler ortaya çıkardığını kaydeden Kale, seramik sanatının giderek büyük bir kitleye ulaştığından söz etti.

Pahalılık en büyük sıkıntı…
Kale, seramik sanatçılarının yaşadığı en büyük sıkıntılardan birinin malzemelerin pahalı olması olduğunu anlattı. Ayrıca ülkede Diyazn 74 dışında seramik malzemesi satan fabrika da bulunmadığını kaydeden Kale şu şekilde konuştu:
Bireysel atölyeler var malzemelerin pahalılığı ve Diyazn 74 dışında malzeme bir fabrikanı bulunmamasından dolayı sıkıntı yaşıyoruz. Malzemeleri yurt dışından getiriyoruz. Oysa bizim ülkemizin toprağı yüzyıllardır hiç katkı maddesi konulmadan bile çok güzel bir toprağımız var. Devletin bu konuyu ele alıp küçük atölyelere yatırım yapmalı.

***
Ailesi işletme okumasını istedi

Üniversite’de Güzel Sanatlar okumaya karar veren Bedia Kale ilk tepkiyi ailesinden gördü. Ailesinin kendisine “Güzel Sanatlar okuyup ne iş yapacaksın” dediğini anlatan Kale şu şekilde konuştu:
Güzel sanatları okumaya karar verdiğimde en büyük tepkiyi gördüm ailemden. “Sen ne iş yapacaksın” dediler. Benim tüccar bir ailem var. Hatta o dönemde mağazalar zinciri vardı. Bana gir işletme oku siyasi bilimler oku dediler. Ben dükkanda her alanda çalıştığım için zaten bu işi yapabileceğime inanıyordum.

Sanata yönelmem de önemli rolü olan kişiler var
Sanata yönelmesinde Nilgün Güney, Mustafa Hastürk ve Salih Oral’ın önemli rol oynadığından söz eden Kale şu ifadeleri kullandı:
Türkiye’ye gittiğimde de Jale Yılmabaşar ve Tankut Öktem’le tanışma şansı buldum. Ortama girme şansım oldu. Türkiye’de bir sanat fabrikasında çalıştım. Yaz tatillerimi gönüllü ve her alanda staj yaparak geçirdim. O dönemde hayalim fabrika kurmaktı. Ancak bazen her şey istediğin gibi olmuyor. Bir mali kriz oldu ve bunu gerçekleştiremedim. Ardından Kıbrıs’a dönmek istemedim Türkiye’de bir fabrikada çalıştım.  Kıbrıs’ta öğretmenlik teklifi alınca buraya geldim. 7 yıl öğretmenlik yaptım. Daha sonra Kültür Dairesi’nin Güzel Sanatlar görevlisi için ilanını gördüm ve başvuru yaptım. Sınava katıldım ve kazandım.

“Sergiler düzenliyoruz”
Şu anda Kültür Dairesi’nde çalıştığından söz eden Kale, orada sergiler düzenlediklerini, devletin bütün sanatsal faaliyet ve organizasyonlarını yaptıklarını ve yeri geldiğinde devletin yapacağı mali katkı için projeleri incelediklerini ifade etti. 

Sanata sahip çıkalım
Kale bir ülke için satın önemine vurgu yaparak sanatın ambargoları yıkacağını söyledi. Bunun içinde eğitim sistemi içinde zorunlu ders olmasa bile sanat felsefesi ve sanat tarihi derslerinin olması gerektiğini kaydeden Kale, “Tanınmayan bir ülkeyi sanatı ile bilirsiniz” dedi.

***
“Her şey olacağına varır”

Öğrencilik yıllarında başına gelen bir olayı Havadis okurları ile de paylaşmak isteyen Kale “Her şey olacağına varır isyan etmemek gerek” diyerek söz ettiği hikayeyi şu şekilde özetledi:
Çok zor bir eğitim sürecimiz oldu. Biz eğitim alırken okul inşaat halindeydi. Bu yapılırken de bazı bölümlerin sürekli yeri değiştiriliyordu. Fırınlarında yerini değişiyorlardı. Fırınların yeri değişirken bir fırını kablolarını bozdular ve biz tek fırına kaldık. Tek fırına kalınca bizi sıraya koydular. Bir fırının pişme ve soğuma süresi var. Soğuduktan sonra tekrar pişme süresi var. Böyle olunca ödevlerimizi telsim etme süresini uzattılar. Ben adımı yazdım listeye. Sanatçılar arasında bir hırs her zaman vardır. Bir şekilde o liste kayboldu. Benim adım yok, başka bir liste var. İşler büyük işler 2 metreye yakın. Fırın ustası o zaman akşam geleceksiniz dedi. Bizde tamam dedik. Okul da Acı Badem de  ve uzaktı. Gece vakti gittik. Çalışmalarımızı fırına yerleştirdik, fırın çalışmadı. Fırını boşaltmak zorunda kaldık. Yarış gibi düşüne arkadaşlar bizim orda olmamamızı fırsat bilerek kendi işlerini fırını içine koydular. Biz çok sinirlendik. Hisleri yüksek olan yakın bir arkadaşım bana “Üzülme hakkımızı yediler bu fırın patlayacak” dedi. Ardından eve gittik. Sabah okula gittik. Gerçekten de fırının içindeki tüm aksanları ile birlikte patladığını duyduk. Ayni gün diğer fırın tamir edildi ve biz işlerimiz hazırlayıp teslim ettik. O projeden 95 civarında bir not almıştık. Diğer arkadaşlar ise yaz dönemi de okula gelme zorunda kaldılar.

***
Sosyal olmayı seviyor

Seramik Sanatçısı Bedia Kale sanat kadar, insanlarla sohbet etmeyi, farklı ülkelere gitmeyi ve yogayı da seviyor. Boş zamanlarını yürüyüş ve spor yaparak değerlendiren Kale,ayrıca üyesi olduğu Junior Chamber International (JCI) ile de belli kesimlere KKTC’yi tanıtmayı başardı. Kale şu şekilde konuştu:
Arkadaşlarım sayesinde yogaya başladım. 4 yıldır yogaya gidiyorum. Yoga ile birlikte hayatımda güzel değişiklikler oldu. Ayrıca Junior Chamber International adındaki bir derneğin üyesiyim. 250 ülkeden katılımcısı lan bir dernek. Bu dernek Türkiye’de vardı. Burada görünce yine üye oldum. Bu derneğe üye olanlar KKTC’yi biliyor. KKTC’nin sorunlarını biliyor. Biz bu derneğin Avrupa kanadına bağlıyız. Sadece Türkiye altında geçiyoruz. Azerbaycan da bizim gibi Türkiye altında yer alıyor.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar