Rumlar bölünme istiyor - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Nisan 25, 2024
Köşe Yazarları

Rumlar bölünme istiyor

Erdoğan ÖzbalıkçıErdoğan Özbalıkçı

Olaylara ayrıntılı bir şekilde bakmayanlar, Kıbrıs’ta neler olduğunu anlayamazlar.

Denktaş’ın iktidarda olduğu dönemde, Uluslararası kamuoyu, Kıbrıs’ta çözüm istemeyen tarafın Türk tarafı ve Türkiye olduğu konusunda, Rum tezini destekleyecek tavırlar içerisinde idi.


Bu tavırların yerleşmesinde Denktaş ve Türkiye derin devletinin büyük katkısı olmuştu.

Tayyip Erdoğan ve Abdullah Gül’ün iktidar döneminde, Türkiye’nin çözümcü güçlere destek vermesiyle birlikte, Uluslararası arenada çok şeyler değişti.

Önce Kuzey Kıbrıs’taki Denktaş yönetimi , yerini çözümcü güçlere devretti.

Annan Planı döneminde, Kıbrıs’ta çözüm isteyen ana güçler, Kuzey Kıbrıs halkı ve Türkiye oldu.

BM nin hazırladığı ANNAN PLANI, Kuzey’de büyük destek bulurken, Rum tarafındaki destek % 25 civarında kaldı.

Rumların Hayır oyu, uluslararası arenada büyük bir şaşkınlık yarattı.

Talat dönemine Hristofyas’la yapılan görüşmelerde bir netice alınamamasında, Rum derin devletinin kesin etkisi vardır.

Rum derin devleti,  Duntas doktrinine göre hareket etmektedir.

Bu doktrine göre, adanın bölünmesi önemli değildir. Önemli olan Kıbrıs Türklerinin devlet’te etkili olmamalarıdır. Kıbrıs Cumhuriyeti , yönetimi Kıbrıs Türkleri ile paylaşmamalıdır.

Rum tarafında Cumhurbaşkanı seçilen kim olursa olsun, muhalefetteki tüm söylemlerine karşın, Duntas Doktrini’nin dışına çıkamamaktadır.

Çözümcü Hristofyas’ın Cumhurbaşkanlığı döneminde, iki toplum arasında yapılan görüşmelerde bir yere varılamamasının sebebi, Hristofyas’ın Dış politikada belirleyici olamamasıdır.

Annan planı’na EVET diyen tek lider olan Anastasiadis de, Cumhurbaşkanı seçildikten sonra, muhalefetteki söylemlerinin tersi bir yol izlemiştir.

Gerek Montana sürecinde, gerekse daha sonraki BM çalışmalarında, Anastasiadis’in takındığı tavır, önceleri büyük şaşkınlık yaratmıştı.

İki toplumun siyasi eşitliği ve dönüşümlü Cumhurbaşkanlığı tüm BM belgelerinde yer alırken, Anastasiadis bu hafta içerisinde dönüşümlü Başbakanlık önererek , devleti sadece Rumların yöneteceği bir hamle yapmıştır.

Bu hamlenin yapılması, köşeye sıkışan bir insan tavrıdır.

Kuzey’e gelince:

Uluslararası kamuoyunun Rum uzlaşmazlığının ortaya çıkmasında, çözümcü Kıbrıs Türklerinin önemli rolü vardır.

Kıbrıs Türk liderliği ve Türkiye, Federasyon tezinde ısrar ettikçe, Rum tarafının çözüme karşı tavrı her geçen gün daha da açık bir şekilde ortaya çıkmaktadır.

Tuhaf olan, böyle bir dönemde, Kıbrıs Türkleri Uluslararası arenada çözümcü görünürken, bazı siyasi liderlerin BM çerçevesinden çıkma ve Federasyona karşı tavır alma yolundaki çağrılarıdır.

Eğer bu çağrılar doğrultusunda  bir politika üretilirse, bundan en fazla memnun olacak olan Anastasiadis olacaktır.

Böyle bir durumda  Anastasiadis kendisinin giymesi gereken çözümsüzlük elbisesini Türk tarafına kolaylıkla giydirecektir.

Rumların bu oyunu tutmaz ve Türk tarafı BM çerçevesi içerisinde Federasyon temelinde çözümde ısrar ederse, bir müddet sonra, Kıbrıs Rumlarının derin devletinin, adanın bölünmesi yönünde maceracı bir çizgiyi açıkça savunacağı görülecektir.

 

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar