Piyasalar ve ekonomik önlemler - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Çarşamba, Nisan 24, 2024
Köşe Yazarları

Piyasalar ve ekonomik önlemler

Onur Borman

 

Geçen hafta ortalarından sonra döviz kurlarında az da olsa ortalama % 2-2.5 oranında düşüşler başladı. Borsa İstanbul ise sürekli yükseliş kaydetti. Bunda faizlerin de özellikle TL mevduatlarının toplanmasını sağlamak için bankaların TL’sı mevduatlarına Türkiye’de % 30’lara varan faiz uygulamasının da etkisi oldu. Çünkü kredi taleplerine cevap vermek maksadıyla başka kredi kaynağı aramak yerine bankaların TL mevduatına iyi fiyat vermesinin etkili olduğunu söyleyebiliriz.


Bir süre önce %25’lere çıkarılan faiz kararlarına rağmen bir hafta önce TL mevduatlarında bankacılık sektöründe 18 milyar TL kadar TL mevduatında azalışla toplam mevduatlar 2trilyon238 milyar TL olmuş, bunun içinde döviz mevduatlarında 872 milyon$ artış gerçekleşmişti. Toplam TL ve yabancı para cinsinden olan 2 trilyon238 milyar TL değerindeki mevduatın yarısı civarı TL, yarıdan biraz fazlası ise dövizdir. Buna karşılık geçen yıla göre toplam kredi hacminde ise % 32’ye yakın artış olmuştur. Dolayısıyla kaynak ihtiyacını karşılamak için bankalarca mevduat faizleri fiilen arttırılmış oldu.

Türkiye’de TL mevduatlarını teşvik için faiz üzerinden alınan stopaj vergileri de Hükümetçe % 15’ten % 5’e düşürüldü. KKTC’de ise daha önce % 10 idi ve aynen kaldı. Türkiye’ye göre faiz stopajı daha düşük iken, şimdi daha yüksek oldu. Dolayısıyla KKTC’den mevduat kaymasını önlemek için KKTC’de de TL mevduatlarındaki faiz stopajının %5’e düşürülmesi gerekmektedir.

Bir de Türkiye’de döviz mevduatlarını azaltmak ve TL’sına yönlendirmek ve dövize olan talebi azaltmak amacıyla öngörülen hedefe uygun olarak, döviz faizlerindeki vergi stopajları 3 ay için % 18’den % 20’ye çıkarılmıştır. KKTC’de buna gerek yoktu çünkü döviz eksiği sorunu mevcut değil.

TCMB da bu önlemlere paralel olarak piyasada TL miktarını arttırmak için, repo ihalesiyle bu hafta piyasaya 44 milyar tutarında TL verdi.

Öte yandan piyasanın takip ettiği diğer önemli konu bankaların dışa yönelik sendikasyon kredilerindeki durumun ne olacağı idi. Çünkü bankaların dış borç çevirme sorunu söz konusu idi. Ve 1 Ekim itibariyle dış borç çevirmeleri açısından önemli bir ay olarak biliniyordu. Perşembe günü Akbank’ın 980 milyon$’lık sendikasyon kredisi hallolunca piyasalarda büyük bir psikolojik rahatlama ve sendikasyon kredilerinin önünün açık olacağı, borç çevirme olaylarında sorun olmayacağı imajı kurları da rahatlattı. Çünkü dövize olan talebin ertelenmesi demek oluyordu. Sendikasyon, ilgili bankaların dıştaki muhabir bankalarla olan ilişkilerin, ticarette kullandırılacak likiditenin bir yıl daha kullanılması oluyor ki bu durumlarda piyasayı çok rahatlatması bakımından önemli.

Türkiye’de döviz açığı mevcut olduğu cihetle, bu yıl birinci diliminden itibaren dış borç çevirme konularındaki zorluklar dolayısıyla yerine getirilemediğinden, TCMB piyasaya döviz vermekte idi ve döviz rezervlerinde düşüşler oldu. Toplam döviz rezervleri altın rezervi hariç son hafta 66.3 milyar$ dolara kadar düşmüştür. Ekonominin döviz açığının, bu şekilde sürekli karşılanması mümkün olmayıp acil hallerde kullanılabilecek yeterli rezervlerin bulunması zarureti vardır.

Sorunlu kredilerin de yapılandırılması yine piyasayı rahatlatıcıdır.

Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’la Almanya Başbakanı Merkel’le görüşme ve Almanya ile yakınlaşma çabaları ve Türkiye’nin gerek Münbiç’te sağladığı başarılar gerekse komşu ülke göçmenlerine karşı davranışları da takdir görmüştür. Diğer taraftan hem yakın komşuları Rusya, İran’la yakın işbirlikleri hem de AB ile yakınlaşma ve ticaretin geliştirilmesi çabaları yanında siyasi ilişkilerin geliştirilmesi sürecinin de başlatılması ve yumuşatılması, sermaye transferi ve yatırım için yabancı iş insanlarının Türkiye’ye yönelmesine yardımcı olacağı görüş ve beklentileri de vardır ve bu da piyasaları şimdilik rahatlatmaktadır.

Eylül ayında enflasyon beklentilerinin yüksek olduğu tahminleri ağır basıyor. Böyle olursa faizlerde yüksek seyir devam edecektir.

Geçen gün ABD’de, FED de faiz artırımı yaptı. Enflasyona göre bu yıl 3.faiz artışı oldu. 4.cünün de yapılacağı sinyali verildi. Bu tabii ki doların değerini arttırabilecektir. ABD bu hafta açıkladığı ekonomik verileri ile hedeflerine ulaşmış durumda. İşsizlik oranı da %3.5 gibi en düşük seviyelerde. Dolar faiz artışı diğer gelişmekte olan ülkelerde baskı yaratabilir. Umarız Türkiye’ye yeni ekonomik program imajı ile de sermaye akımı olur ve alınmakta olan döviz talebini kısıtlayıcı reformlarla ve mal ve hizmet ihracatını geliştirici ve sıkı maliye politikalarıyla döviz arttırıcı önlemler sayesinde döviz kurları düşer. Tüketiciyi koruyucu kontrol ve denetimle alım gücünü arttırıcı maaş ve ücret artışları da ekonomideki hareketliliği sağlamak için aynı oranda çok önemlidir.

Türkiye’de mal ve fiyatlarda istikrar ve istismarı önlemek babında geçen hafta perakende Ticaret Yönetmeliğinde değişiklik yapılarak meslek odalarınca tarifeye bağlanan mallarda birim miktar başına yapılacak ödemelerde üretici ve tedarikçiyi korumak için, büyük zincir marketler ve bayilerin hakim pozisyonlarını küçük işletmeler ve üreticiler aleyhine kullandırmamak amacıyla, yapılacak ödemelerin % 85’in altında olmaması öngörüldü. Bakalım haftaya ne gibi önlemler devam edecek?

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar